Erken Çocukluk Eğitimine Giriş 2023-2024 Final Soruları
Erken Çocukluk Eğitimine Giriş 2023-2024 Final Soruları
#1. Aşağıdakilerden hangisi çocukların dış mekanda bulunan çimenlik ve ağaçlık oyun alanında yapacakları etkinliklerden biri değildir?
Cevap : C) Oyuncak gemi yüzdürmek
Çocukların dış mekanda, özellikle çimenlik ve ağaçlık alanlarda gerçekleştirebilecekleri etkinliklerin listesi, genellikle doğal ortamın sunduğu fırsatlara ve güvenli aktivitelere dayanır. Bu bağlamda seçenekleri incelediğimizde:
– A) Şarkı söylemek: Dış mekanlarda çocuklar için hem eğlenceli hem de uygundur. Doğayla etkileşim içinde şarkı söylemek, onların sosyal ve duygusal becerilerini geliştirir.
– B) Koşmak: Açık havada koşmak, çocukların fiziksel aktivite ihtiyacını karşılar ve motor becerilerinin gelişimine yardımcı olur.
– D) Yürüyüş yapmak: Doğal ortamlarda yürüyüş yapmak, çocuklara çevrelerini keşfetme ve doğayla bağ kurma fırsatı verir.
– E) Sohbet etmek: Dış mekanlarda sohbet etmek, çocukların sosyal becerilerini ve dil gelişimini destekler.
Bu etkinlikler, dış mekanın sunduğu geniş alan ve doğal özelliklerle uyumlu etkinliklerdir. Ancak:
C) Oyuncak gemi yüzdürmek: Bu aktivite, genellikle su birikintisi, havuz veya benzeri su kaynakları gerektirir. Çimenlik ve ağaçlık bir alanda, bu tür bir su kaynağı olmadığı varsayıldığında, oyuncak gemi yüzdürmek bu tür bir ortam için uygun bir etkinlik değildir.
Bu nedenle, “çocukların dış mekanda bulunan çimenlik ve ağaçlık oyun alanında yapacakları etkinliklerden biri değildir” sorusuna verilecek cevap C) Oyuncak gemi yüzdürmek olacaktır.
#2. - Harf kartları asıldır. - Üzerinde harflerin olduğu bir halı zemine serilmiştir. - Sınıf kuralları listesi duvara asılmıştır. Yukarıda eğitim ortamının özellikleri verilen erken çocukluk eğitimi programı aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : C) Head Start
Yukarıda verilen eğitim ortamı özelliklerini, çeşitli erken çocukluk eğitimi yaklaşımlarıyla karşılaştırdığımızda:
Harf kartlarının asılması ve harflerin bulunduğu bir halının serilmesi, okuma-yazma öğrenimine ve alfabetik bilgiye vurgu yapar.
Sınıf kuralları listesinin duvara asılması, sınıf içindeki düzen ve yapıyı önemseyen bir yaklaşımı gösterir.
Bu özellikler, çeşitli eğitim programlarına özgü olabilir, ancak seçenekler içinde:
– A) High/Scope: Bu yaklaşım, çocukların aktif katılımını ve plan-yap-geriye dönük değerlendirme sürecini vurgular. Ancak, bu özellikler High/Scope’a özgü somut özellikler değildir.
– B) Montessori: Montessori yaklaşımı, öğrenci merkezli ve öz-düzenlemeye dayalı bir öğrenme ortamı sunar. Öğrencilerin özgürce seçim yapmalarına ve kendi ilgi alanlarına göre öğrenmelerine imkan tanır, bu nedenle sıkı bir sınıf düzeni veya alfabetik öğrenmeye ağırlık vermez.
– C) Head Start: Bu program, genellikle düşük gelirli ailelerin çocuklarına yöneliktir ve erken okuma, yazma ve matematik becerilerinin geliştirilmesine odaklanır. Head Start programlarında sınıf düzeni ve alfabetik öğrenime vurgu yapıldığı görülebilir.
– D) Waldorf: Waldorf eğitimi, sanat, müzik ve doğal dünya ile bağlantıya odaklanır. Akademik öğrenimi daha ileri yaşlarda başlatır ve sınıf düzeni ve alfabetik öğrenime erken yaşlarda bu kadar ağırlık vermez.
– E) Reggio Emilia: Bu yaklaşım, çocukların ilgilerini takip etmelerine ve proje tabanlı öğrenmeye odaklanır. Sınıf ortamı, çocukların ifadesine ve keşfine dayanır, ancak alfabetik öğrenim ve sınıf kurallarına odaklanma Reggio Emilia’nın belirgin bir özelliği değildir.
Bu bağlamda, verilen özellikler en çok C) Head Start programıyla uyumlu görünmektedir. Bu program, erken alfabetik bilgi ve sınıf düzenine vurgu yapma eğilimindedir
#3. Aşağıdakilerden hangisi sanat merkezi materyallerinden biri değildir?
Cevap : E) Bloklar
Sanat merkezi materyalleri, genellikle çocukların sanatsal becerilerini ve yaratıcılıklarını geliştirmeye yönelik araçlar ve malzemeler içerir. Bu bağlamda, verilen seçenekleri incelediğimizde:
– A) Şövale: Sanat etkinlikleri için kullanılan bir araçtır. Çocukların resim yapmaları için ideal bir yüzey sağlar.
– B) Farklı dokuda kağıtlar: Çeşitli sanatsal projelerde kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Çocukların dokusal algılarını geliştirebilir ve yaratıcılıklarını teşvik eder.
– C) Çeşitli boyalar: Çocukların resim yapmaları için esastır. Farklı renk ve türlerdeki boyalar, çocukların yaratıcılığını artırır.
– D) Fırçalar: Boya kullanımı için gerekli olan temel araçlardandır. Farklı boyut ve şekillerdeki fırçalar, çocukların farklı resim teknikleri denemelerine olanak tanır.
Bu seçenekler, bir sanat merkezinde bulunması beklenen temel malzemeleri yansıtır. Ancak:
– E) Bloklar: Genellikle yapı ve inşa etkinliklerinde kullanılır ve sanat merkezi materyalleri arasında yer almaz. Bloklar, çocukların motor becerilerini, mekansal algılarını ve problem çözme becerilerini geliştirmek için kullanılır, ancak doğrudan sanatsal faaliyetlerle ilişkili değillerdir.
Bu nedenle, “sanat merkezi materyallerinden biri değildir” sorusuna verilecek cevap E) Bloklar olacaktır
#4. Aşağıdakilerden hangisi okul öncesi eğitimin kalitesini belirleyen unsurlardan biri değildir?
Cevap : E) Veri Profili
Okul öncesi eğitimin kalitesini belirleyen unsurlar, eğitim ortamının, içeriğinin, yönetiminin ve uygulayıcılarının özellikleri gibi bir dizi faktörü içerir. Bu bağlamda, verilen seçenekleri değerlendirelim:
A) Fiziksel koşullar: Eğitim ortamının fiziksel düzeni, güvenlik, temizlik ve öğrenme için uygun bir atmosfer sunması önemlidir.
B) Program: Eğitim programının içeriği, çocukların gelişim ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde dengeli ve kapsamlı olmalıdır.
C) Planlama: Etkili bir eğitim süreci için planlamanın önemli bir rolü vardır. Bu, günlük aktivitelerden uzun vadeli hedeflere kadar geniş bir yelpazeyi kapsar.
D) Personel: Nitelikli ve deneyimli eğitim personeli, okul öncesi eğitimin kalitesi için hayati öneme sahiptir.
Bu seçenekler, okul öncesi eğitimin kalitesini doğrudan etkileyen unsurlardır. Ancak:
E) Veri Profili: Bu, genellikle eğitimin değerlendirilmesi ve izlenmesi için kullanılan bir araçtır, ancak okul öncesi eğitimin kalitesini doğrudan belirleyen bir unsur değildir. Veri profili, mevcut durumun analizi ve geliştirme ihtiyaçlarının belirlenmesi için yararlıdır, ancak eğitim kalitesinin temel bir belirleyicisi olarak kabul edilmez.
Bu nedenle, “okul öncesi eğitimin kalitesini belirleyen unsurlardan biri değildir” sorusuna verilecek cevap E) Veri Profili olacaktır
#5. Aşağıdakilerden hangisi okul öncesi eğitime ailenin katılımı ile ilgili amaçlardan biri değildir?
Cevap : E) Çocuğa nasıl davranacakları konusunda psikiyatrik destek vermek
Bu soru, okul öncesi eğitime ailelerin katılımı ile ilgili amaçların hangisi olmadığını soruyor. Seçenekleri incelediğimizde:
A) Çocukla ilgili karşılıklı bilgi alışverişinde bulunmak: Bu, okul öncesi eğitimde ailelerin katılımı için önemli bir amacı temsil eder. Eğitimciler ve ebeveynler arasında çocuğun gelişimi ve ihtiyaçları hakkında bilgi paylaşımı önemlidir.
B) Anne babalara duygusal destek sunmak: Ailelerin, çocuklarıyla ilgili karşılaştıkları zorluklarda duygusal destek alması, onların eğitim sürecine daha etkin katılımlarını sağlar.
C) Aileyi çocuğun eğitimine dâhil etmek: Ailelerin, çocuklarının okul öncesi eğitimine aktif bir şekilde katılmaları, çocukların eğitim sürecini daha anlamlı ve etkili kılar.
D) Okul dışı yararlı bilgi kaynaklarına ulaşımlarını desteklemek: Bu, ailelere çocuklarının eğitimiyle ilgili ek kaynaklara erişim sağlayarak onların eğitimde daha bilinçli ve etkili rol alabilmelerine yardımcı olur.
Bu seçeneklerin tümü, okul öncesi eğitimde ailelerin katılımının önemli yönlerini yansıtır. Ancak:
– E) Çocuğa nasıl davranacakları konusunda psikiyatrik destek vermek: Bu seçenek, okul öncesi eğitimde ailelerin katılımıyla doğrudan ilişkilendirilemez. Psikiyatrik destek, daha çok uzmanlık gerektiren, özel durumlarda ihtiyaç duyulan bir hizmettir ve genel olarak okul öncesi eğitimin aile katılım amaçları arasında yer almaz.
Bu nedenle, sorudaki “hangisi değildir” ifadesine göre doğru cevap E) Çocuğa nasıl davranacakları konusunda psikiyatrik destek vermek olacaktır. Bu seçenek, okul öncesi eğitime ailelerin katılımı ile ilgili tipik amaçlardan biri olarak görülmez.
#6. Aşağıdaki ülkelerin hangisinde okula başlayacak çocukların 69 ayını doldurmaları gerekmektedir?
Cevap : D) Türkiye
Bu soru, çeşitli ülkelerde okula başlama yaşı ile ilgili bilgileri içeriyor. Okula başlama yaşı, ülkeden ülkeye değişiklik gösterir. Verilen seçeneklerden Türkiye’de, okula başlayacak çocukların genellikle 69 ayını (yaklaşık 5 yaş ve 9 ay) doldurmuş olmaları beklenir. Türkiye’de okul öncesi eğitim genellikle 3-6 yaş arasındaki çocukları kapsar, ve ilkokula başlama yaşı 69 ay olarak belirlenmiştir.
Diğer ülkelerin okula başlama yaşları genellikle bu kadar spesifik değildir veya farklı kriterlere dayanır:
A) Yeni Zelanda: Çocuklar genellikle 5 yaşında okula başlar.
B) Kuzey Kore: Bu ülkenin spesifik okula başlama yaşı hakkında genel bilgiler sınırlıdır.
C) Japonya: Çocuklar genellikle 6 yaşında ilkokula başlar.
E) İngiltere: İngiltere’de çocuklar genellikle 4-5 yaşlarında ‘Reception’ sınıfına başlar, bu da ilkokula girişin ilk aşamasıdır.
Bu nedenle, “okula başlayacak çocukların 69 ayını doldurmaları gereken ülke” sorusunun cevabı D) Türkiye’dir
#7. Okul öncesi eğitim kurumu bahçesinin zeminine dokunsal kabartmalı yollar yaptıran bir okul müdürü hangi yetersizlik türüne sahip çocuklara uygun olarak bahçeyi düzenlemiştir?
Cevap : A) Görme yetersizliği
Okul öncesi eğitim kurumunun bahçesine dokunsal kabartmalı yollar yapılması, özellikle görme yetersizliği olan çocuklar için faydalı bir düzenleme olur. Dokunsal kabartmalı yollar, görme yetersizliği olan bireylerin yürürken yolu hissetmelerine ve böylece çevreleri hakkında daha fazla bilgi edinmelerine yardımcı olur. Bu tür yollar, görme engelli bireylerin bağımsız hareket etme yeteneklerini artırır ve güvenli bir şekilde çevreyi keşfetmelerine olanak tanır.
Diğer seçeneklerin her biri farklı ihtiyaçlara hitap eder:
B) Otizm: Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklar için duyusal uyaranların dikkatli bir şekilde düzenlenmesi gerekebilir, ancak dokunsal kabartmalı yollar özellikle bu gruba yönelik bir düzenleme değildir.
C) Dikkat eksikliği, hiperaktivite: ADHD olan çocuklar genellikle enerjik oldukları için hareketli oyun alanlarına ihtiyaç duyarlar, ancak dokunsal kabartmalı yollar bu duruma özgü bir düzenleme değildir.
D) Fiziksel yetersizlik: Fiziksel yetersizlikleri olan çocuklar için erişilebilir oyun alanları ve uygun donanımlar gereklidir. Dokunsal kabartmalı yollar bu gruba yönelik olabilir, ancak öncelikle görme yetersizliği olan bireyler için tasarlanmıştır.
E) İşitme yetersizliği: İşitme yetersizliği olan çocuklar için görsel ve işitsel sinyallerin uygun şekilde düzenlenmesi önemlidir, ancak dokunsal kabartmalı yollar özellikle bu grup için tasarlanmış bir düzenleme değildir.
Bu bağlamda, okul müdürünün bahçeyi hangi yetersizlik türüne sahip çocuklara uygun olarak düzenlediği sorusuna cevap A) Görme yetersizliği olacaktır
#8. Malaguzzi önderliğinde ortaya çıkan bu yaklaşımın temelini çocuğun kendine güvenen ve yetkin, potansiyel açısından zengin olduğu düşüncesi oluşturmaktadır. Yukarıda verilen açıklama aşağıdaki yaklaşımlardan hangisine aittir?
Cevap : A) Regio Emila
Verilen açıklamada, Loris Malaguzzi’nin öncülük ettiği ve çocuğun kendine güvenen, yetkin ve potansiyel açısından zengin olduğunu vurgulayan bir yaklaşım bahsedilmektedir. Bu tanım, Reggio Emilia yaklaşımını açıkça tanımlıyor.
A) Regio Emilia: Bu yaklaşım, İtalya’nın Reggio Emilia bölgesinde Loris Malaguzzi tarafından geliştirilmiştir. Reggio Emilia yaklaşımı, çocukların doğuştan gelen merakını ve öğrenme potansiyelini vurgular. Bu yaklaşım, çocukları aktif öğreniciler olarak görür ve onların kendi öğrenme süreçlerini yönlendirmelerine olanak tanır.
Diğer seçenekler:
B) Waldorf: Rudolf Steiner tarafından geliştirilen Waldorf eğitimi, çocuğun bütünsel gelişimine odaklanır ve sanat, müzik ve doğa ile yakından ilişkilidir.
C) Montessori: Maria Montessori tarafından geliştirilen bu yaklaşım, çocukların öz-disiplinini ve bağımsızlığını teşvik eder.
D) Bank Street: John Dewey’in ilerlemeci eğitim fikirlerinden etkilenmiş, çocuk merkezli bir yaklaşımdır.
E) High/Scope: Aktif öğrenmeyi ve çocukların kendi öğrenme süreçlerini planlamalarını vurgular.
Bu nedenle, soruda bahsedilen “Malaguzzi önderliğinde ortaya çıkan yaklaşım” A) Regio Emilia’dır
#9. Aşağıdakilerden hangisi okul öncesi eğitim kurumlarında çalışan hizmetlinin sorumluluklarından değildir?
Cevap : D) Okulun arşiv işlerini yürütür, personelin özlük dosyalarını tutar ve bunlarla ilgili değişiklikleri dosyalara kaydeder.
Okul öncesi eğitim kurumlarında çalışan hizmetlilerin genel sorumlulukları genellikle okulun temel işleyişine ve bakımına odaklanır. Bu sorumluluklar arasında, malzeme taşıma, temizlik ve bakım işleri, ve basit idari görevler yer alabilir. Ancak, daha karmaşık ve uzmanlık gerektiren idari görevler genellikle hizmetlilerin sorumluluk alanı dışındadır. Seçenekleri incelediğimizde:
A) Okula gelen-giden çeşitli malzeme ile araç-gereci gerekli yerlere taşır ve yerleştirir: Bu, hizmetlinin temel görevlerinden biridir.
B) Yönetici ve öğretmenler tarafından kendisine verilen hizmetlerle ilgili diğer görevleri yerine getirir: Bu da genel hizmetli görevleri arasında yer alabilir.
C) Okul yönetimince yapılacak planlama ve iş bölümüne göre her türlü yazı ve dosyayı dağıtır ve toplar: Bu, basit idari görevleri kapsar ve hizmetlinin sorumlulukları arasında olabilir.
E) Okul binası ve okuldaki eşyaların temizliğini, basit bakım ve onarımlarını yapar: Bu da hizmetlinin temel sorumluluklarından biridir.
Ancak:
D) Okulun arşiv işlerini yürütür, personelin özlük dosyalarını tutar ve bunlarla ilgili değişiklikleri dosyalara kaydeder: Bu görev, daha detaylı idari ve personel yönetimi becerileri gerektirir. Genellikle bu tür işler, idari personel veya insan kaynakları departmanı tarafından yürütülür ve hizmetlilerin tipik sorumlulukları arasında yer almaz.
Bu nedenle, “okul öncesi eğitim kurumlarında çalışan hizmetlinin sorumluluklarından değildir” sorusuna verilecek cevap D) Okulun arşiv işlerini yürütür, personelin özlük dosyalarını tutar ve bunlarla ilgili değişiklikleri dosyalara kaydeder olacaktır.
#10. ..... farklı yaş ve gelişim düzeylerindeki çocukların basit veya karmaşık tarzlarda kullanabilecekleri açık uçlu öğrenme materyalleridir. Yukarıdaki cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Cevap : A) Bloklar
Verilen cümle, farklı yaş ve gelişim düzeylerindeki çocukların basit veya karmaşık tarzlarda kullanabilecekleri açık uçlu öğrenme materyallerini tanımlamaktadır. Açık uçlu materyaller, çocukların hayal güçlerini ve yaratıcılıklarını kullanarak çok çeşitli şekillerde oynayabilecekleri materyallerdir. Seçenekleri değerlendirelim:
A) Bloklar: Bloklar, farklı yaş ve gelişim düzeylerindeki çocuklar tarafından basit yapılar oluşturmak için kullanılabilir veya daha karmaşık yapılar inşa etmek için de kullanılabilirler. Blokların açık uçlu doğası, çocukların yaratıcılığını ve problem çözme becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
B) Artık materyaller: Bunlar da yaratıcı oyunlar için kullanılabilir, ancak genellikle belirli bir amaç için kullanılmaları gerektiğinden, bloklar kadar açık uçlu değildirler.
C) Oyuncaklar: Bu terim geniş bir yelpazeyi kapsar ve tüm oyuncaklar açık uçlu olmayabilir.
D) Materyaller: Bu terim çok geneldir ve spesifik bir öğrenme materyalini tanımlamaz.
E) Nesneler: Bu da genel bir terimdir ve açık uçlu oyun materyallerini doğrudan tanımlamaz.
Bu nedenle, cümlede boş bırakılan yere en uygun seçenek A) Bloklar’dır. Bloklar, farklı yaş ve gelişim düzeylerindeki çocuklar tarafından çok çeşitli ve yaratıcı şekillerde kullanılabilen ideal açık uçlu öğrenme materyalleridir
#11. Aşağıdakilerden hangisi sessizlik gerektiren öğrenme alanlarından biridir?
Cevap : C) Okuma alanı
Sessizlik gerektiren öğrenme alanları, genellikle dikkat ve konsantrasyon gerektiren aktiviteler için ayrılır. Bu tür alanlar, çocukların rahatça okuyabilmeleri, düşünebilmeleri ve bireysel çalışmalarını yapabilmeleri için sessiz bir ortam sağlamalıdır. Seçenekleri bu kriterlere göre değerlendirdiğimizde:
C) Okuma alanı: Bu, genellikle sessizlik gerektiren bir öğrenme alanıdır. Okuma yaparken çocukların dikkatlerini toplamaları ve konsantre olmaları için sessiz bir ortam gerekir.
Diğer seçenekler genellikle daha hareketli veya gürültülü etkinlikler için kullanılır:
A) Kum ve su oyunları alanı: Bu tür alanlar genellikle etkileşimli ve keşfedici oyunlar için kullanılır ve sessizlikten ziyade etkin katılımı teşvik eder.
B) Dramatik oyun alanı: Rol oyunları ve dramatik etkinlikler genellikle etkileşimli ve konuşmalı etkinlikler içerir.
D) Müzik alanı: Müzikle ilgili etkinlikler genellikle ses çıkarmayı içerir, bu nedenle sessiz bir alan olarak düşünülmez.
E) Blok alanı: Bloklarla oynarken çocuklar genellikle gruplar halinde çalışır ve bu etkinlik sırasında ses çıkarmaları normaldir.
Bu nedenle, “sessizlik gerektiren öğrenme alanlarından biri” sorusuna verilecek cevap C) Okuma alanı olacaktır.
#12. Aşağıdakilerden hangisi aile katılımı yöntemlerinden biri değildir?
Cevap : B) Öğretmenler toplantısı
Aile katılımı yöntemleri, okul ve eğitim sürecine ailelerin dahil edilmesi için kullanılan çeşitli strateji ve uygulamaları içerir. Verilen seçenekleri incelediğimizde:
A) Portfolyo: Çocukların gelişimini ve öğrenme süreçlerini gösteren bir koleksiyon olarak ailelerle paylaşılır. Bu, ailelerin çocuklarının eğitimine katılımını sağlayan bir yöntemdir.
C) Ev ziyaretleri: Eğitimcilerin aileleri evlerinde ziyaret etmesi, ailelerle ilişkileri güçlendirir ve çocukların eğitim sürecine ailelerin daha fazla dahil olmasını sağlar.
D) Bireysel görüşmeler: Eğitimciler ve aileler arasındaki birebir görüşmeler, çocukların gelişimi hakkında bilgi alışverişinde bulunmak ve ailelerin endişelerini ve görüşlerini paylaşmalarını sağlar.
E) Bilgilendirme toplantıları: Bu toplantılar, aileleri okulun ve eğitim programının genel işleyişi hakkında bilgilendirir ve katılımlarını teşvik eder.
Bu seçenekler, aile katılımını teşvik eden yöntemlerdir. Ancak:
B) Öğretmenler toplantısı: Bu, genellikle eğitimciler ve okul yönetimi arasında gerçekleşen bir toplantıdır ve doğrudan aile katılımını içermez. Öğretmenler toplantısı, okul içi meselelerin, eğitim stratejilerinin ve diğer profesyonel konuların ele alındığı bir platformdur.
Bu nedenle, “aile katılımı yöntemlerinden biri değildir” sorusuna verilecek cevap B) Öğretmenler toplantısı olacaktır
#13. Aşağıdakilerden hangisi “zaman örneklem gözlem” formundaki başlıklardan biri değildir?
Cevap : B) Çocuğun aile bilgileri
“Zaman örneklem gözlem” formu, genellikle çocukların belirli bir zaman dilimindeki davranışlarını ve etkinliklerini kaydetmek için kullanılır. Bu tür bir gözlem formunda yer alması beklenen başlıklar şunları içerebilir:
A) Gözlemi yapan kişi: Gözlem yapan kişinin kimliğini belirtir.
C) Olay zamanı: Gözlemin yapıldığı özel zaman dilimini belirtir.
D) Gün ve saat: Gözlem yapılan günü ve saati belirtir.
E) Çocuğun yaşı: Gözlem yapılan çocuğun yaşını belirtir.
Bu bilgiler, gözlem sürecinde toplanan verilerin doğru bir şekilde kaydedilmesi ve yorumlanması için önemlidir. Ancak:
B) Çocuğun aile bilgileri: Bu, genellikle zaman örneklem gözlem formunda yer almayan bir bilgidir. Zaman örneklem gözleminde odak noktası, belirli bir zaman diliminde çocuğun davranışları ve etkinlikleridir, bu nedenle çocuğun aile bilgileri bu tür bir form için gerekli olmayabilir.
Bu nedenle, “zaman örneklem gözlem formundaki başlıklardan biri değildir” sorusuna verilecek cevap B) Çocuğun aile bilgileri olacaktır.
#14. I. Annenin çocuğun hayatındaki önemi ve anne- çocuk ilişkisinin çocuğun gelişimi üzerindeki etkisinin önemine değinmiştir. II. Çocuk doğa ile uyumlu, deneyimleyerek öğrenen, ölçülü davranan ve yaşayan, hümanist ve özerk bir birey olarak yetiştirilmelidir. III. Çocukların zihinlerini boş bir levha olarak görmekte ve istenilen şekilde yönlendirilebileceğini savunmaktadır. IV. Doğum öncesi dönemden başlayarak çocuğun gelişimine değinmiştir. Yukarıda, erken çocukluk eğitimine temel olan görüşlerine yer verilen bilim insanları sırasıyla aşağıdakilerden hangileridir?
Cevap : B) J. H. Pestalozzi / J. J. Rousseau / J. Locke / Aristo
Bu soru, erken çocukluk eğitimine temel olan bazı önemli görüşleri ve bu görüşleri öne süren bilim insanlarını eşleştirmeyi amaçlamaktadır. Görüşleri ve ilgili bilim insanlarını inceleyelim:
I. Annenin çocuğun hayatındaki önemi ve anne-çocuk ilişkisinin çocuğun gelişimi üzerindeki etkisinin önemine değinmiştir. Bu görüş, Johann Heinrich Pestalozzi’nin eğitim felsefesi ile uyumlu. Pestalozzi, eğitimde ailenin önemini ve çocuğun doğal gelişimini vurgulamıştır.
II. Çocuk doğa ile uyumlu, deneyimleyerek öğrenen, ölçülü davranan ve yaşayan, hümanist ve özerk bir birey olarak yetiştirilmelidir. Bu görüş, Jean-Jacques Rousseau’ya aittir. Rousseau, çocukların doğal ortamlarda ve özgürce öğrenmeleri gerektiğini savunmuştur.
III. Çocukların zihinlerini boş bir levha olarak görmekte ve istenilen şekilde yönlendirilebileceğini savunmaktadır. Bu, John Locke’un “tabula rasa” (boş levha) teorisine işaret eder. Locke, çocukların deneyimler yoluyla öğrendiklerini ve doğuştan herhangi bir bilgiye sahip olmadıklarını iddia etmiştir.
IV. Doğum öncesi dönemden başlayarak çocuğun gelişimine değinmiştir. Bu, Aristoteles’in görüşleri ile uyumludur. Aristoteles, bireyin gelişiminin doğum öncesi dönemlerden itibaren başladığını ve bu dönemlerin önemine dikkat çekmiştir.
Bu bilgilere dayanarak, bilim insanlarının sıralaması şöyle olmalıdır:
A) J. H. Pestalozzi / J. J. Rousseau / J. Locke / Aristo
Bu nedenle, doğru cevap B) J. H. Pestalozzi / J. J. Rousseau / J. Locke / Aristo’dur.
#15. “15 ay civarında bağımsız yürümesi gereken bir çocuğun annesi tarafından sürekli kucakta taşınması ve bağımsız yürüme girişimlerine uygun yanıt verilmemesi sonucunda çocuğun yürüme becerisinin gelişiminde sorunlar ortaya çıkacaktır.” Yukarıda verilen bu örnek hangi erken çocukluk eğitimi ilkesi ile ilgilidir?
Cevap : D) Çocuğun gelişiminde özel alıcı dönemler vardır.
Verilen örnekte, 15 ay civarında bağımsız yürümesi gereken bir çocuğun sürekli kucakta taşınması ve bağımsız yürüme girişimlerine uygun yanıt verilmemesinin çocuğun yürüme becerisinin gelişiminde sorunlara yol açabileceği belirtiliyor. Bu durum, erken çocukluk eğitimi ilkesi açısından değerlendirildiğinde, çocuğun gelişiminde belirli dönemlerin özel önem taşıdığını vurgulayan bir ilkeye işaret eder.
Bu bağlamda seçenekleri inceleyelim:
D) Çocuğun gelişiminde özel alıcı dönemler vardır: Bu ifade, çocukların gelişiminde belirli dönemlerin özellikle önemli olduğu ve bu dönemlerde belli becerilerin ve yeteneklerin gelişimine özellikle dikkat edilmesi gerektiğini vurgular. Örnek olarak verilen durum, çocuğun bağımsız yürüme yeteneğinin gelişimine özel bir dönemde uygun desteğin sağlanmamasının olumsuz etkilerine işaret ediyor.
Diğer seçenekler bu özel duruma doğrudan uymaz:
A) Her çocuk farklı bir bireydir: Bu ilke, her çocuğun kendi gelişim hızı ve özelliklerine sahip olduğunu vurgular, ancak yukarıdaki örnekte spesifik olarak gelişim dönemlerinin önemi üzerinde durulmaktadır.
B) Eğitim çocuğun bütünlüğünü gözetmelidir: Bu, çocuğun bütünsel gelişimine vurgu yapar, ancak özel gelişim dönemleriyle doğrudan ilişkilendirilemez.
C) Erken çocukluk dönemi yaşamın temelidir: Bu ilke genel bir bakış açısı sunar ve yaşamın erken dönemlerinin genel önemini vurgular.
E) Eğitimde çocuğun etkin katılımı ve ilgisi önemlidir: Bu ilke, çocukların eğitim sürecine aktif katılımlarının önemini vurgular, ancak yürüme gelişimi ile ilgili spesifik bir durumu ele almaz.
Bu nedenle, verilen örneğin en uygun şekilde açıklanabileceği erken çocukluk eğitimi ilkesi D) Çocuğun gelişiminde özel alıcı dönemler vardır olacaktır
#16. Neslihan Öğretmen standart testlerin yanı sıra çocukların doğal sınıf ortamında sergiledikleri davranışları da değerlendirmek istemektedir. Öğretmenin, çocukların gerçek yaşantılar esnasındaki performanslarını değerlendirmek için hangi yöntemden yararlanması gerekir?
Cevap : B) Otantik değerlendirme aracı olarak eğitici drama
Neslihan Öğretmen’in amacı, standart testlerin yanı sıra çocukların doğal sınıf ortamında sergiledikleri davranışları değerlendirmek. Bu durumda, çocukların gerçek yaşantıları esnasındaki performanslarını değerlendirebilecek bir yöntem seçmesi gerekmektedir. Seçenekleri incelediğimizde:
A) Gelişim kontrol listesi: Çocukların belirli gelişim aşamalarını takip etmek için kullanılır, ancak bu, genellikle daha yapılandırılmış ve özel beceri veya gelişim alanlarına odaklanır.
C) Rond gösterileri: Bu, performans veya sunum odaklı bir etkinlik olabilir, ancak doğal sınıf davranışlarını değerlendirmede spesifik değildir.
D) Gelişim ölçeği: Bu, çocukların gelişimsel ilerlemelerini değerlendirmek için kullanılır, ancak genellikle standartlaştırılmış testler veya gözlemlerle ilişkilidir.
E) Okul öncesi eğitim programı kazanımları: Bu, eğitim programının genel hedeflerine odaklanır, ancak öğrencilerin bireysel performanslarını doğal sınıf ortamında değerlendirmede spesifik değildir.
Öte yandan:
B) Otantik değerlendirme aracı olarak eğitici drama: Otantik değerlendirme, öğrencilerin gerçek dünya senaryolarında ve doğal sınıf ortamlarında nasıl performans gösterdiklerini değerlendirmenin bir yoludur. Eğitici drama, öğrencilerin doğal etkileşimlerini ve tepkilerini ortaya çıkaran, gerçekçi ve öğretici bir kontekst sağlar. Bu yöntem, Neslihan Öğretmen’in çocukların sınıf içi doğal davranışlarını ve performanslarını daha iyi anlamasına ve değerlendirmesine olanak tanır.
Bu nedenle, doğal sınıf ortamında çocukların davranışlarını değerlendirmek için en uygun yöntem B) Otantik değerlendirme aracı olarak eğitici drama’dır
#17. Streiner'e göre mekan ve objelerin renkleri insanın ruh hali ve duyguları ile ilişkilidir. Steiner okulunda bu rengin tonlarını kullanmıştır. Bu rengin anaokulunda çocukların iç dünyası ile kurduğu güçlü ilişkiyi destekleyeceğini ileri sürmüştür. Açıklamada geçen renk aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap : E) Şeftali rengi
Rudolf Steiner, Waldorf eğitimi felsefesinin kurucusu olarak bilinir ve onun yaklaşımı, eğitim ortamlarında renklerin kullanımına büyük önem verir. Steiner, renklerin insan ruh hali ve duyguları üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ele almıştır ve özellikle çocukların gelişiminde renklerin rolünü vurgulamıştır.
Soruda bahsi geçen “Streiner’e göre mekan ve objelerin renkleri” ifadesi, bu yaklaşımı yansıtır. Steiner, özellikle çocukların iç dünyası ile güçlü bir ilişki kurabilecek renk tonlarını önermiştir. Açıklamada geçen “bu rengin anaokulunda çocukların iç dünyası ile kurduğu güçlü ilişkiyi destekleyeceği” ifadesi, Waldorf eğitimiyle uyumlu bir renk tonunu işaret ediyor.
Seçenekler arasında:
A) Mavi: Genellikle sakinlik ve huzuru ifade eder.
B) Beyaz: Saflık ve temizliği simgeler.
C) Kahverengi: Doğallığı ve güvenilirliği temsil eder.
D) Siyah: Genellikle güçlü ve ciddi bir renktir.
E) Şeftali rengi: Bu renk, genellikle sıcaklık, neşe ve yumuşaklık ile ilişkilendirilir ve çocukların duygusal ve ruhsal gelişimlerini destekleyici özelliklere sahip olabilir.
Steiner’in renkler üzerine düşünceleri ve Waldorf eğitim yaklaşımında renklerin kullanımı göz önünde bulundurulduğunda, çocukların iç dünyası ile güçlü bir ilişki kurma olasılığı yüksek olan renk E) Şeftali rengi olarak düşünülebilir. Bu nedenle, sorunun cevabı E) Şeftali rengi olacaktır
#18. Aşağıdakilerden hangisi Bank Street (Gelişimsel Etkileşim) Yaklaşımını geliştirenlerden biri değildir?
Cevap : A) Platon/Eflatun
Bank Street (Gelişimsel Etkileşim) Yaklaşımı, erken çocukluk eğitiminde önemli bir yaklaşımdır ve 20. yüzyılın başlarında geliştirilmiştir. Bu yaklaşım, çocukların gelişimsel ihtiyaçlarını ve etkileşimlerini merkeze alarak, onların bütünsel gelişimini desteklemeyi hedefler. Bank Street yaklaşımı ile ilişkilendirilen bazı önemli figürler Lucy Sprague Mitchell, Barbara Biber, Caroline Pratt ve Harriet Johnson’dur. Bunlar, Bank Street College of Education’ın kuruluş ve gelişiminde önemli roller oynamış kişilerdir.
Ancak, Platon (Eflatun) antik Yunan filozofudur ve Bank Street yaklaşımının geliştirilmesiyle doğrudan bir ilişkisi yoktur. Platon, M.Ö. 428/427 – 348/347 yılları arasında yaşamıştır ve eğitimle ilgili görüşleri, Batı düşünce tarihinde önemli bir yer tutar. Ancak onun çalışmaları, Bank Street yaklaşımıyla doğrudan bir bağlantıya sahip değildir.
Bu nedenle, “Bank Street (Gelişimsel Etkileşim) Yaklaşımını geliştirenlerden biri değildir” sorusunun cevabı A) Platon/Eflatun olacaktır
#19. I. Montessori yaklaşımı - Maria Montessori II. Regio Emilia yaklaşımı - Rudolf Steiner III. Waldorf yaklaşımı - Loris Malaguzzi Yukarıda erken çocukluk eğitimi yaklaşımları ve öncüleri verilmiştir. Yapılan eşleştirmelerden hangisi/hangileri doğrudur?
Cevap : C) Yalnız I
Yukarıda verilen eşleştirmeleri doğru öncüleri ile inceleyelim:
I. Montessori yaklaşımı – Maria Montessori: Bu eşleştirme doğrudur. Montessori yaklaşımı, Dr. Maria Montessori tarafından geliştirilmiştir ve çocukların kendi hızlarında ve ilgi alanlarına göre öğrenmelerine odaklanır.
II. Regio Emilia yaklaşımı – Rudolf Steiner: Bu eşleştirme yanlıştır. Reggio Emilia yaklaşımı, Loris Malaguzzi tarafından İtalya’nın Reggio Emilia bölgesinde geliştirilmiştir. Rudolf Steiner, Waldorf eğitim yaklaşımının kurucusudur.
III. Waldorf yaklaşımı – Loris Malaguzzi: Bu eşleştirme de yanlıştır. Waldorf eğitimi, Rudolf Steiner tarafından geliştirilmiştir. Loris Malaguzzi, Reggio Emilia yaklaşımının arkasındaki isimdir.
Bu bilgilere göre, yukarıdaki eşleştirmelerden doğru olan:
C) Yalnız I. Montessori yaklaşımı – Maria Montessori
#20. Çocukların yaratıcılık ve estetik ihtiyacı ile ilgili verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?
Cevap : D) Otoriter bir eğitim ortamı yaratıcılığı beslemektedir.
Çocukların yaratıcılık ve estetik ihtiyaçları ile ilgili verilen bilgileri değerlendirdiğimizde:
A) Çocuğun yaratıcılığı desteklenmezse 13 yaştan sonra ulaştığı noktada kalır veya düzeyi azalır: Bu ifade, yaratıcılığın desteklenmesinin önemini vurgular ve genel olarak kabul gören bir görüştür.
B) Çocukta yaratıcılık 13 yaşında zirveye çıkar: Yaratıcılığın zirve yaşının kesin bir şekilde belirlenmesi zor olmakla birlikte, bu ifade genellikle kabul edilen bir görüş değildir. Yaratıcılık kişiden kişiye değişkenlik gösterir ve farklı yaşlarda farklı biçimlerde ortaya çıkabilir.
C) Yaratıcılık çocukların oyunlarında ve sanat çalışmalarında ortaya çıkmaktadır: Bu doğru bir ifadedir. Çocukların oyunları ve sanat çalışmaları, yaratıcılıklarını ifade etmelerinin önemli yollarıdır.
E) Çocukların yaptıkları resimler, yaratıcılığın örneklerindendir: Bu ifade de doğrudur. Çocukların resim yapmaları, yaratıcılıklarını gösteren bir faaliyettir.
Ancak:
D) Otoriter bir eğitim ortamı yaratıcılığı beslemektedir: Bu ifade yanlıştır. Genellikle, otoriter eğitim ortamlarının yaratıcılığı sınırladığı ve özgür düşünceyi kısıtladığı kabul edilir. Yaratıcılığın gelişimi için özgür, destekleyici ve teşvik edici bir ortam daha elverişlidir.
Bu nedenle, “çocukların yaratıcılık ve estetik ihtiyacı ile ilgili verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?” sorusuna verilecek cevap D) Otoriter bir eğitim ortamı yaratıcılığı beslemektedir olacaktır.
SONUÇ
Erken Çocukluk Eğitimine Giriş 2023-2024 Final Soruları
Auzef Çocuk Gelişimi 2. Sınıf 2024 Ocak Final Soruları
Erken Çocukluk Eğitimine Giriş 2023-2024 Final Soruları
Auzef Çocuk Gelişimi 2. Sınıf 2024 Ocak Final Soruları
HD Quiz powered by harmonic design
Auzef Çocuk Gelişimi 2. Sınıf 2024 Ocak Final Soruları
Erken Çocukluk Eğitimine Giriş Erken Çocukluk Eğitimine Giriş 2023-2024 Final Soruları |
Erken Çocukluk Eğitimine Giriş 2023-2024 Final Soruları