auzefÇocuk GelişimiRisk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2 (2024)

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2 (2024)

#1. Sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisini söylemek doğru olmaz?

Cevap : C) Sokaklar, özellikle çocuklar açısından o kadar da tehlikeli değildir.

C) Sokaklar, özellikle çocuklar açısından o kadar da tehlikeli değildir, sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar ile ilgili doğru olmayan bir yargıdır. Sokaklar, çocuklar için pek çok tehlike barındırır; bu tehlikeler arasında fiziksel ve cinsel istismar, uyuşturucu ve alkol kullanımı, suç ve şiddet gibi riskler yer alır. Sokakta yaşayan çocuklar, bu tür risklere karşı oldukça savunmasızdırlar ve sokak hayatı onlar için son derece travmatik ve tehlikelidir. Diğer ifadeler, sokakta yaşayan ve çalışan çocukların karşılaştıkları zorlukları ve travmaları tanımlar, ancak C seçeneği bu gerçeklikten sapar.

#2. Genellikle iyi sonuçları öngören varlıklar veya kaynaklardır, böylece yüksek riskli koşullar söz konusu olduğunda, bu varlıklara sahip kişiler için daha iyi sonuçlar beklenebilir. Verilen açıklama aşağıdakilerden hangisi ile ilgilidir?

Cevap : A) Telafi edici faktör

#3. Aşağıdakilerden hangisi yılmazlık bağlamında okula ait koruyucu faktörlerden biridir?

Cevap : E) Akademik başarıya ilişkin faktörler

#4. …………………yeterlilik, başa çıkma becerileri ve öz yeterlilik gibi bireyin içinde bulunan olumlu faktörlerdir. Boşluğu en uygun ifade ile tamamlayınız?

Cevap : D) Varlıklar

#5. Aşağıdakilerden hangisi teknoloji bağımlılığı olan çocuklarda etkili olan müdahale yöntemlerinden biri değildir?

Cevap : D) Her gün rutin temizlik yapılması

Bu seçenek, teknoloji bağımlılığı olan çocuklarda etkili olan müdahale yöntemlerinden biri olarak kabul edilmez. Diğer seçenekler (Bilişsel davranışçı terapi, Zihin-bedeb egzersizleri, Kısa süreli yoksunluk müdahaleleri, Psikoeğitimler) teknoloji bağımlılığı müdahalesinde yaygın olarak kullanılan ve etkili olduğu düşünülen yöntemlerdir.


#6. Teknoloji bağımlılığının türleri dikkate alındığında aşağıdakilerden hangisi diğer hepsiyle de ilişkili olan bir bağımlılık türüdür?

Cevap : B) İnternet bağımlılığı

İnternet bağımlılığı, diğer tüm teknoloji bağımlılığı türleriyle ilişkili olan bir bağımlılık türüdür çünkü dijital oyun oynama, sosyal medya kullanımı, bilgisayar kullanımı ve akıllı telefon/tablet kullanımı gibi aktiviteler genellikle internet üzerinden gerçekleştirilir. Bu nedenle, internet bağımlılığı diğer bağımlılık türlerinin ortak bir temelini oluşturabilir.

#7. ...... yaşa uygun gelişim görevlerini yerine getirmek için kişisel ve bağlamsal kaynakların uyarlanabilir kullanımındaki etkinlik veya yeteneklerdir. Boşluğu en uygun ifade ile tamamlayınız?

Cevap : A) Psikososyal yeterlik

#8. Teknoloji bağımlılığı riski, yetişkinlik dönemine kıyasla çocukluk döneminde neden daha yüksektir?

Cevap : C) Çocukluk döneminde muhakeme etme, kendini kontrol etme, tehlikeli olanı ayırt etme vb. beceriler daha az gelişmiş olur.

Çocukluk dönemi, bilişsel ve duygusal gelişim süreçlerinin henüz tamamlanmadığı bir dönemdir. Bu dönemde çocukların karar verme, riskleri değerlendirme ve impuls kontrolü gibi yetenekleri yetişkinlere kıyasla daha az gelişmiştir. Bu nedenle, çocuklar teknoloji kullanımı konusunda daha kolay aşırıya kaçabilir ve teknoloji bağımlılığı riski altında olabilirler.

#9. 0-36 ay arasındaki gelişimsel geriliği olan çocuklara yönelik hazırlanan çocukların küçük kas, büyük kas, alıcı dil gibi genel gelişim alanlarını desteklemeye yönelik sekiz kitaptan oluşan erken eğitim programı aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : E) Küçük Adımlar Erken Müdahale Programı

#10. Öğrenme güçlüğü olan bireyleri zihinsel yetersizliği olan bireylerden ayıran en önemli özellik nedir?

Cevap : B) Zeka puanı

Öğrenme güçlüğü olan bireyler ile zihinsel yetersizliği olan bireyler arasındaki en belirgin ve ayırt edici özellik genellikle zeka puanıdır.
B) Zeka puanı
Öğrenme güçlüğü olan bireyler, genellikle ortalama veya ortalamanın üstünde bir zeka puanına sahiptirler, ancak belirli akademik becerilerde (okuma, yazma, matematik gibi) önemli ölçüde zorluk yaşarlar. Bu, öğrenme güçlüğünün, zekayla değil, belirli öğrenme alanlarında bilgiyi işleme şekliyle ilgili olduğunu gösterir. Öte yandan, zihinsel yetersizliği olan bireylerde genel zeka düzeyi ve adaptif beceriler (günlük yaşam becerileri, sosyal beceriler, iş becerileri gibi) ortalama düzeyin altındadır ve bu durum genel bir öğrenme kapasitesinin sınırlılığını ifade eder.
Bu nedenle, zeka puanı, bu iki grubu ayırt etmede önemli bir kriterdir ve öğrenme güçlüğü ile zihinsel yetersizlik arasındaki temel farklardan birini temsil eder.


#11. Teknoloji bağımlılığı tanımlanırken aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

Cevap : D) Birden bire ortaya çıkan bir bağımlılık

Teknoloji bağımlılığı genellikle zaman içinde kademeli olarak gelişir ve bireyin teknoloji kullanım alışkanlıklarıyla ilgili sorunlar yaşaması sonucunda ortaya çıkar. Bu nedenle, *birden bire ortaya çıkan bir bağımlılık* ifadesi, teknoloji bağımlılığını tanımlarken genellikle kullanılmaz.

#12. Aşağıdakilerinden hangisi çocuklarda teknoloji bağımlılığının olası etkenlerinden biri olarak ifade edilmemiştir?

Cevap : A) Yoksulluk

Yoksulluk, çocuklarda teknoloji bağımlılığının olası etkenlerinden doğrudan biri olarak ifade edilmez. Teknoloji bağımlılığı genellikle sosyalleşme ihtiyacı, aile içi etkileşimdeki sorunlar, akran gruplarının etkisi ve dijital aygıtların erişilebilirliği gibi faktörlerle ilişkilendirilir. Yoksulluk, teknolojiye erişimle veya teknoloji kullanım alışkanlıklarıyla dolaylı yollardan ilişkili olabilir, ancak teknoloji bağımlılığının doğrudan bir etkeni olarak sıkça öne çıkarılmaz.

#13. Sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

Cevap : D) Her türlü ekonomik imkâna kolayca erişebilirler.

D) Her türlü ekonomik imkâna kolayca erişebilirler, sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar ile ilgili yanlış bir yargıdır. Sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar genellikle ekonomik, sosyal ve sağlık hizmetlerine erişimde ciddi zorluklar yaşarlar. Temel ihtiyaçlarını karşılamak için mücadele ederler ve genellikle yetersiz beslenme, sağlık sorunları ve güvenli olmayan yaşam koşulları gibi zorluklarla karşı karşıya kalırlar. Diğer seçenekler, bu çocukların karşılaştıkları zorluklar ve toplumdaki yerleri hakkında doğru bilgileri içermektedir.

#14. Aşağıdaki iş türlerinden hangisi saatlerce, gecelerce, günlerce eve dönmeyi engeller?

Cevap : E) Tehlikeli iş

E) Tehlikeli iş, saatlerce, gecelerce, günlerce eve dönmeyi engelleyebilecek iş türlerinden biridir. Tehlikeli işler, genellikle uzun saatler gerektiren, gece vardiyaları veya uzun süreli görevler içerebilen, çalışanın sağlığına ve güvenliğine ciddi zararlar verebilecek işlerdir. Bu tür işler, özellikle çocuklar ve genç işçiler için uygun olmayan, onların fiziksel ve psikolojik gelişimlerine zarar verebilecek koşulları barındırır. Tehlikeli işler, genellikle madencilik, inşaat, ağır sanayi ve bazı tarım sektörlerinde bulunabilir ve çalışanları uzun süreler boyunca ailelerinden ve evlerinden uzak tutabilir.

#15. Aşağıdakilerden hangisi özel gereksinimli çocuklara yönelik planlanan erken müdahale ve destek programlarının ortak noktasıdır?

Cevap : C) Müdahale ve destek programlarının gereksinim temelli olarak planlanması

Erken müdahale ve destek programları, özel gereksinimli çocukların gelişimsel, eğitimsel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanır. Bu programların ana hedefi, çocukların mevcut potansiyellerini en üst düzeye çıkararak, onlara mümkün olan en iyi başlangıcı sağlamaktır. Bu programlar genellikle çok yönlüdür ve çocukların yanı sıra ailelerini de desteklemeyi amaçlar. Bununla birlikte, her çocuğun ve ailenin ihtiyaçları farklı olduğundan, programların bireyselleştirilmesi ve çocuğun özgül gereksinimlerine dayandırılması esastır.
Bu bağlamda, erken müdahale ve destek programlarının ortak noktası:
C) Müdahale ve destek programlarının gereksinim temelli olarak planlanması
Bu seçenek, programların her bireyin benzersiz ihtiyaçlarını dikkate alarak tasarlandığını ve uygulandığını vurgular. Diğer seçenekler, programların kapsamı ve uygulama biçimleri açısından daha kısıtlayıcı veya spesifik durumları ifade ederken, gereksinim temelli planlama, erken müdahale ve destek programlarının evrensel bir özelliğidir.


#16. Aşağıdakilerden hangisi yılmazlık bağlamında bireye ait koruyucu faktörlerden biridir?

Cevap : E) Mizaç faktörleri

Yılmazlık (rezilyans) bağlamında bireye ait koruyucu faktörler, bireyin zorluklar ve stresle başa çıkabilmesine yardımcı olan kişisel özellikleri ve kapasitelerini ifade eder. Bu tür faktörler, bireyin zor zamanlarda dayanıklılığını ve pozitif uyum yeteneğini destekler.
E) Mizaç faktörleri, bireyin doğuştan gelen kişilik özellikleri ve davranışsal eğilimlerini ifade eder. Mizaç, bir bireyin çevresel etkilere ve stres faktörlerine tepkisini büyük ölçüde etkileyebilir. Örneğin, olumlu bir mizaç, bireyin zorluklarla başa çıkmasını kolaylaştırabilir ve ona adaptasyon süreçlerinde avantaj sağlayabilir.
Diğer seçenekler, daha çok aile ve ebeveynle ilgili faktörlerdir ve yılmazlık bağlamında çocukların ve gençlerin sosyal çevresiyle ilişkili koruyucu faktörleri temsil eder:
A) Ebeveynlik faktörleri ve D) Ebeveyn faktörleri, ebeveynlerin çocuklarına yönelik tutumlarını ve davranışlarını kapsar.
B) Aile faktörleri, aile içi dinamikler ve aile yapısının genel özelliklerini içerir.
C) Çocuğun/genç kişinin ebeveynleri/aile üyeleri ile ilişkileri, aile içindeki ilişkilerin niteliğine odaklanır.
Bu nedenle, E) Mizaç faktörleri seçeneği, yılmazlık bağlamında bireye ait koruyucu faktörlerden biridir ve bireyin kişisel özelliklerini ve zor zamanlarda gösterdiği tepkileri doğrudan etkiler.

#17. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi *risk altındaki birey olma* terimini en iyi şekilde açıklamaktadır?

Cevap : C) İleride yetersizlik gösterme olasılığının fazla olmasıdır.

*Risk altındaki birey olma* terimi, ileride bir veya birden fazla gelişim alanında yetersizlik gösterme olasılığının yüksek olmasını ifade eder. Bu tanım, bireyin şu an bir yetersizlik gösterip göstermediğinden bağımsız olarak, gelecekte yetersizlik gösterme riskinin olması durumunu kapsar. Bu nedenle, sunulan seçenekler arasında bu tanımı en iyi şekilde açıklayan seçenek:
C) İleride yetersizlik gösterme olasılığının fazla olmasıdır.
Bu seçenek, risk altındaki bireyin tanımının özünü yansıtan, gelecekteki potansiyel yetersizliklere odaklanan bir açıklamadır. Diğer seçenekler ya mevcut durumu (D ve E), özel eğitim programına gereksinimi (B), veya yetersizliğin çevresel kaynakları (A) ele alırken, seçenek C risk altında olma durumunun geleceğe yönelik bir öngörü olduğunu belirtir.

#18. *Sokak çocuğu terimini ilk olarak .......... kullanmıştır.* cümlesindeki boşluğa gelmesi gereken kelime aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : A) İnsan Hakları Komisyonu

#19. Aşağıdakilerden hangisi *kırılgan grup* kavramının tanımında yer almaz?

Cevap : B) Kendilerine rahatlıkla bakabilen

B) Kendilerine rahatlıkla bakabilen, *kırılgan grup* kavramının tanımında yer almayan bir özelliktir. Kırılgan gruplar, genellikle zorluklara ve baskıya karşı daha savunmasız olan, zorluklarla başa çıkmakta zorlanan, tahmin ve önlem alma becerileri düşük ve direnme kapasitesi düşük bireyleri veya toplulukları ifade eder. Bu gruplar, sosyal, ekonomik, çevresel veya sağlıkla ilgili risklere karşı daha az korunaklıdır ve bu sebeple özel destek ve korumaya ihtiyaç duyarlar. Kendilerine rahatlıkla bakabilme yetisi, bu grupların genellikle eksik olduğu bir özelliktir.

#20. Aşağıdakilerden hangisi özel eğitimin temel ilkelerinden birisi değildir?

Cevap : A) Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden ayrı olarak planlanmalı ve yürütülmelidir.

Özel eğitimin temel ilkeleri, bireyin ihtiyaçlarına uygun, erişilebilir, bireyselleştirilmiş ve kapsayıcı bir eğitim ortamı sağlamayı amaçlar. Bu ilkeler arasında bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden izole etmek yerine, onların topluma entegrasyonunu ve katılımını teşvik etmek önemli bir yer tutar. Ayrıca, özel eğitim hizmetlerinin erken yaşta başlaması, bireyin ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda planlanması, ve bu süreçte uzmanlarla iş birliği yapılması gerektiği vurgulanır.
Bu doğrultuda, özel eğitimin temel ilkelerinden birisi olmayan seçenek:
A) Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden ayrı olarak planlanmalı ve yürütülmelidir.


TESTi BiTiR, PUANINI GÖR

SONUÇ

-

İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef)
Açık Öğretim Fakültesi
Bölüm : Çocuk Gelişimi Lisans
Sınıf : 4. Sınıf
Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2 (2024)
Dönem : Bahar Dönemi Final Soruları

İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef)
Açık Öğretim Fakültesi
Bölüm : Çocuk Gelişimi Lisans
Sınıf : 4. Sınıf
Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2 (2024)
Dönem : Bahar Dönemi Final Soruları

Share your score!
Tweet your score!
Share to other

HD Quiz powered by harmonic design

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2

İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi (Auzef)
Açık Öğretim Fakültesi
Bölüm : Çocuk Gelişimi Lisans
Sınıf : 4. Sınıf
Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2 (2024)
Dönem : Bahar Dönemi Final Soruları

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2

Risk Altındaki Çocuklar ve Ergenler: Risk Faktörleri

Risk altındaki çocuklar ve ergenlerin eğitimi üzerine odaklanmak, bu grupların karşı karşıya kaldığı çeşitli risk faktörlerini ve bu faktörlerin onların gelişimi üzerindeki etkilerini anlamayı gerektirir. Bu makalede, bireysel, ebeveyn/aile ve sosyal/çevresel olmak üzere üç ana risk faktörü kategorisini ele alacağız.

1. Bireysel Risk Faktörleri:

Bireysel risk faktörleri, genellikle kişinin davranışsal, psikolojik ve biyolojik özelliklerinden kaynaklanır. Bu faktörler, bireyin zararlı veya riskli davranışlara yönelme olasılığını artırabilir. Örneğin, heyecan arama yönelimi, bireylerin yeni ve heyecan verici deneyimlere olan güçlü bir isteğini ifade eder ve riskli davranışlara katılma olasılığını artırabilir. Zayıf dürtü kontrolü, bireyin dürtülerini yönetme kapasitesinin düşük olması durumunu belirtir ve stresli durumlarda yanlış kararlar alınmasına neden olabilir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite ise, özellikle eğitim ve sosyal etkileşimlerde zorluklara yol açabilir.

2. Ebeveyn/Aile Risk Faktörleri:

Ebeveyn veya aile risk faktörleri, çocukların gelişimini ve davranışlarını etkileyebilecek aile içi durumları ve dinamikleri içerir. Özellikle yüksek ihtilaflı boşanmalar, çocuklar üzerinde stres yaratır ve uzun vadeli psikolojik etkiler bırakabilir. Bu tür aile içi çatışmalar, çocukların duygusal ve psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilir ve sosyal ilişkilerini, akademik başarılarını ve genel iyi oluşlarını tehlikeye atabilir. Diğer ebeveyn risk faktörleri arasında güvensiz yetişkin bağlanma modelleri, destek eksikliği ile mücadele eden bekâr ebeveynlik ve kötü muamele görebiliriz.

3. Sosyal/Çevresel Risk Faktörleri:

Sosyal ve çevresel risk faktörleri, bireylerin çevrelerindeki koşullar ve sosyal yapılarla ilgilidir. Evsizlik, yetersiz çocuk bakımı, yoksul okullar ve ırkçılık veya ayrımcılığa maruz kalma gibi faktörler, bireylerin sağlığını, gelişimini ve davranışlarını etkileyebilir. Bu tür faktörler, bireyin fiziksel ve psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilir ve sosyal ilişkilerini, eğitim ve iş fırsatlarına erişimini kısıtlayabilir.

Ekolojik Çerçeve ve Çocuk Gelişimi:

Urie Bronfenbrenner’in Ekolojik Sistemler Teorisi, çocukların gelişimini anlamak için kapsamlı bir çerçeve sunar. Bronfenbrenner, bireyin gelişimini etkileyen bir dizi birbiriyle bağlantılı çevresel sistemleri tanımlamıştır. Bu sistemler arasında, bireyin doğrudan etkileşimde bulunduğu mikrosistem; aile, okul, ve arkadaş çevresi gibi birbiriyle etkileşime giren mikrosistemlerin meydana getirdiği mezosistem; bireyin doğrudan bir parçası olmadığı ancak dolaylı yollarla etkileşimde bulunduğu ekzosistem; geniş toplumsal değerler, kaynaklar ve kültür gibi makrosistem; ve zamanın ve olayların bağlamı olan kronosistem bulunur.

Sonuç olarak, risk altındaki çocukların ve ergenlerin ihtiyaçlarına yönelik etkili müdahale ve destek stratejileri geliştirmek, bu çeşitli risk faktörlerini ve onların birbiriyle olan etkileşimlerini anlamayı gerektirir. Bu, eğitimcilerin, politika yapıcıların ve toplum liderlerinin, bu genç bireylerin iyi oluşunu ve gelişimini desteklemek için birlikte çalışmalarını gerektirir.

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Final Deneme Sınavı -2 (2024)

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri Ünite-2 (2024)

1- Aşağıdakilerden hangisi Ulusal Çocuklar, Yeni Yürümeye Başlayan Çocuklar ve Aileler Merkezi’ne göre yüksek kaliteli bakımı garanti eden ölçütlerden biri değildir?

A) Sağlık ve güvenlik
B) Küçük gruplar (bakıcı başına en fazla 7-8 çocuk)
C) Her çocuğu bir birincil bakıcıya atamak
D) Bakımda süreklilik
E) Duyarlı bakıcılık

Cevap : B) Küçük gruplar (bakıcı başına en fazla 7-8 çocuk)

2- Aşağıdakilerden hangisi bireysel risk faktörlerinden biri değildir?

A) Heyecan arama yönelimi
B) Zayıf dürtü kontrolü
C) Dikkat eksikliği
D) Hiperaktivite
E) Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma

Cevap : E) Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma

Bireysel risk faktörleri genellikle kişinin davranışsal, psikolojik ve biyolojik özelliklerini içerir. Bu faktörler, bireyin belirli zararlı veya riskli davranışlara yönelme olasılığını artırabilir.
Heyecan arama yönelimi, bireylerin yeni, farklı ve heyecan verici deneyimlere yönelik güçlü bir istek duymasını ifade eder. Bu yönelim, bazı durumlarda riskli davranışlara katılma olasılığını artırabilir.
Zayıf dürtü kontrolü, bireyin dürtülerini ve isteklerini yönetme kapasitesinin düşük olması durumunu belirtir. Bu, özellikle stresli veya provokatif durumlarda yanlış kararlar alınmasına neden olabilir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite, genellikle Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) ile ilişkilendirilen durumlar olup, bireyin odaklanma ve sakin durma kapasitesini etkiler. Bu durumlar, özellikle eğitim ve sosyal etkileşimlerde zorluklara yol açabilir.
Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma, ise daha çok çevresel veya sosyal bir risk faktörü olarak kabul edilir. Bu durum, bireyin yaşamındaki önemli değişiklikler ve stres kaynakları arasında yer alır ve özellikle çocuklar ve gençler üzerinde uzun vadeli psikolojik etkilere neden olabilir.
Bu bağlamda, E) Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma seçeneği, bireysel risk faktörleri kategorisine doğrudan girmez. Bu, daha çok bireyin çevresel veya sosyal koşullarına ilişkin bir faktördür ve bireyin içsel özellikleri veya eğilimleriyle doğrudan ilgili değildir. Bu nedenle, bu seçenek, verilen listede bireysel risk faktörlerinden biri olmayan seçenektir.

3- Aşağıdakilerden hangisi ebeveyn/aile risk faktörlerinden biridir?

A) Heyecan arama yönelimi
B) Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma
C) Dikkat eksikliği
D) Hiperaktivite
E) Zayıf dürtü kontrolü

Cevap : B) Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma

Ebeveyn veya aile risk faktörleri, çocukların gelişimini ve davranışlarını etkileyebilecek aile içi durumları ve dinamikleri içerir. Bu tür faktörler, çocuğun çevresindeki yetişkinlerin davranışlarından kaynaklanır ve genellikle ailenin genel yapısını, işlevselliğini veya içinde bulunduğu sosyal koşulları yansıtır.
Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma (B), ebeveyn veya aile risk faktörlerinden biridir. Boşanma veya ayrılık süreçleri, özellikle çocuklar üzerinde stres yaratabilir ve uzun vadeli psikolojik etkileri olabilir. Yüksek ihtilaflı boşanma durumları, çocukların duygusal ve psikolojik sağlığını daha da olumsuz etkileyebilir ve onların sosyal ilişkilerini, akademik başarılarını ve genel iyi oluşlarını tehlikeye atabilir.
Diğer seçenekler ise daha çok bireysel risk faktörlerini temsil eder ve genellikle bir çocuğun kendi içsel özellikleri veya davranışları ile ilgilidir:
-Heyecan arama yönelimi (A)
-Dikkat eksikliği (C)
-Hiperaktivite (D)
-Zayıf dürtü kontrolü (E)
Bu nedenlerle, B) Ayrılık/boşanma, özellikle yüksek ihtilaflı boşanma seçeneği, ebeveyn/aile risk faktörlerinden biri olarak kabul edilir. Bu tür çevresel ve sosyal faktörler, çocuğun yaşamındaki değişiklikler ve stres kaynakları olarak değerlendirilir ve bireysel özellikler veya eğilimlerden ziyade ailenin durumuna odaklanır.

4- Aşağıdakilerden hangisi bireysel risk faktörlerindendir?

A) Zayıf dürtü kontrolü
B) Ebeveyn: güvensiz yetişkin bağlanma modeli
C) Bekâr ebeveynlik (destek eksikliği ile)
D) Sert ebeveynlik, kötü muamele
E) Güvensiz bağlanma

Cevap : A) Zayıf dürtü kontrolü

Bireysel risk faktörleri, bir kişinin kendi özellikleri, davranışları ve psikolojik durumlarıyla ilgilidir ve olumsuz sonuçlara yol açabilecek durumları veya davranışları daha olası kılar. Bu bağlamda, A) Zayıf dürtü kontrolü, bireyin anlık isteklerine veya dürtülerine karşı koyma kapasitesinin düşük olması anlamına gelir ve kişinin riskli veya zararlı davranışlara daha yatkın olmasına neden olabilir. Bu nedenle, zayıf dürtü kontrolü bir bireysel risk faktörüdür.
Diğer seçenekler, daha çok aile veya çevresel faktörleri temsil eder ve bireyin kendi içsel özellikleriyle doğrudan ilgili olmayabilir:
B) Ebeveyn: güvensiz yetişkin bağlanma modeli ve E) Güvensiz bağlanma, çocukluk döneminden itibaren bireyin bakım verenleriyle kurduğu ilişkinin niteliğiyle ilgilidir ve bu durumlar kişinin gelecekteki ilişkilerini etkileyebilir. Ancak, bunlar daha ziyade kişinin gelişimini etkileyen çevresel faktörler olarak değerlendirilebilir.
C) Bekâr ebeveynlik (destek eksikliği ile) ve D) Sert ebeveynlik, kötü muamele, bir bireyin sosyal ve aile çevresine ilişkin durumlarıdır ve bu koşullar altında büyüyen çocuklar için risk faktörleri oluşturabilir.
Bu bilgilere dayanarak, A) Zayıf dürtü kontrolü, bireysel risk faktörlerinden biri olarak kabul edilir ve bireyin kendi davranışsal ve psikolojik özelliklerini doğrudan yansıtır.

5- Aşağıdakilerden hangisi ebeveyn/aile risk faktörlerinden biri değildir?

A) Güvensiz bağlanma
B) Ebeveyn: güvensiz yetişkin bağlanma modeli
C) Bekâr ebeveynlik (destek eksikliği ile)
D) Sert ebeveynlik, kötü muamele
E) Zayıf dürtü kontrolü

Cevap : E) Zayıf dürtü kontrolü

Ebeveyn/aile risk faktörleri, çocukların gelişimini ve davranışlarını olumsuz yönde etkileyebilecek aile içi durumları ve dinamikleri içerir. Bu faktörler, çocuğun psikolojik ve sosyal gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir.
E) Zayıf dürtü kontrolü, bireyin kendi davranışlarını kontrol etme kapasitesinin düşük olması durumudur. Bu, daha çok bireysel bir özellik olarak kabul edilir ve genellikle bireyin kendi risk davranışlarını artırabilir, ancak doğrudan bir ebeveyn/aile risk faktörü olarak değerlendirilmez. Ebeveyn veya aile risk faktörleri, çocukların gelişimi üzerinde bir etkiye sahip olan ebeveyn veya aileye özgü koşulları ifade ederken, zayıf dürtü kontrolü gibi bireysel özellikler, bireyin kendisiyle ilgilidir ve doğrudan ebeveyn/aile kategorisine girmez.

6- Aşağıdakilerden hangisi sosyal/çevresel risk faktörlerinden biri değildir?

A) Evsizlik
B) Yetersiz çocuk bakımı
C) Güvensiz bağlanma
D) Yoksul okullar
E) Irkçılığa, ayrımcılığa maruz kalma

Cevap : C) Güvensiz bağlanma

Sosyal/çevresel risk faktörleri, bireylerin çevresindeki koşullar ve sosyal yapılar ile ilgilidir. Bu faktörler, bireylerin sağlığı, gelişimi ve davranışları üzerinde etkili olabilir.
A) Evsizlik, güvenli ve istikrarlı bir yaşam alanının eksikliği ile karakterize edilen ciddi bir sosyal/çevresel risk faktörüdür. Bu durum, bireylerin fiziksel ve psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilir.
B) Yetersiz çocuk bakımı, çocukların gelişim ihtiyaçlarının karşılanmadığı durumları ifade eder ve çocukların duygusal, sosyal ve akademik gelişimleri üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir.
D) Yoksul okullar, yeterli kaynaklara, öğretmenlere ve eğitim materyallerine sahip olmayan eğitim kurumlarını ifade eder. Bu durum, öğrencilerin eğitim alması ve potansiyellerini geliştirmesi üzerinde olumsuz bir etki yaratabilir.
E) Irkçılığa, ayrımcılığa maruz kalma, bireylerin ırk, etnik köken, cinsiyet, cinsel yönelim, din gibi çeşitli sebeplerle maruz kaldığı olumsuz muameleleri ifade eder. Bu, bireylerin psikolojik sağlığını, sosyal ilişkilerini ve genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.
C) Güvensiz bağlanma ise, bireyin bakım verenlerine karşı geliştirdiği güvensiz ve istikrarsız ilişki modellerini ifade eder. Bu durum, bireyin çocukluk dönemindeki yakın ilişkilerinden kaynaklanır ve daha çok bireysel bir özellik olarak kabul edilir. Güvensiz bağlanma, çocuğun bakım verenleriyle olan ilişkisinin kalitesine ve bu ilişkilerin çocuğun duygusal gelişimine olan etkisine odaklanır.
Bu bilgiler ışığında, C) Güvensiz bağlanma seçeneği, sosyal/çevresel risk faktörlerinden biri değildir ve daha çok bireysel ve psikolojik bir risk faktörü olarak kabul edilir.

7- Aşağıdakilerden hangisi sosyal/çevresel risk faktörlerinden biridir?

A) Irkçılığa, ayrımcılığa maruz kalma
B) Ebeveyn: güvensiz yetişkin bağlanma modeli
C) Bekâr ebeveynlik (destek eksikliği ile)
D) Sert ebeveynlik, kötü muamele
E) Güvensiz bağlanma

Cevap : A) Irkçılığa, ayrımcılığa maruz kalma

A) Irkçılığa, ayrımcılığa maruz kalma seçeneği, sosyal/çevresel risk faktörlerinden biridir. Bu tür risk faktörleri, bireylerin sosyal çevrelerindeki yapısal ve toplumsal koşullardan kaynaklanır. Irkçılık ve ayrımcılık, bireylerin psikolojik sağlığına, eğitim ve iş fırsatlarına erişimine, sosyal ilişkilerine ve genel yaşam kalitesine olumsuz etkilerde bulunabilir. Toplumda karşılaşılan bu tür ayrımcı tutum ve davranışlar, bireylerin maruz kaldığı stres seviyesini artırabilir ve çeşitli psikolojik sorunlara yol açabilir.

8- …………..çocukların gelişiminin ekolojik bir çerçevede gerçekleştiğini öne süren ilk kişidir. Boşluğu en uygun ifade ile tamamlayınız?

A) Bronfrenbrenner
B) Piaget
C) Freud
D) Eriskon
E) Dewey

Cevap : A) Bronfrenbrenner

………..çocukların gelişiminin ekolojik bir çerçevede gerçekleştiğini öne süren ilk kişidir. Boşluğu en uygun ifade ile tamamlayınız?
A) Bronfenbrenner
Urie Bronfenbrenner, bireyin gelişimini etkileyen bir dizi birbiriyle bağlantılı çevresel sistemler tarafından etkilendiğini öne süren Ekolojik Sistemler Teorisini geliştirmiştir. Bu sistemler, doğrudan çevreden (örneğin, aile) geniş toplumsal yapıları (örneğin, kültür) içeren Mikrosistem, Mezosistem, Ekzosistem, Makrosistem ve Kronosistem gibi farklı çevresel seviyeleri temsil eder​.

Risk Altında Bulunan Çocuklar Ve Eğitimleri

Auzef Bölümler Çocuk Gelişimi Lisans-min telegram çocuk gelişimi

Risk Altındaki Çocuklar ve Ergenler: Risk Faktörleri

Editor

Editör

error: Kopyalamaya Karşı Korumalıdır!