auzefÇevre SağlığıTıbbi dokümantasyon ve sekreterlik

Çevre Sağlığı Final Deneme Sınavı -4

Auzef Çevre Sağlığı Final Soruları Deneme Sınavı -4

#1. Serbest klor kalıntısı miktarını belirlemek için hangi kimyasal kullanılmaktadır?

Cevap : E) Ortolidin-arsenit

Serbest klor kalıntısı miktarını belirlemek için kullanılan kimyasal E) Ortolidin-arsenit’tir. Ortolidin-arsenit, su örneklerinde serbest klorun (yani su içerisinde aktif olarak mikroorganizmaları öldürmeye devam eden klorun) miktarını ölçmek için kullanılan bir reaktiftir. Bu yöntem, suyun dezenfeksiyon düzeyini anlamak için önemli bir araçtır.

#2. Çevre sağlığındaki “kirli su ve kolera arasındaki bağlantı” hangi bilim insanı tarafından ortaya konmuştur?

Cevap : A) John Snow

Çevre sağlığındaki “kirli su ve kolera arasındaki bağlantıyı” ortaya koyan bilim insanı John Snow’dur. Dolayısıyla doğru yanıt A) John Snow’dur. John Snow, 1854’te Londra’daki bir kolera salgını sırasında hastalığın yayılmasının kirli su kaynaklarından kaynaklandığını göstermiştir. Bu çalışması, modern epidemiyolojinin temellerini atmıştır.

#3. Aşağıdakilerden hangisi “gıda kontaminasyonunu” önlemek için uygulanan yöntemlerden biri değildir?

Cevap : C) Yiyeceklerin üzeri açık olabilir

Açıklama : Gıda kontaminasyonunu önlemek için yiyeceklerin üzerinin açık bırakılması önerilmez. Açıkta bırakılan yiyecekler, hava yoluyla taşınan mikroorganizmalar, toz, böcekler ve diğer kontaminantlar için açık hedeflerdir. Gıda güvenliği açısından yiyeceklerin üzerinin kapalı olması, uygun saklama koşullarının sağlanması ve çapraz kontaminasyonun önlenmesi gibi yöntemler uygulanmalıdır.

#4. Aşağıdakilerden hangisi “yaşam döngülerinin bir kısmını suda geçiren parazitlerden kaynaklanan” hastalıklardan biridir?

Cevap : B) Schistosomiasis

“Yaşam döngülerinin bir kısmını suda geçiren parazitlerden kaynaklanan” hastalıklardan biri B) Schistosomiasis’tir. Schistosomiasis, suya bağlı parazitlerin neden olduğu bir hastalıktır. Bu parazitler, enfekte olmuş tatlı su kaynaklarında bulunan ve insanların derisine nüfuz ederek bulaşan sümüklü böcekler tarafından taşınır. Hastalık, özellikle yüzme, balık tutma veya su toplama gibi aktiviteler sırasında insanlarla doğrudan temas edebilir.

#5. Aşağıdaki hangisi çevre sağlığı konusu “Atıkların uygun şekilde depolanması, toplanması ve bertarafını” amaçlar?

Cevap : D) Katı atık yönetimi

“Atıkların uygun şekilde depolanması, toplanması ve bertarafını” amaçlayan çevre sağlığı konusu D) Katı atık yönetimi’dir. Katı atık yönetimi, çevresel sağlık ve halk sağlığını korumak amacıyla atıkların etkili bir şekilde toplanması, işlenmesi ve bertaraf edilmesi ile ilgili süreçleri içerir.

#6. Aşağıdakilerden hangisi “gıda kaynaklı enfeksiyonlar” arasında yer almaz?

Cevap : D) Staphylococcus aureus

Açıklama : Staphylococcus aureus, gıda kaynaklı zehirlenmelerle ilişkilidir ancak direkt olarak gıda kaynaklı enfeksiyonlara neden olan bir bakteri değildir. Gıda kaynaklı enfeksiyonlar, patojen mikroorganizmaların vücuda alınması ve bu mikroorganizmaların vücutta çoğalarak hastalığa neden olması ile karakterizedir. Örneğin, Salmonella, Campylobacter ve Vibrio bu tür enfeksiyonlara yol açan tipik bakterilerdir.

#7. “Escherichia coli 0157: H7” organizması hangi gıda kaynaklı hastalığa neden olur?

Cevap : A) Hemorajik kolit

Açıklama : Escherichia coli O157:H7 suşu, özellikle hemorajik kolit adı verilen bir gıda kaynaklı hastalığa neden olur. Bu durum, şiddetli karın ağrısı, kanlı ishal ve bazı durumlarda hemolitik üremik sendrom (HUS) ile karakterizedir. Hemorajik kolit, genellikle kontamine sığır eti, kontamine su, süt ve sebzeler yoluyla bulaşır.

#8. Aşağıdakilerden hangisi “suyun yutulmasından kaynaklanan” hastalıklardan biri değildir?

Cevap : D) Tifüs

Aşağıdakilerden “suyun yutulmasından kaynaklanan” hastalıklardan biri olmayan D) Tifüs’dür. Tifüs, genellikle bitler, pireler veya keneler gibi vektörler aracılığıyla bulaşan ve Rickettsia bakterileri tarafından neden olan bir hastalıktır. Kolera, tifo, basiller dizanteri ve amipli dizanteri gibi diğer hastalıklar ise genellikle kontamine suyun tüketilmesiyle bulaşır.

#9. Aşağıdakilerden hangisi kullanım noktasında klorlamanın faydaları arasında yer almaz?

Cevap : A) Organik ve belirli inorganik bileşiklerle kirlenmiş suda daha düşük etkinlik

Kullanım noktasında klorlamanın faydaları arasında yer almayan seçenek A) Organik ve belirli inorganik bileşiklerle kirlenmiş suda daha düşük etkinliktir. Bu seçenek, aslında klorlamanın sınırlılıklarından birini ifade eder çünkü klor, bu tür kirleticilerle kirlenmiş sulara uygulandığında daha az etkilidir. Diğer seçenekler ise klorlamanın genel olarak bakteri ve virüslerin kontrolü, yeniden kirlenmeyi önleme, kullanım kolaylığı ve düşük maliyet gibi faydalarını vurgular.

#10. Küresel olarak erişilebilir yenilenebilir tatlı suyun yaklaşık % (yüzde) kaçı endüstri ve belediyeler tarafından kullanılmaktadır?

Cevap : C) 30

#11. “Bacillus cereus” organizması hangi gıda kaynaklı hastalığa neden olur?

Cevap : A) B. cereus gıda zehirlenmesi

Açıklama : Bacillus cereus, adını taşıdığı B. cereus gıda zehirlenmesine neden olan bir bakteridir. Bu bakteri, genellikle pilav, makarna gibi nişastalı gıdalarda ürer ve iki farklı türde toksin üreterek zehirlenmeye neden olur. Bu toksinlerden biri kusmaya neden olurken, diğeri ishal ile sonuçlanır. B. cereus gıda zehirlenmesi, genellikle bu bakteri ile kontamine olmuş gıdaların tüketilmesi sonucu ortaya çıkar.

#12. Aşağıdakilerden hangisi atıkların biriktirildiği yerde toplanması ve işlenmesi amacıyla alınan hijyenik önlemleri ifade eder?

Cevap : B) Yerinde temizlik

Atıkların biriktirildiği yerde toplanması ve işlenmesi amacıyla alınan hijyenik önlemler “yerinde temizlik” kapsamında değerlendirilebilir. Bu terim, atıkların oluştuğu yerde toplanması, yönetilmesi ve gerektiğinde işlenmesiyle ilgili prosedürleri içerir. Dolayısıyla doğru yanıt B) Yerinde temizlik’tir.

#13. Aşağıdakilerden hangisi “gıda kaynaklı zehirlenmeler” arasında yer alır?

Cevap : E) Staphylococcus aureus

Açıklama : Staphylococcus aureus, gıda kaynaklı zehirlenmelere neden olan bakteriyel patojenlerden biridir. Bu bakteri, özellikle et, süt ürünleri, yumurta, krema dolgulu tatlılar gibi gıdalarda üreyerek toksin üretir. Bu toksinler çok hızlı bir şekilde zehirlenme belirtilerine neden olur ve bu da genellikle mide krampları, kusma ve ishal ile karakterizedir.

#14. Dünya çapında her yıl beş yaşın altındaki yaklaşık kaç milyon çocuk ishalli hastalıklardan ölmektedir?

Cevap : B) 2

Açıklama : Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) raporlarına göre, her yıl yaklaşık 2 milyon çocuk, beş yaşın altında ishalli hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirmektedir. İshalli hastalıklar, özellikle gelişmekte olan ülkelerde çocuk ölümlerinin en önemli nedenlerinden biridir. Bu hastalıkların çoğu, kontamine su ve gıdalar yoluyla bulaşan patojenler nedeniyle ortaya çıkar.

#15. “Clostridium botulinum” organizması hangi gıda kaynaklı hastalığa neden olur?

Cevap : E) Botulizm

Açıklama : Clostridium botulinum, botulizm hastalığına neden olan ana bakteriyel patojendir. Bu bakteri, özellikle konserveler, balık, et ürünleri ve ev yapımı turşular gibi oksijensiz ortamlarda üreyebilir. Botulizm, sinir sistemine etki eden güçlü bir nörotoksin üretir ve bu da solunum yetmezliği, kas felci ve bazen ölümle sonuçlanabilir.

#16. Aşağıdakilerden hangisi çevresel sağlık risklerindeki Kimyasal tehlikeler arasında yer alır?

Cevap : A) Deterjanlar

Çevresel sağlık risklerindeki Kimyasal tehlikeler arasında yer alan seçenek A) Deterjanlar’dır. Deterjanlar, çeşitli kimyasal bileşenler içerir ve insan sağlığı üzerinde zararlı etkilere neden olabilirler. Bu nedenle çevresel sağlık açısından kimyasal bir tehlike olarak kabul edilirler.

#17. Aşağıdakilerden hangisi “İşyerlerinde çevresel tehlikeler (aşırı gürültü, ısı, toz, kimyasallar)” arasında yer almaz?

Cevap : A) Sıtma

“Işyerlerinde çevresel tehlikeler (aşırı gürültü, ısı, toz, kimyasallar)” arasında yer almayan seçenek A) Sıtma’dır. Sıtma, özellikle sivrisineklerin taşıdığı bir parazit tarafından bulaşan bir hastalıktır ve genellikle iş yerlerindeki çevresel tehlikelerle ilişkilendirilmez. Diğer seçenekler iş yerinde karşılaşılabilecek çevresel faktörlerle ilişkili sağlık sorunlarını temsil eder.

#18. Dünya genelinde gıda kaynaklı hastalıklarla ilişkili en yaygın patojen hangisidir?

Cevap : C) Norovirüs

Açıklama : Norovirüs, dünya genelinde gıda kaynaklı hastalıklarla ilişkili en yaygın patojendir. Bu virüs, özellikle kapatılmış ortamlarda hızla yayılabilir ve genellikle kontamine su, deniz ürünleri, hazır salatalar gibi gıdalar yoluyla bulaşır. Norovirüs, kısa sürede yüksek sayıda insanı etkileyebilen, şiddetli mide krampları, kusma ve ishal ile karakterize bir enfeksiyona neden olur.

#19. Aşağıdakilerden hangisi “gıda kaynaklı toksinler” arasında yer alır?

Cevap : A) Escherichia coli

Açıklama : Escherichia coli, özellikle E. coli O157:H7 suşu, gıda kaynaklı toksin üreten patojenler arasında yer alır. Bu bakteri, çiğ veya az pişmiş et ürünleri, kontamine süt ve su gibi kaynaklardan bulaşabilir. E. coli O157:H7, Shiga toksini üreterek hemorajik kolit ve hemolitik üremik sendrom gibi ciddi hastalıklara neden olabilir.

#20. Pastörizasyonda ultra yüksek sıcaklık (UHT) kullanılıyorsa 135 ° C'de bekleme süresi nedir?

Cevap : D) 10 saniye

Açıklama : Ultra Yüksek Sıcaklık (UHT) pastörizasyon yönteminde, sıvı gıdalar kısa süreliğine 135 °C gibi yüksek bir sıcaklığa çıkarılır. Bu işlem genellikle 2-10 saniye arasında sürer, bu süre içinde gıdadaki patojen mikroorganizmaların büyük çoğunluğu etkisiz hale getirilir. UHT işlemi, süt ve süt ürünlerinin raf ömrünü uzatmak için sıklıkla kullanılır ve bu işlem 10 saniye süreyle 135 °C’de yapıldığında maksimum etkinlik sağlar.

TESTi BiTiR, PUANINI GÖR

SONUÇ

-

İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef)
Açık Öğretim Fakültesi
Bölümler : Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik
Çevre Sağlığı Final Deneme Sınavı -4
1. Sınıf Bahar Dönemi

İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef)
Açık Öğretim Fakültesi
Bölümler : Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik
Çevre Sağlığı Final Deneme Sınavı -4
1. Sınıf Bahar Dönemi

Share your score!
Tweet your score!
Share to other

HD Quiz powered by harmonic design

Auzef Çevre Sağlığı Final Soruları Deneme Sınavı -4

İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef)
Açık Öğretim Fakültesi
Bölüm : Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik
Auzef Çevre Sağlığı Final Soruları Deneme Sınavı -4
1. Sınıf Bahar Dönemi

Auzef Çevre Sağlığı Final Soruları Deneme Sınavı -4

Çevre Sağlığı Ünite-4 : Hava Kirliliği

Giriş

Hava kirliliği, hem iç hem de dış mekânlarda insan sağlığını tehdit eden ve çevresel dengesizliklere yol açan önemli bir çevresel sorundur. Endüstriyel aktiviteler, taşımacılık, tarımsal işlemler ve evsel kullanımlar gibi insan kaynaklı faaliyetler, çeşitli kirleticilerin atmosfere salınmasına neden olur. Bu kirleticiler arasında partikül maddeler, azot oksitler, kükürt dioksit, karbon monoksit ve uçucu organik bileşikler bulunur. Bu bölüm, hava kirliliğinin sağlık üzerindeki genel etkilerini ve bu kirleticilerin insan sağlığı üzerindeki spesifik risklerini inceleyecektir.

Hava Kirleticiler ve Sağlık Riskleri

Hava kirleticileri, genellikle iç ortam ve dış ortam kirleticileri olarak iki ana kategoriye ayrılır. İç ortam hava kirliliği, binaların içindeki hava kalitesini etkileyen kirleticilerden kaynaklanır ve genellikle yapıştırıcılar, boyalar, temizlik ürünleri ve mobilya gibi kaynaklardan VOC’ler (Uçucu Organik Bileşikler) içerir. Dış ortam hava kirliliği ise, araç egzozları, sanayi tesislerinden yayılan emisyonlar ve enerji üretim süreçleri gibi kaynaklardan kaynaklanır.

İç ve dış ortam kirleticiler, özellikle solunum yolu hastalıkları, kardiyovasküler problemler ve hatta erken ölüm riskini artırabilir. Uzun süreli maruz kalma, astım, bronşit ve diğer kronik solunum yolu hastalıklarının yanı sıra kalp hastalıkları ve akciğer kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Spesifik Kirleticilerin Sağlık Üzerindeki Etkileri

Azot dioksit (NO2) ve PM2.5 gibi partiküller, hava kirliliğinin en zararlı bileşenlerindendir. Azot dioksit, özellikle yoğun trafik olan alanlarda yüksek seviyelerde bulunur ve solunum yollarında iltihaplanmaya, astım semptomlarının artmasına ve solunum fonksiyonlarının azalmasına neden olabilir. PM2.5 partikülleri (çapı 2.5 mikrometreden küçük partiküller) ise, solunum yoluyla alındığında akciğerlere ve hatta kan dolaşımına kadar ulaşabilir, bu da kalp krizi, felç ve erken ölümlere yol açabilir.

Uçucu Organik Bileşikler (VOC’ler), iç ve dış ortam hava kirliliğinin yaygın bileşenleridir ve boyalar, çözücüler, temizlik malzemeleri gibi birçok ev ürününde bulunur. VOC’ler, göz, burun ve boğaz tahrişi, baş ağrıları ve karaciğer, böbrek ve merkezi sinir sistemi hasarı gibi sağlık sorunlarına neden olabilir. Ayrıca, bazı VOC’ler kanserojen olarak sınıflandırılır ve uzun süreli maruziyet, kanser riskini artırabilir.

Kirleticilerin Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri

Hava kirleticileri, fiziksel form ve kimyasal yapı bakımından büyük çeşitlilik gösterir. Partikül maddeler (PM), çeşitli boyutlarda katı veya sıvı parçacıklar şeklinde bulunurken, gaz formundaki kirleticiler genellikle azot oksitler, kükürt dioksit ve ozon gibi maddelerdir. Bu kirleticiler, atmosferik koşullara ve kimyasal reaksiyonlara göre değişkenlik gösterir, bu da onların çevresel etkilerini ve sağlık üzerindeki risklerini yönetmeyi karmaşıklaştırır.

Hava Kirliliği ile Mücadele Stratejileri

Hava kirliliğiyle mücadele, hem yerel hem de küresel düzeyde çeşitli stratejiler gerektirir. Bu stratejiler arasında emisyon standartlarının belirlenmesi, kirlilik kontrol teknolojilerinin geliştirilmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılması ve toplumun bilinçlendirilmesi yer alır. Ayrıca, kentsel planlama ve toplu taşıma sistemlerinin iyileştirilmesi gibi sürdürülebilir şehircilik uygulamaları, hava kirliliğinin azaltılmasında önemli rol oynar.

Sonuç

Hava kirliliği, modern dünyanın karşı karşıya olduğu en büyük çevresel ve sağlık sorunlarından biridir. Etkileri sadece insan sağlığına değil, aynı zamanda ekonomiye ve doğal ekosistemlere de uzanmaktadır. Mücadele stratejilerinin etkin uygulanması, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada ve gelecek nesiller için daha sağlıklı bir çevre sağlamada kritik bir öneme sahiptir. Özellikle sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkelerde hava kirliliği ile mücadele, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde koordineli bir çaba gerektirmektedir.

Toplum sağlığına olan etkileri göz önüne alındığında, hükümetler ve politika yapıcılar, hava kirliliğini azaltma yollarını sürekli olarak araştırmalı ve uygulamalıdır. Bu çabalar, yasal düzenlemeler, halk sağlığı kampanyaları ve çevre koruma projeleri şeklinde olabilir. Ayrıca, bireylerin ve toplulukların hava kirliliği konusunda bilinçlenmesi ve bu konuda aktif rol alması, geniş çapta bir farkındalık yaratılmasına ve dolayısıyla etkili çözümlerin hayata geçirilmesine yardımcı olacaktır.

Hava kirliliğiyle mücadelede elde edilecek başarılar, hem bugünkü hem de gelecek nesiller için daha sağlıklı bir yaşam kalitesi vaat eder. Bu nedenle, bu konudaki çalışmalar ve politikalar, çevresel sürdürülebilirliği ve halk sağlığını destekleyecek şekilde devam etmelidir.

@lolonolo_com

Auzef Çevre Sağlığı Final Soruları Deneme Sınavı -4

Çevre Sağlığı Ünite-4 : Hava Kirliliği

1- Antropojenik hava kirliliği, yılda yaklaşık kaç milyon ölüme neden olmaktadır?

A) 3
B) 5
C) 9
D) 7
E) 4

Cevap : C) 9

Kentleşme ve sanayileşme, çağımızda dünya çapında eşi görülmemiş ve üzücü oranlara ulaşıyor. Antropojenik hava kirliliği, yılda yaklaşık 9 milyon ölüme neden olduğu göz önüne alındığında, dünya çapında en büyük halk sağlığı tehlikelerinden biridir.

2- Havadaki SO₂ ve Petrokimya kirliliğinin doğrudan sağlık etkisi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Baş ağrısı
B) Kurşun zehirliliği
C) Göz tahrişi
D) Akut bronşit
E) Bel ağrısı

Cevap : D) Akut bronşit

Havadaki SO₂ (kükürt dioksit) ve petrokimya kirliliği, solunum sistemini direkt etkileyebilir ve çeşitli solunum yolu sorunlarına neden olabilir. Bu kirlilikler özellikle solunum yollarında irritasyona ve enfeksiyonlara yol açabilir. Akut bronşit, kükürt dioksit gibi kirleticilerin solunması sonucu akciğerlerdeki hava yollarının iltihaplanması ve enfeksiyon riskinin artması ile karakterize bir durumdur. Bu nedenle, doğru yanıt D) Akut bronşit’tir.

3- Aşılmaması gereken nitrojen dioksite maruz kalma seviyeleri (WHO kılavuzuna göre) bir saat için kaç μg/m³ tür?

A) 200
B) 400
C) 100
D) 600
E) 800

Cevap : B) 400

Aşılmaması gereken nitrojen dioksite maruz kalma seviyeleri (WHO kılavuz seviyeleri) sırasıyla bir saat için 400 μg / m³ (milyonda 0.21 parça (ppm) ve 24 saat için 150 μg / m³ (0.08 ppm) şeklindedir.

4- Özellikle astımlılar ve yaşlılar gibi popülasyonlar arasında yüksek mortalite ve morbidite riski ile ilişkili olan hava kirleticisi aşağıdakilerden hangisidir?

A) CO
B) SO
C) NO
D) CO₂
E) Partikül madde

Cevap : E) Partikül madde

Özellikle astımlılar ve yaşlılar gibi hassas popülasyonlar arasında yüksek mortalite ve morbidite riski ile ilişkili olan hava kirleticisi E) Partikül madde’dir. Partikül madde (PM), çeşitli boyutlardaki katı ve sıvı parçacıklardan oluşur ve hava kirliliği bağlamında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu parçacıklar, solunum yollarına ve akciğerlere nüfuz edebilir, astım ve diğer solunum hastalıklarını kötüleştirebilir ve özellikle yaşlılar ve zaten sağlık sorunları olan bireylerde ciddi etkilere neden olabilir.

5- Gelişmiş ülkelerde iç mekânlarda solunabilir partiküllerin ana katkısı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tütün dumanı
B) CO
C) SO
D) NO
E) CO₂

Cevap : A) Tütün dumanı

Gelişmiş ülkelerde iç mekanlarda solunabilir partiküllerin ana katkısı A) Tütün dumanıdır. İç mekan hava kirliliği içerisinde tütün dumanı, özellikle sigara içilen evlerde veya kamusal alanlarda, partikül madde konsantrasyonlarının önemli bir kaynağıdır. Tütün dumanı, birçok sağlık problemine neden olabilir ve özellikle astım, kalp hastalıkları ve solunum problemleri üzerinde olumsuz etkileri olabilir.

6- Ortam havasındaki kurşunun ana kaynağı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fabrikalar
B) Güneş
C) Benzin
D) Partiküller
E) Ozon

Cevap : C) Benzin

Ortam havasındaki kurşunun ana kaynağı geçmişte C) Benzin’de kullanılan tetraetil kurşun idi. Ancak, birçok ülkede kurşunlu benzinin kullanımı yasaklandıktan sonra kurşun emisyonlarının önemli bir kısmı azaldı. Şu anda, hala havadaki kurşun emisyonlarının önemli kaynakları arasında fabrikalar gibi endüstriyel işlemler ve bazı bölgelerdeki madencilik faaliyetleri yer almaktadır. Ancak, tarihsel olarak benzin, kurşunun havaya salınmasında ana kaynaktı.

7- Kurşun özellikle hangi sistem üzerinde zararlı etkiye sahiptir?

A) Sinir
B) Dolaşım
C) Sindirim
D) Solunum
E) İskelet

Cevap : A) Sinir

Kurşun, özellikle sinir sistemi üzerinde zararlı etkiye sahiptir. Bu nedenle doğru cevap A) Sinir’dir. Kurşun maruziyeti, sinir sistemi üzerinde ciddi hasara neden olabilir, beyin fonksiyonlarını etkileyebilir ve uzun süreli sağlık sorunlarına yol açabilir.

8- Solunum yolundaki konakçı savunmasını bozan hava kirleticisi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tütün dumanı
B) CO
C) SO
D) NO₂
E) CO₂

Cevap : D) NO₂

9- “Londra Sislerinin” ana bileşeni aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tütün dumanı
B) CO
C) SO₂
D) NO₂
E) CO₂

Cevap : C) SO₂

“Londra Sisleri” olarak bilinen tarihî hava kirliliği olaylarında ana bileşen, kömür ve diğer yakıtların yanması sonucu oluşan kükürt dioksit (SO₂) gazıdır. Bu nedenle doğru cevap C) SO₂’dir. Kükürt dioksit, havada su buharı ile reaksiyona girerek sülfürik asit oluşturur ve bu asit, sis oluşumunu artırır, hava kalitesini düşürür ve solunum rahatsızlıklarına neden olabilir.

10- Özellikle “Baş ağrısına” neden olan hava kirleticisi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tütün dumanı
B) CO
C) SO
D) NO
E) CO₂

Cevap : B) CO

Hava kirliliği, baş ağrısı gibi birçok sağlık sorununa neden olabilir, ancak özellikle baş ağrısına neden olan kirleticiler arasında karbon monoksit (CO) öne çıkar. Bu nedenle doğru cevap B) CO’dur. Karbon monoksit, vücuda girdiğinde kan dolaşımını engelleyerek oksijen taşınmasını azaltır ve bu durum baş ağrısı gibi semptomlara yol açabilir.

Çevre Sağlığı

Tıbbi Dokumantasyon ve Sekreterlik

Hava Kirliliği

Editor

Editör

error: Kopyalamaya Karşı Korumalıdır!