Sosyolojiye Giriş 2023-2024 Final Soruları
Sosyolojiye Giriş 2023-2024 Final Soruları
#1. Aşağıdakilerden hangisi küreselleşmeyi ortaya çıkaran ideolojik faktörlerden birisidir?
Cevap : A) Doğu Bloku’nun dağılması
Küreselleşmeyi ortaya çıkaran ideolojik faktörler arasında “A) Doğu Bloku’nun dağılması” önemli bir etken olarak kabul edilebilir. Bu seçenek, küreselleşmeyi etkileyen tarihsel ve ideolojik bir dönüm noktasını işaret eder. Açıklamak gerekirse:
Doğu Bloku’nun Dağılması (A): Soğuk Savaş döneminin sona ermesi ve Doğu Bloku’nun dağılması, dünya çapında politik ve ekonomik dengelerde önemli değişikliklere yol açtı. Bu dönem, daha açık ve birbirine bağlı bir küresel sistem doğrultusunda ideolojik ve politik engellerin azalmasına katkıda bulundu. Doğu ve Batı arasındaki sınırların gevşemesi, küresel ticaretin ve kültürel alışverişlerin artmasına yol açarak küreselleşmeyi hızlandırdı.
Sovyet Devrimi (B): Sovyet Devrimi, tarihsel bir olaydır, ancak küreselleşmeyi doğrudan etkileyen bir ideolojik faktör olarak değerlendirilmez. Bu devrim daha çok iki kutuplu bir dünya düzeninin oluşmasına katkıda bulundu.
Ekonomik Az Gelişmişlik (C): Bu, küreselleşme sürecini etkileyen bir sonuç olabilir, ancak küreselleşmeyi doğrudan ortaya çıkaran bir ideolojik faktör değildir.
Keynezyen Anlayışın Yükselişi (D): Keynezyen ekonomi politikaları, özellikle 20. yüzyılın ortalarında popülerdi ve ekonomik düzenlemelerde önemli bir rol oynadı. Ancak bu, küreselleşmeyi doğrudan tetikleyen bir ideolojik faktör olarak değerlendirilmez.
Popülizmin Yaygınlaşması (E): Popülizm, çeşitli ülkelerde yükseliş gösteren bir siyasi eğilimdir, ancak küreselleşmeyi doğrudan ortaya çıkaran bir ideolojik faktör olarak görülmez. Daha çok yerel ve ulusal siyasette etkili olan bir akımdır.
Bu nedenlerle, “A) Doğu Bloku’nun dağılması” seçeneği, küreselleşmeyi ortaya çıkaran ideolojik faktörlerden biri olarak en uygun yanıttır. Bu olay, küresel ekonomik ve politik sistemlerde önemli bir dönüşümü temsil eder ve dünyanın daha birbirine bağlı hale gelmesine katkıda bulunmuştur
#2. Eğitim sosyolojisi aşağıdakilerden hangisi ile ilgili çalışmalar yapar?
Cevap : B) Eğitim ve toplum arasındaki ilişkiler
Eğitim sosyolojisi, özellikle “B) Eğitim ve toplum arasındaki ilişkiler” ile ilgili çalışmalar yapar. Bu alan, eğitimin toplumsal yapılara, süreçlere ve gruplara nasıl etki ettiğini ve toplumun eğitim sistemlerini nasıl şekillendirdiğini inceler. Eğitim sosyolojisi, eğitim politikalarının, eğitim kurumlarının ve öğretim pratiklerinin toplumsal bağlamını, eğitimin toplumsal eşitsizliklerle ilişkisini ve eğitimin toplumsal değişimdeki rolünü araştırır. Bu disiplin, eğitim sistemlerinin toplum üzerindeki etkilerini, eğitimdeki toplumsal değişimleri ve eğitimin toplumsal yapıları nasıl etkilediğini ele alır.
#3. Modern dünya ve kentli toplumda dinin konumu nasıl değişmiştir?
Cevap : E) Dinin işlevleri farklılaşmıştır.
bu soru modern dünya ve kentli toplumlarda dinin nasıl evrildiğini sorguluyor. Seçenekler arasında en doğru yanıt “E) Dinin işlevleri farklılaşmıştır.” olacaktır. Bu seçenek, günümüzde dinin toplum içindeki rolünün ve işlevlerinin zaman içinde nasıl değiştiğini ve çeşitlendiğini ifade ediyor. Açıklamak gerekirse:
– Dinin Eski Önemini Koruma (A): Bu seçenek, dinin toplumsal rolünün sabit kaldığını önerir. Ancak, modern toplumların dinamikleri ve çeşitli kültürel değişimler, bu sabitliğin gerçekçi olmadığını gösterir.
– Belirli Topluluklarda Etkili Olma (B): Bu seçenek, dinin sadece bazı topluluklarda etkili olduğunu belirtir. Gerçekten de, dinin toplumsal etkisi coğrafya ve kültüre göre değişiklik gösterebilir. Ancak, bu durum dinin genel işlevlerinin değiştiğini de kapsar.
– Dinin Tamamen Ortadan Kalkması (C): Bu, modern toplumlarda dinin tamamen kaybolduğunu iddia eder, ki bu oldukça genelleyici ve çoğu durumda yanlış bir görüştür.
– Dini İnançların Etkisinin Artması (D): Bu seçenek, dinin etkisinin arttığını öne sürer. Bazı bölgelerde ve topluluklarda bu doğru olabilir, ancak genel bir trend olarak değerlendirildiğinde, dinin işlevlerinin değiştiğini ve farklılaştığını görmekteyiz.
– Dinin İşlevlerinin Farklılaşması (E): Modern dünyada din, geleneksel anlamda sadece manevi ve ritüel bir işlevin ötesine geçmiştir. Sosyal, kültürel ve hatta politik alanlarda da etkisini göstermekte, farklı şekillerde ve çeşitli bağlamlarda kendini ifade etmektedir. Bu seçenek, dinin modern toplumlarda çok yönlü bir rol oynadığını ve değişen toplumsal ihtiyaçlara yanıt verdiğini vurgular.
Bu nedenlerle, modern dünyada ve kentli toplumlarda dinin konumunun nasıl değiştiğini en iyi şekilde açıklayan seçenek, dinin işlevlerinin zaman içinde farklılaştığını belirten “E” seçeneğidir.
#4. Türkiye'de Cumhuriyet, seküler bir düzenin yaratılmasını aşağıdaki grupların hangisinin öncülüğünde gerçekleştirmiştir?
Cevap : B) Yönetici elitler
Türkiye’de Cumhuriyetin kurulması ve seküler bir düzenin yaratılması, “B) Yönetici elitler”in öncülüğünde gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve onunla birlikte hareket eden yönetici elitler, Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasının ardından 1923’te Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak, ülkede önemli reformlar gerçekleştirdiler. Bu reformlar arasında, devletin dini kurumlardan ayrılması ve laik bir hukuk sisteminin oluşturulması da yer almaktadır. Bu süreç, özellikle Atatürk ve onun yakın çalışma arkadaşları tarafından yönlendirilmiştir.
#5. Endüstri devrimi ilk defa hangi ülkede ortaya çıkmıştır?
Cevap : C) İngiltere
Endüstri Devrimi ilk olarak “C) İngiltere”de ortaya çıkmıştır. 18. yüzyılın ikinci yarısında başlayan bu devrim, üretim yöntemlerinde büyük değişiklikler getirdi ve el işçiliğinden makineleşmeye geçişi simgeler. İngiltere’deki bu dönüşüm, daha sonra diğer Avrupa ülkelerine ve dünyanın geri kalanına yayıldı. Endüstri Devrimi, modern sanayi toplumunun temellerini atmış ve ekonomik, sosyal ve kültürel yapılarda önemli değişikliklere yol açmıştır.
#6. Sosyal dinamik aşağıdakilerden hangisine odaklanır?
Cevap : D) Toplumdaki değişime
Sosyal dinamik, toplum içindeki değişim ve evrim süreçlerine odaklanır. Bu bağlamda, verilen seçenekler arasında “D) Toplumdaki değişime” sosyal dinamiğin odağı olarak en uygun seçenektir. Açıklamak gerekirse:
Toplumsal Bütünleşme (A): Toplumsal bütünleşme, toplumun nasıl bir arada tutulduğu ve sosyal bağların nasıl sürdürüldüğü ile ilgilidir. Bu, sosyal dinamiklerin bir parçası olabilir, ancak sosyal dinamik daha geniş bir kavramdır ve yalnızca bütünleşme süreçleriyle sınırlı değildir.
Her Toplumdaki Göreli İstikrarlı İlişkilere (B): Bu, toplumun sabit yönlerine odaklanır, ancak sosyal dinamik değişim ve hareketliliği ifade eder, bu yüzden bu seçenek sosyal dinamiklerin ana odak noktasını yansıtmaz.
Sosyal Yapıya (C): Sosyal yapı, toplumun organize oluş biçimini ifade eder ve sosyal dinamiklerin bir parçası olabilir. Ancak, sosyal yapı daha çok toplumun mevcut durumunu tanımlarken, sosyal dinamik değişim süreçlerine odaklanır.
Toplumdaki Değişime (D): Sosyal dinamik, toplumların nasıl ve neden değiştiğiyle ilgilenir. Bu, toplumun sosyal, ekonomik, kültürel ve politik yönlerindeki evrimi ve değişimi kapsar, bu yüzden bu seçenek sosyal dinamiklerin esasını en iyi şekilde yansıtır.
Toplumsal Güç İlişkilerine (E): Toplumsal güç ilişkileri, toplumun nasıl organize edildiğini ve güç dinamiklerini ifade eder. Bu da sosyal dinamiklerin bir parçası olabilir, ancak tek başına sosyal dinamiklerin genel odak noktası değildir.
Bu bağlamda, “D) Toplumdaki değişime” sosyal dinamiklerin temel odağını en doğru şekilde ifade eden seçenektir.
#7. Aşağıdakilerden hangisi mutlu bir çiftin özelliklerinden birisidir?
Cevap : A) Birlikte güler eğlenirler.
Mutlu bir çiftin özelliklerinden birisi “A) Birlikte güler eğlenirler.” seçeneğidir. Mutlu ve sağlıklı ilişkiler genellikle ortak zevkler, mizah anlayışı ve birlikte geçirilen keyifli zamanlar üzerine kuruludur. Çiftlerin birlikte eğlenmesi ve gülebilmesi, ilişkilerindeki pozitif duygusal bağın ve samimiyetin bir göstergesi olabilir. Bu tür etkileşimler, ilişkinin sağlığını ve bireylerin birbirleriyle olan uyumunu pekiştirir.
#8. Aşağıdakilerden hangisi formel sosyalleşme araçlarından birisidir?
Cevap : D) Okullar
Formel sosyalleşme araçları, bireylerin toplumun normları, değerleri ve becerileri öğrendiği resmi ve yapılandırılmış kurumları ifade eder. Bu seçenekler içinde “D) Okullar” formel sosyalleşme araçlarına en uygun örnektir.
Aile (A): Aile, genellikle informal (gayri resmi) sosyalleşme sürecinin bir parçasıdır. Çünkü aile, çocukların ilk sosyal etkileşimlerini ve öğrenmelerini sağlar, ancak bu süreç genellikle daha az yapılandırılmış ve resmi olmayan bir ortamda gerçekleşir.
Arkadaş Çevresi (B): Arkadaş çevresi de informal sosyalleşmenin bir parçasıdır. Arkadaşlar arasındaki etkileşimler genellikle resmi olmayan ayarlarda gerçekleşir ve daha az yapılandırılmıştır.
Devlet (C): Devlet, formel sosyalleşmenin bir aracı olabilir, özellikle yasalar, düzenlemeler ve resmi politikalar aracılığıyla. Ancak bu seçenek, devletin sosyalleşmedeki rolünü doğrudan ifade etmiyor.
Okullar (D): Okullar, formel sosyalleşmenin en belirgin örneklerindendir. Eğitim sistemi, bireylerin sosyal normları, değerleri, bilgileri ve becerileri öğrendiği yapılandırılmış ve resmi bir ortam sağlar.
Kapitalizm (E): Kapitalizm, genel bir ekonomik sistemdir ve doğrudan bir sosyalleşme aracı olarak görülmez. Daha ziyade, toplumsal değerler ve normlar üzerinde dolaylı bir etkiye sahip olabilir.
Bu nedenlerle, formel sosyalleşme araçlarından birisi olarak “D) Okullar” seçeneği en uygunudur.
#9. Aşağıdakilerden hangisi geniş ailenin özelliklerinden birisidir?
Cevap : C) Akrabalık bağları güçlüdür.
Geniş ailenin özelliklerinden biri “C) Akrabalık bağları güçlüdür.” seçeneğidir. Geniş aile yapısında, büyükanne ve büyükbaba, amca, teyze, kuzenler gibi geniş akrabalık çevresi bir arada yaşar ya da yakın ilişkiler içinde bulunur. Bu tür aile yapıları, akrabalık bağlarının önemini vurgular ve genellikle birlikte yaşayan veya birbirine yakın destek sağlayan birden fazla kuşaktan bireyleri içerir. Bu yapı, bireyler arasında güçlü sosyal destek ağları oluşturur ve aile üyeleri arasında yakın ilişkileri teşvik eder.
#10. İnsan ilişkileri ekolüne göre çalışanların amaçlara bağlı kalması onların elde edilmesi ile ilgili ödüllere bağlıdır. Bu ekole göre en önemli ödül aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : D) Benliğin doyurulması
İnsan ilişkileri ekolü, çalışanların motivasyon ve bağlılığının sadece maddi ödüllerle değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal ihtiyaçların karşılanmasıyla da ilgili olduğunu vurgular. Bu yaklaşıma göre, en önemli ödül “D) Benliğin doyurulması”dır. Bu, çalışanların işlerinde anlam ve tatmin bulmaları, kişisel gelişim ve öz-değerlendirme duygularını geliştirmeleri anlamına gelir. İnsan ilişkileri ekolü, iş yerinde insanların sosyal ihtiyaçlarının ve grup dinamiklerinin önemini vurgular ve bu faktörlerin çalışanların performansı ve memnuniyeti üzerinde önemli etkileri olduğunu savunur. Bu yaklaşım, çalışanların işlerine olan bağlılıklarının artmasında kişisel gelişim ve iş yerindeki sosyal ilişkilerin önemli rol oynadığını gösterir.
#11. Toplumsal sapmayı, insanların ne yaptıkları ile değil, diğer insanların onların davranışlarına atfettikleri anlamlar ile açıklama iddiasındaki teori aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : A) Etiketleme teorisi
Toplumsal sapmayı, insanların eylemlerine değil, bu eylemlere toplum tarafından atfedilen anlamlara odaklanarak açıklayan teori “A) Etiketleme teorisi”dir. Etiketleme teorisi, toplumsal sapma ve suç konusunda bir sosyolojik bakış açısı sunar ve bir davranışın sapkın olarak etiketlenmesinin, o davranışı gerçekleştiren kişi üzerinde önemli sosyal ve psikolojik etkileri olabileceğini vurgular. Bu teoriye göre, toplum tarafından sapkın olarak etiketlenen bireyler, bu etiketlere uygun bir şekilde davranmaya başlayabilirler, bu da kendini gerçekleştiren bir kehanet oluşturabilir. Etiketleme teorisi, sapmanın yalnızca bireysel eylemlerle değil, aynı zamanda toplumsal tepkilerle ve etiketlerle de şekillendiğini öne sürer.
#12. Cemaat/cemiyet (topluluk/toplum) teorisini ilk ortaya atan sosyolog aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : E) F. Tönnies
Cemaat ve cemiyet (topluluk ve toplum) teorisini ilk ortaya atan sosyolog “E) F. Tönnies”dir. Ferdinand Tönnies, bu kavramları “Gemeinschaft und Gesellschaft” (Topluluk ve Toplum) adlı eserinde detaylandırmıştır. Tönnies’in bu teorisi, sosyolojideki temel kavramlardan biri haline gelmiş ve toplumsal ilişkilerin analizinde önemli bir temel oluşturmuştur. “Gemeinschaft” (Cemaat/Topluluk) daha çok geleneksel, yakın ve kişisel ilişkilere dayalı toplulukları ifade ederken, “Gesellschaft” (Cemiyet/Toplum) daha çok modern, bürokratik ve görev odaklı toplumsal yapıları tanımlar. Bu ayrım, toplumsal yapıların ve ilişkilerin analizinde halen kullanılan önemli bir çerçevedir.
#13. Siyasetin, iktidar ve otorite kavramlarıyla ilişkisi aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : B) Siyaset, iktidar ve otorite kavramları birbirini tamamlayan ve destekleyen ilişkiler içindedir.
Siyaset, iktidar ve otorite kavramları arasındaki ilişki, “B) Siyaset, iktidar ve otorite kavramları birbirini tamamlayan ve destekleyen ilişkiler içindedir” şeklinde açıklanabilir. Bu üç kavram, birbirleriyle iç içe geçmiş ve birbirlerini etkileyen unsurlardır.
– Siyaset, toplum içinde çeşitli grupların ve bireylerin çıkarlarının, ihtiyaçlarının ve değerlerinin nasıl yönetildiği ve kararlaştırıldığı süreci ifade eder.
– İktidar, bir kişi ya da grubun istediklerini başkalarını etkileyerek veya onları yönlendirerek yapma yeteneğidir. Siyaset, iktidarın kullanımı ve dağılımı ile yakından ilgilidir.
– Otorite, iktidarın meşru olarak kabul edilen formudur ve genellikle kurumsal yapılara ve yasalara dayanır. Siyasi sistemler, otoritenin nasıl kurulduğu, korunduğu ve aktarıldığı ile ilgili kurallar ve yapılar geliştirir.
Bu nedenle, siyasetin iktidar ve otorite ile olan ilişkisi karşılıklı tamamlayıcı ve destekleyicidir, çünkü bu kavramlar bir toplumun nasıl yönetildiği ve gücün nasıl kullanıldığıyla ilgili temel unsurlardır
#14. Aşağıdaki hangi sistemde bireylerin konumu büyük ölçüde bireysel (özellikle de ekonomik) başarıya göre belirlenir?
Cevap : A) Sınıf
Bireylerin konumunun büyük ölçüde bireysel (özellikle de ekonomik) başarıya göre belirlendiği sistem “A) Sınıf” sistemidir. Sınıf sistemleri, bireylerin ekonomik durumlarına, eğitim düzeylerine ve mesleklerine göre toplumsal katmanlara ayrıldığı sistemlerdir. Bu tür sistemlerde, bireylerin toplumsal konumu ve statüsü, genellikle kişisel başarılarına, gelirlerine ve sahip oldukları varlıklara bağlıdır. Sınıf sistemleri, bireylerin sosyal hareketliliğine ve kendi çabalarıyla toplumsal basamakları tırmanabilme imkanına daha açık olma eğilimindedir. Diğer sistemler (Estates, Kölelik, Zümreler ve Kast) genellikle daha katı ve doğuştan gelen özelliklere dayalı toplumsal ayrımlara sahiptir.
#15. Aşağıdakilerden hangisi okulların gizli fonksiyonlarından birisidir?
Cevap : C) Okullar dünyada gençlerin emek piyasasına girişlerini geciktirir.
Okulların gizli fonksiyonları, resmi eğitim müfredatının ötesinde, genellikle açıkça tanımlanmayan veya vurgulanmayan rol ve etkileri ifade eder. Bu seçenekler arasında, “C) Okullar dünyada gençlerin emek piyasasına girişlerini geciktirir” okulların gizli fonksiyonlarından birisi olarak kabul edilebilir. Açıklamak gerekirse:
Bir Değişim Ajanı Gibi Hareket Eder (A): Bu, okulların açıkça tanınan bir fonksiyonudur. Eğitim, gençleri toplumsal değişimlere katılımcı ve duyarlı bireyler olarak yetiştirir.
Gençleri Hayata Hazırlar (B): Bu, okulların temel amacıdır ve genellikle eğitim sisteminin açıkça belirtilen hedeflerinden biridir, gizli bir fonksiyon olarak kabul edilmez.
Okulların Gençlerin Emek Piyasasına Girişlerini Geciktirmesi (C): Bu, okulların gizli fonksiyonlarından biridir. Eğitim sistemi, gençlerin iş piyasasına giriş yaşını yükselterek, hem işsizlik oranlarını kontrol altında tutmaya yardımcı olur hem de gençlerin daha uzun süre eğitim alarak daha nitelikli iş gücü haline gelmelerini sağlar.
Gençleri Toplumun Değerleri, Normları ve Yaptırımları İle Tanıştırır (D): Bu, eğitim sisteminin açık ve tanımlanmış bir fonksiyonudur. Okullar, çocukları ve gençleri toplumun kabul ettiği değerler ve normlar konusunda bilgilendirir.
Öğrencilerin Aileleri Dışındaki İnsanlarla İlişki Kurmayı Öğrenmeleri (E): Bu da okulların açıkça tanınan bir fonksiyonudur. Sosyal becerilerin gelişimi, eğitim sisteminin temel hedeflerinden biridir.
Bu nedenle, “C) Okullar dünyada gençlerin emek piyasasına girişlerini geciktirir” seçeneği, okulların gizli fonksiyonlarından birisini doğru bir şekilde ifade eder.
#16. Erikson'un yaşam evrelerine göre 4-5 yaş arası çocuğun evresi aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : B) Girişkenliğe karşı suçluluk evresi
Erik Erikson’un psikososyal gelişim teorisine göre, 4-5 yaş arası çocuklar “B) Girişkenliğe karşı suçluluk evresi”nde bulunurlar. Bu evrede, çocuklar kendi inisiyatiflerini keşfeder ve yeni şeyler denemeye başlarlar. Bu süreçte, çocuklar kendi bağımsızlıklarını ve yeteneklerini test ederler, bu da girişkenlik duygularını geliştirmelerine yardımcı olur. Ancak, bu girişimlerinin bazen olumsuz sonuçlar doğurabileceği ve bunun da suçluluk hissi yaratabileceği bir dönemdir. Bu dönemdeki denge, çocuğun özgüvenini ve inisiyatif alabilme yeteneğini şekillendirir.
#17. Hangi durum, endüstrileşmiş toplumlarda toplumsal hareketliliği ve eşitsizliği etkiler?
Cevap : E) Bireysel yeteneklerin kullanılması
Endüstrileşmiş toplumlarda toplumsal hareketliliği ve eşitsizliği etkileyen durum “E) Bireysel yeteneklerin kullanılması” seçeneğidir. Endüstrileşmiş toplumlarda, ekonomik ve sosyal hareketlilik büyük ölçüde bireylerin eğitim, beceri ve yeteneklerine bağlıdır. Bu tür toplumlarda, bireylerin mesleki ve eğitim fırsatlarına erişimi, kariyer gelişimleri ve ekonomik başarıları genellikle kişisel yeteneklerine ve çabalarına bağlı olarak şekillenir. Bu durum, hem fırsat eşitliğini hem de toplumsal hareketliliği etkileyen temel bir faktördür.
#18. Aşağıdaki teknolojilerden hangisi küreselleşme sürecini hızlandırmıştır?
Cevap : D) Enformasyon teknolojilerinin yaygınlaşması
Küreselleşme sürecinin hızlanmasında “D) Enformasyon teknolojilerinin yaygınlaşması” en etkili faktörlerden biridir. Bu seçenek, küreselleşmeyi önemli ölçüde etkileyen bir teknolojik gelişmeyi doğru bir şekilde ifade eder. Açıklamak gerekirse:
Atom Silahının Keşfi (A): Atom silahının keşfi, uluslararası ilişkiler ve askeri stratejiler üzerinde büyük etki yaratmıştır, ancak bu, küreselleşme sürecini doğrudan hızlandıran bir faktör olarak görülmez.
İplik Eğirme Makinesinin Gelişimi (B): İplik eğirme makinesi, Sanayi Devrimi sırasında önemli bir gelişmeydi ve üretim süreçlerini dönüştürdü. Ancak bu, küreselleşme sürecini doğrudan etkileyen bir teknoloji değil, daha çok endüstriyel üretimin gelişimine katkıda bulunmuştur.
Kıtalararası Atılabilen Füzelerin Yaygınlaşması (C): Bu teknoloji, özellikle askeri ve savunma alanında önemlidir, ancak küreselleşme sürecini hızlandıran bir faktör olarak değerlendirilmez.
Enformasyon Teknolojilerinin Yaygınlaşması (D): Bu, küreselleşme sürecini hızlandıran ana faktörlerden biridir. İnternet ve diğer enformasyon teknolojileri, dünya çapında bilgi ve iletişimin hızlanmasını sağlamış, uluslararası işbirliği, ticaret, kültürel alışveriş ve sosyal ağların genişlemesine önemli ölçüde katkıda bulunmuştur.
Kimyasal Teknolojiler (E): Kimyasal teknolojiler, çeşitli endüstrilerde önemli roller oynamıştır, ancak bu teknolojilerin küreselleşme sürecini doğrudan hızlandırdığı söylenemez.
Bu nedenlerle, “D) Enformasyon teknolojilerinin yaygınlaşması” seçeneği, küreselleşme sürecini hızlandıran teknolojilerden biri olarak en uygun yanıttır. Bu teknolojiler, küresel ölçekte iletişim ve etkileşim olanaklarını genişletmiş ve dünyanın daha birbirine bağlı bir hale gelmesine katkıda bulunmuştur
#19. Aşağıdakilerden hangisi demokrasinin sağlamış olduğu faydalardan birisidir?
Cevap : C) Diğer sistemlerden daha geniş bir kişisel özgürlük sağlar.
Demokrasinin sağlamış olduğu en önemli faydalardan biri “C) Diğer sistemlerden daha geniş bir kişisel özgürlük sağlar” seçeneğidir. Demokrasi, bireylerin ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü ve eşitlik gibi temel hak ve özgürlüklerini korur ve teşvik eder. Bu yönetim biçimi, bireylerin kendi kararlarını alabilme, fikirlerini özgürce ifade edebilme ve toplumsal yaşama aktif olarak katılabilme haklarını vurgular. Bu özellikleriyle demokrasi, bireylerin özgür ve bağımsız bir şekilde yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli koşulları sağlar.
#20. Aşağıdakilerden hangisi pozitivist sosyoloji geleneği içinde sosyolojik bir araştırma konusu olamaz?
Cevap : E) Meleklerin varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlamak
Pozitivist sosyoloji geleneği, toplumsal olguları bilimsel yöntemlerle incelemeyi ve somut, gözlemlenebilir verilere dayanarak teoriler oluşturmayı amaçlar. Bu bağlamda, “E) Meleklerin varlığını bilimsel yöntemlerle kanıtlamak” pozitivist sosyoloji geleneği içinde uygun bir sosyolojik araştırma konusu olamaz. Meleklerin varlığı gibi metafiziksel konular, somut ve gözlemlenebilir kanıtlarla test edilemez ve bu nedenle pozitivist sosyolojinin kapsamı dışında kalır. Diğer seçenekler (A, B, C ve D), ekonomik kalkınma, intihar, eğitim ve modernleşme gibi somut toplumsal fenomenler ve bunların toplum üzerindeki etkileriyle ilgilidir ve bu yüzden pozitivist sosyoloji tarafından incelenebilir konuları temsil eder.
SONUÇ
Sosyolojiye Giriş 2023-2024 Final Soruları
Auzef Çocuk Gelişimi 1. Sınıf final soruları
Sosyolojiye Giriş 2023-2024 Final Soruları
Auzef Çocuk Gelişimi 1. Sınıf final soruları
HD Quiz powered by harmonic design
Sosyolojiye Giriş 2023-2024 Final Soruları
Sosyolojiye Giriş 2023-2024 | |||
---|---|---|---|
Sosyolojiye Giriş |
Sosyolojiye Giriş 2023-2024 Final Soruları