Merkezi ve Yerel Yönetimlerde Afet Yönetimi: Güçlendirme, Stratejiler ve Toplumsal Katılım
Afet yönetimi, toplumların karşılaştığı doğal veya insan kaynaklı felaketlere karşı hazırlıklı olma, müdahale ve iyileştirme süreçlerini içeren önemli bir alanı kapsar. Merkezi ve yerel yönetimler, bu süreçlerin etkin bir şekilde yürütülmesinde kilit rol oynamaktadır.
1. Mühendislik Hataları ve Eğitim:
Afetlerin yol açtığı can ve mal kayıplarının en aza indirilmesinde mühendislik hataları önemli bir faktördür. Mühendisler, kalfalar, ustalar ve teknikerler bu süreçte kilit roller üstlenir. Ancak, hemşirelerin bu konuda özel eğitime ihtiyaç duymamaları dikkat çekicidir. Mühendislik hatalarının azaltılması, sektördeki tüm profesyonellerin eğitilmesini gerektirir.
2. Dokuzuncu Kalkınma Planı (2007-2013) ve Afet Yönetimi Projeleri:
Dokuzuncu Kalkınma Planı döneminde, hava saldırıları veya kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer maddelerin kullanımından kaynaklanan afetlerle mücadele için Sivil Savunma Haber Alma, Yayma, İkaz ve Alarm Sistemi Projesi hayata geçirilmiştir. Bu proje, afet öncesi uyarı ve önlemlerin alınmasını amaçlar.
3. Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı (UDSEP – 2023):
Ülkemizin birinci derece doğa afeti olan depremlere karşı alınacak önlemler, Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı (UDSEP – 2023) içinde detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bu belge, depremlere karşı ulusal strateji ve eylem adımlarını içermektedir.
4. Yavaş Gelişen Afetler ve Koruyucu Tedbirler:
Yavaş gelişen afetler, zaman içinde kayıplara neden olan afet türleridir. Erozyon, kuraklık, çevre kirlenmesi gibi afetler, koruyucu ve önleyici tedbirlerin zamanında alınması ile önlenebilir. Bu afetlerin önceden belirlenmesi ve tedbirlerin alınması, can ve mal kayıplarını en aza indirir.
5. Binaların Deprem Güvenliği:
Ülkemizde depremler, binalarla ilgili sebeplerden kaynaklanan can ve mal kayıplarına yol açar. Takviyesi yapılmamış binalar, yüksek katlı yapılar, kaçak yapılaşma ve binalarda yapılan statik müdahaleler, deprem güvenliği açısından önemli sorunlardır.
6. Deprem Stratejisi Geliştirme Çalışması ve Alt Çalışma Komisyonları:
2010 yılında başlatılan “Deprem Stratejisi Geliştirme Çalışması” sürecinde, Deprem Danışma Kurulu (DOK) üyeleri ve davet edilen uzmanlar tarafından çeşitli alt çalışma komisyonları oluşturulmuştur. Bu komisyonlar, risk yönetimi, güvenli yerleşme, mevzuat geliştirme gibi konularda çalışmaktadır.
7. Afet İyileştirme Aşaması:
Afet yönetiminde, bir afetin hemen ardından başlayarak 1-2 yıl süren iyileştirme aşaması, can ve mal kayıplarının en aza indirilmesini amaçlar. Bu aşamada, hasarın onarılması, toplumun normalleşme süreci ve gelecekteki afetlere karşı hazırlık faaliyetleri yer alır.
8. Plan Hazırlama Süreci:
Plan hazırlama süreci, analiz, organizasyon, kapasite geliştirme gibi aşamalardan oluşur. Ancak, varsayım aşaması plan hazırlama sürecinin bir parçası değildir. Bu süreçte, entegrasyon, analiz, organizasyon ve kapasite geliştirme aşamaları önemlidir.
9. 11. Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı Hedefleri:
Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı (2012-2023) hedefleri arasında, depreme dayanıklı yapılaşmanın sağlanması, kültür mirasının korunması, eğitim ve bilinçlendirme faaliyetlerinin geliştirilmesi bulunmaktadır.
10. İl Özel İdaresi ve Hiyejarşi Yapısı:
İl Özel İdaresi, belediyelerden daha geniş bir alanı kapsayarak kamu hizmeti götürmeyi amaçlar. Bu yapı içinde Vali, hiyerarşi yapısının en üstünde yer alır.
11. Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem (KENTGES, 2010-2023):
2010 yılında gerçekleştirilen Kentleşme Şûrası çalışmaları sonucunda hazırlanan eylem planı, Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem (KENTGES, 2010-2023) adını taşır.
12. Afet Bilgi Altyapısı ve Toplumsal Bilinçlendirme:
Afet yönetiminde, afet bilgi altyapısının paylaşıma açık olması ve toplumsal bilinçlendirme çalışmaları, önemli stratejilerdir. Bu kapsamda, verilerin kurumlar arası paylaşıma açık olması ve farklı hedef kitlelere yönelik bilinçlendirme kampanyaları düzenlenmesi gereklidir.
13. Zorunlu Deprem Sigortası:
Ülkemizde zorunlu deprem sigortası uygulaması 2000 yılında başlamıştır. Bu uygulama, depremlere karşı maddi kayıpların azaltılmasını amaçlar.
14. Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP):
Ülkemizin afetlere müdahale için geliştirdiği plan Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) olarak adlandırılır.
15. Türkiye’nin Afet Tarihi ve Risk Azaltma Çabaları:
Ülkemizin afet tarihine bakıldığında, resmi kayıtlara geçen ilk afet öncesi risk azaltma çabaları 1509 tarihine dayanmaktadır.
16. Afet Yönetiminde Merkeziyetçi Yapı:
Afet yönetiminde, merkeziyetçi yapı güçlendirilmelidir. Ancak, bu durum her zaman etkili olmayabilir. Afet yönetiminde yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve bölgesel işbirliği önemli stratejiler arasında yer alır.
17. Kamu Yönetimi Elemanları:
Kamu yönetimi, halk, örgüt, norm düzeni ve kamu politikası gibi çeşitli elemanlardan oluşur. Ancak, sivil toplum örgütleri bu elemanlar arasında yer almaz.
18. Uluslararası Afet Stratejileri:
Uluslararası alanda Binyıl Kalkınma Hedefleri ve Hyogo Çerçeve Eylem Planı gibi stratejiler, afetlerin kalkınma ile ilişkilerini ele alır. Bu stratejilerin üst hedefi, sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasıdır.
19. Deprem Danışma Kurulu:
Depremlerle mücadele için öneriler sunmak, araştırmalar yapmak amacıyla kurulan Deprem Danışma Kurulu, ülkemizin deprem risklerine karşı stratejiler belirlemektedir.
20. İl Özel İdaresi ve Kamu Hizmeti:
İl Özel İdaresi, belediyelerden daha geniş bir alana kamu hizmeti götürme amacını taşır. Bu yapı içinde Vali, hiyerarşik yapının başında yer alır.
Bu çerçevede, merkezi ve yerel yönetimlerin afet yönetimi konusundaki stratejileri, toplumun katılımı ve bilinçlendirilmesi ile birlikte etkili bir şekilde uygulanmalıdır. Bu, gelecekteki afetlere karşı daha dirençli ve hazırlıklı toplumların oluşturulmasına katkı sağlayacaktır.
@lolonolo_com |