auzefFelsefesosyolojiSosyoloji Tarihi

Sosyoloji Tarihi -2 Özeti

Sosyoloji Tarihi Özeti

İlk akademik sosyolog ( Sosyoloji profesörü ): Émile Durkheim
Bunun nedeni: Durkheim’in sosyoloji için mücadele etmesi Sayesinde Sorbonne Üniversitesi’nde bir sosyoloji kürsüsü kurulur.
Dinî Yaşamın İlkel Biçimleri: Durkheim
Durkheim’e göre Sosyoloji salt entelektüel bir faaliyetten ibaret olmamalı, toplumun ahlaki gelişimine hizmet etmek üzere yapılandırılmalıydı.
Durkheim’in kurduğu dergi: L’Année sociologique
L’Année sociologique muhalifler karşısında Durkheimci sosyolojinin bütünleşik bir okul olmasına hizmet etti.
Üçüncü Cumhuriyet dönemine damgasını vuran: Dreyfus Olayı
Dreyfus Olayı Fransız gizli servisinin, ülkeye ait bilgilerin Almanya’ya verilmesini vaat eden imzasız bir mektuptan haberdar olmasıyla patlar.
Émile Zola, L’Aurore gazetesinde Cumhurbaşkanına yazdığı Suçluyorum! mektubu yazar. Durkheim Dreyfus lehindeki dilekçeyi ilk imzalayanlar arasındadır.
Sosyolojinin XIX. yy Fransa’da başlayan akademik kurumsallaşma süreci üç eksende ilerler: Le Play, Worms ve Durkheim.
En etkilisi, L’Année sociologique dergisi etrafında bir araya gelen, merkez ve taşra üniversitelerinde örgütlenen Durkheim okulu.
Durkheim’e göre Rousseau, psikolojik/bireysel ile toplumsal fenomenler arasındaki ayrımı fark etmiştir. Bu ayrımı İntihar’da vurgular.
Durkheim’ın asıl esin kaynakları: Saint-Simon ve Auguste Comte. Durkheim kendisini, bu iki düşünürün başlattığı düşünce geleneğinin (pozitivizm) takipçisi olarak görür.
Durkheim, sosyolojinin ne olması gerektiğini ilk kavramsallaştıran kişinin Saint-Simon olduğunu belirtir
14-Durkheim metinleri: Toplumsal İş bölümü,Sosyolojik Yöntemin Kuralları, İntihar, Dinî Hayatın İlkel Biçimleri
15- Rousseau ve Montesquieu’nün düşünsel etkileri Durkheim’ın eserlerinde belirgin bir şekilde görülür.
16- Durkheim’ın fikrî gelişimini etkileyen: İngiliz düşünür Herbert Spencer ve Alman düşünür Ferdinand Tönnies
17- Durkheim’ın evrimci düşüncelerinin geneli Spencer’dan mülhem. Bu esinlenme mekanik dayanışma – organik dayanışma kavramsallaştırmasında kendisini gösterir.
18- Neden-sonuç ilişkisinde homojenlik ve tekillik prensibini savunan: Durkheim’a göre toplumsal bir olay ancak toplumsal nedenlerle açıklanabilir ve belirli bir sonuca tekabül eden belirli tek bir neden söz konusu olabilir.
19- Émile Durkheim’ın sosyolojik yaklaşımının iki temel özelliği:
* Toplum bilimsel çalışmalarda indirgemecilik tuzağından uzak durmak;
* Toplumsal fenomenleri sui generis [kendine özgü] olarak değerlendirmek.
20- Durkheim toplumsal fenomenlerin “toplumsal olgular” ( faits sociaux ) olduklarını savunur.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

DURKHEIM SOSYOLOJİSİ: DİN,TOPLUM VE İŞLEVSELCİLİK

Durkheim, sosyolojinin araştırma nesnesi olan “toplumsal olgu” kavramını: Sosyolojik Yöntemin Kuralları eserinde açıklar.
İntihar adlı eserinde, bir gruptaki intihar vakalarının artması, bu grup içindeki toplumsal dayanışmanın zayıfladığını ve üyelerin, varoluşsal krizlere karşı grup tarafından artık yeterince korunamadığını gösterir.
Çeşitli gruplardaki intihar olaylarının farklılaşan oranlarını “uyum” ve “bütünleşme” (intégration) derecesiyle açıklar.
İntihar’da belirttiği gibi çok güçlü şekilde bütünleşmiş grup içindeki bireyler, insana acı veren düş kırıklıkları ve trajedilerin etkilerine karşı korunaklıdır; böylece intihar gibi uç davranışlara sürüklenmeye daha az yatkındırlar.
Uzlaşımın yüksek düzeyde olduğu topluluklarda, zayıf olanlara göre daha az davranışsal sapma görülür.
Protestanların intihara daha eğilimli olması, Katolikliğe göre daha az bütünleşmiş bir dinsel yapıya sahip olmasından kaynaklı.
Durkheim, dinin intihara karşı önleyici (prophylactique) bir etkisi olduğuna inanır.
Durkheim’a göre görünüşteki bu çelişkiye yol açan şey, iş bölümünün her gün daha büyük ölçülerdeki gelişmesinin sonucu olarak toplumsal dayanışmanın biçim değiştirmesidir.
Durkheim, Toplumsal İşbölümü’nde toplumsal dayanışmayı “mekanik” ve “organik” diye sınıflandırır.
Durkheim, bir toplumdaki işlevsel farklılaşmanın artışı ile toplum üyeleri arasındaki farklıkların da arttığını ileri sürer.
Suç, Durkheim’a göre kolektif bilincin güçlü ve belirli durumlarını inciten bir fiil/davranıştır. Bir fiil suç olduğu için kolektif bilinci incitiyor demek yanlıştır; kolektif bilinci incittiği için suçtur’ demek gerekir.
Durkheim’da insan arzuları sınırsız bir canlı. Hayvanlardan farklı olarak biyolojik ihtiyaçları doyurulduğunda tatmin olmaz.
Durkheim’a göre insanın arzularına sınır getirmeye muktedir olabilecek şey onun organik ve/veya ruhsal yapısı değil toplum.
Durkheim’a göre iyi derecede düzenlenmiş toplumlarda, toplumsal denetimler bireysel eğilimlere sınırlar getirir.
Durkheim, bütün bir toplumdaki veya onu oluşturan grupların bazılarındaki görece normsuzluk durumuna işaret eden anomi ismini verir. Anomi toplumsal düzensizlikten ileri gelen kuralsızlığı, bunalımı ifade eder.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Anomi, zihinsel-psikolojik bir duruma değil toplumsal yapının özelliklerinden birine tekabül eder.
Ekonomik krizler ya da ani refah artışları anomik bir durumun ortaya çıkmasına neden olabilir. Ekonomik krizler toplumsal piramidin daha çok üst kısmında anomik bir duruma yol açar.
Kaynaklara kısıtlı miktarda sahip olanlar anomiden zarar görmeye daha az meyillidirler.
Durkheim intiharı, kişinin neticesini bilerek doğrudan veya dolaylı pozitif (kafasına kurşun sıkarak) veya negatif (yemek yemeyerek veya yanan bir evi terk etmeyerek) bir eylemle yaşamına son vermesi olarak tanımlar.
Bencil, özgeci, kaderci ve anomik olmak üzere dört farklı intihar tipi tespit eder.
Durkheim intiharı psikolojik nedenlerle açıklamanın yetersiz olduğunu, asıl nedenlerin toplumsal olduğunu iddia eder. İntiharın taklit yoluyla yayıldığını veya bulaşıcı olduğu fikrine de karşı çıkar.
Bireysel davranışları çevreleyen/sınırlayan normatif düzenlemeler gevşediği ve bundan dolayı insanî eğilimleri frenlemeyi ve yönlendirmeyi başaramadığı zaman anomik intihara meyillidirler.
Yapısal bütünleşmenin kısıtlamaları işlemez hâle geldiğinde bencil intihara eğilim olur, kolektif bilinç zayıfladığı zaman anomik intihara.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Modern toplumun intihar tipi olan anomik intihara karşı bir önlem, toplumsal bütünleşmeyi sağlayacak bir yol olarak Durkheim, korporasyonların (meslekî birliklerin) teşvik edilmesi ve güçlendirilmesini önerir.
Özgeci intihar, bireylerin aşırı şekilde düzenlenmesi durumunda ortaya çıkabilecek intihar vakalarını ifade eder ( Harakiri )
Durkheim’a göre din: Kutsal şeylerle ilgili inanç ve uygulamalar sistemi, yani mensupları Kilise adı verilen tek bir ahlâkî toplulukta bir araya getiren ayrı, yasaklanmış inanç ve uygulamalardır.
Durkheim dinsel fenomenlerin herhangi bir toplumda dünyevî olanla kutsal olanın birbirinden ayrıldıkları zaman ortaya çıktığını söyler.
İşlevsel yaklaşımı sistematik bir şekilde ilk ortaya koyan Durkheim’dır.
Durkheim’ın işlevselci yaklaşımı, sapma ve suç olgularının ele alınışında görülür.
Sosyal bilimciler suçu patolojik olarak ele alıp suçlunun psikolojik durumuna odaklanırken, Durkheim suçu ortaya çıkışı itibariyle normal olarak değerlendirir ve sonuçları açısından olumlu bir toplumsal işleve sahip olduğunu iddia eder.
Durkheim’a göre suç normaldir çünkü toplum, bireyleri toplumsal kurallara uymaya ne kadar zorlasa da bunu tam olarak başaramaz.
Suç normaldir, çünkü suçtan arınmış bir toplumun var olması kesinlikle imkânsızdır.
Suç ayrıca dürüst vicdanları bir araya getirir ve bunları güçlendirir.
Tüm eserlerindeki ortak nokta -sui generis- toplumsal olayların sosyolojik olarak açıklanmasıdır.

ÉMILE DURKHEIM (1858-1917)

ilk akademik sosyolog ve Fransız düşünür
Durkheim’in çabaları, 1913’te Sorbonne Üniversitesi’nde müstakil bir sosyoloji kürsüsünün kurulmasıyla sonuçlanmıştır.
İbranice öğrenmiş, Eski Ahit ve Talmut üzerine çalışmalar yapmıştır.
Tüm dinî bağları reddederek agnostik olmuştur. Dinî Yaşamın İlkel Biçimleri (Les Formes élémentaires de la vie religieuse, 1912)*  adlı eseri hazırlamıştır.
Sosyoloji Durkheim’e göre salt entelektüel bir faaliyetten ibaret olmamalıydı; aksine toplumun ahlaki gelişimine hizmet etmek üzere yapılandırılmalıydı.
felsefenin toplumsal hedeflere hizmet etmesi konusunda Fransa’nın Almanya’yı takip etmesi gerektiğini hiç yılmadan savundu.
Durkheim Bordeaux Üniversitesi’nde sosyoloji ve pedagoji dersleri vermek üzere Felsefe Bölümü’ne atanmıştı.
*Montesquieu’nün toplumsal bilimin oluşumuna katkısı üzerine hazırladığı Latince tezi 1892’de yayımlandı*
*Ertesi yıl ise Toplumsal İşbölümü (De la division du travail social, 1893) başlıklı Fransızca tezi basıldı
*İki yıl sonra, 1895’te en önemli eserlerinden olan Sosyolojik Yöntemin Kuralları (Les règles de la methode sociologique),
*1897’de ise İntihar (Le Suicide) yayımlandı.
*1898’de L’Année sociologique adında bir dergi kurdu.
Durkheim Fransa’nın ilk sosyoloji profesörü oldu (1896).
1913 yılında Durkheim’ın kürsüsünün ismi özel bir bakanlık kararnamesiyle Eğitim Bilimi ve Sosyoloji olarak değiştirildi. Böylece Comte’un kurduğu sosyoloji, yaklaşık 75 yıl sonra Durkheim vasıtasıyla Paris-Sorbonne Üniversitesi’ne girmiş oldu.
Durkheim Paris yıllarında L’Année sociologique dergisinin editörlüğünü yapmaya devam etti; etik, din, Saint-Simon ve Comte’un öğretileri üzerine dersler verdi.
1912’de son büyük eseri olan Dini Hayatın İlkel Biçimleri ortaya çıktı.
Üçüncü Cumhuriyet’te seküler bir vatandaşlık ahlakının gelişimine uygulanabilecek bilimsel bir sosyolojinin kurulması noktasına ulaştı.
1915 yılında, oğlu André’nin ölümüyle sarsılmış 15 Kasım 1917’de 59 yaşında hayata veda etmiştir.

VILFREDO PARETO

Pareto’nun etkilendiği görüş: Bırakınız yapsınlar
Karmaşık sistemlerde unsurlar arasındaki karşılıklı bağımlılığın doğasının belirlenmesi: Pareto teknisiyen gibi düşünmeyi bırakıp sosyal bilimci gibi düşünmeye başlar.
Pareto’un iktisat alanındaki eserleri: Siyasal İktisat Dersleri ve Siyasal İktisat El Kitabı
Pareto matematiksel iktisadın kurucusu.
Genel Sosyoloji Üzerine İnceleme: Pareto
Demokrasinin Dönüşümü: Pareto
Pareto, İtalyan düşünce geleneği ve üç egemen düşünce okulundan etkilenmiştir: Faydacılık, Pozitivizm, Marksizm.
Pozitivizm Fransa, Faydacılık İngiltere ve İskoçya
Giambattista Vico’nun inanç sistemlerindeki döngülerin önemi konusundaki çalışması Pareto’yu etkilemiştir.
İtalyan düşünce geleneği iki soruna yoğunlaşır: Güç kullanma ve inançlardaki döngüsel değişimlerin toplumsal düzenlemeler üzerindeki etkisi.
Pareto Comte’un organizmacı benzetmelerini, normallik ve sosyal planlamaya ilgisini ve ahlakçı kanaatlerini reddetse de toplumsal olgulara ilgisini benimser.
Adam Smith’den etkilenen: Faydacı düşünürler
Pareto Smith’in Ulusların Zenginliği’ndeki toplumsal dünyanın denge…. fikrini benimser.
Pareto, toplumsal düzen örüntülerini anlamak için ışık tutmaya çalışır: Güç, çıkarlar ve ideolojik rasyonelleştirme.
Pareto, Marx’ı teorisine ideoloji bulaştırma eğiliminde olmakla ve öğretisini dinsel inanca dönüştürmekle eleştirir.
Marksist etki Pareto’nun seçkinler kuramında kendini gösterir
Pareto, meritokrasinin önemli savunucularından biridir.
Genel Sosyoloji Üzerine İnceleme: Pareto

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Pareto denge kavramını değişimi araştırmak için kullanır.
Pareto, kendini hoşnutsuz bir liberal olarak görür.
Pareto’nun bitirme tezi: Katı Cisimlerin Esnekliği Teorisinin Temel İlkeleri ve Onların İlişkilerini Tanımlayan Diferansiyel Denklemlerin Entegrasyonuyla İlgili Bir Araştırma
Pareto’nun eski polemiklerini reddettiği ve analitik yaklaşımını derinleştirdiği: Siyasal İktisat El Kitabı
Seçkinlerin Yükselişi ve Düşüşü adlı çalışmanın özgün başlığı: Sosyolojik Teorinin bir Uygulaması
Pareto, ekonomik ve siyasal olayları daha genel toplumsal süreçlerin bir parçası olarak görür.
Genel Sosyoloji Üzerine İnceleme’nin İlk üç cildi sosyolojiye giriş ve onu temellendirme çabasında.
Birinci cilt insan davranışı ve düzeninin rasyonel olmayan temelini ortaya koymaya ayrılır.
İkinci ciltte ünlü duygular ve tortular kavramlarını açıklar.
Üçüncü ciltte bir türevler teorisi geliştirilir.
Dördüncü ciltte toplumun genel biçimi üzerinde durur.
Pareto, siyasal yorumcu evresinde, insanların kendi davranışlarını rasyonelleştirmeye ve haklılaştırmaya çalıştıklarını kabul eder. Bu çabaların ürünlerini “türevler” olarak adlandırır.
Türevler: Belirli bir davranış çizgisini meşrulaştırmak için oluşturulan rasyonelleştirmeler. Örnek: Sömürgeci güçler 20. yy başında yerli halkları medenileştirme kılıfının artık Çin’i yağmalamak için uygun bir meşrulaştırma olmadığını fark edip, ülkeyi İnsanî çıkarları korumak için istila ettiklerini öne sürmüşlerdir.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Tortular: Temel insan duygularının ampirik göstergelerini oluşturan gözlenebilir davranışlar.
Duygular, temel değer yönelimleriyken tortular aktörlerin kendi yönelimlerine uygun olarak sergiledikleri davranışlardır.
Pareto duyguların tortular aracılığıyla sergilendiklerini düşünür.
Pareto, davranışlardaki farklılıkların duygulardaki farklılıkları yansıttığını düşünür.
Pareto’ya göre duygular nüfustan nüfusa değişir.
Pareto’nun genel sosyolojisi: Toplumların gerçekte karşılıklı bağımlı parçalardan meydana gelen sistemler.
Pareto için tarihten alınabilecek en ilginç ders, şeylerin döngüsel bir salınım içinde olduklarıdır.
Pareto’da toplumlar eş anlı üç farklı döngüden geçerler.
İş hayatıyla ilgili döngüler,
halkın ruh hâlindeki liberalizm ve muhafazakârlık olarak adlandırabileceğimiz şeyler arasındaki döngü
iktidarın merkezîleşmesi ve merkeziyetçilikten uzaklaşması arasındaki döngü.
Duygular araştırması Pareto’nun genel sosyolojisinin ana merkezini oluşturur.
İnsanların söyledikleri şeyler: Türevler,
Yaptıkları şeyler: Tortular
İnsanlar özünde uyuşmayan şeyler istedikleri için toplumsal duygular değişkendir.
Pareto’da Bir rejim iktidarda kaldıkça daha fazla yıpranır.
Pareto: Seçkinlerin dolaşımı teorisi

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Weber:

Siyasal iktisat profesörü: Weber
Din Sosyolojisi, Çin’deki Dinler, Hindistan’daki Dinler ve Antik Yahudilik: Weber
Weber 1910’da Alman Sosyoloji Derneği’nin kurulmasında yardımcı olur.
Münih Üniversitesi’ndeki ünlü iki konuşması: Bir Meslek Olarak Bilim ve Bir Meslek Olarak Siyaset
Weber, Marx’ı ve Marksizm’i çok basitleştirici olduğu ve doğası gereği bilimsel olmadığı için reddeder.
Marx’ta insanlar üretim araçlarını kontrolleri altında tutamadıkları için yabancılaşırlarken, Weber’in çalışmasında bireyler kendilerini giderek her yeri kaplayan ve güçlü bürokrasilerin yarattığı bir “demir kafes” içinde bulurlar.
Weber, Marx ve Marksistlerle ilişkili üç konuda fikir ayrılığı içindedir:
Bilimin doğası,
tarihin kaçınılmazlığı ve
ekonomik determinizm.
Weber’e göre egemenlik sistemlerinin devamlılıkları insanların bu sistemleri meşru olarak görmelerine bağlıdır.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Tarde:

Tarde, Worms’un tersine sosyolojiyi organisizmin etkisinden kurtarmak ister ve toplumsal olayların kavranmasında psikolojik saikleri ön olana çıkarır.
Tarde , akademisyen değil yargıçtı.
Taklidin Yasaları: Tarde
Tarde’ın toplumsal kuramı, yeni fikirlerin kişisel olmayan iletişim yoluyla başlamasına rağmen toplumun bütününe bir taklit (imitation) süreciyle yayıldığı öncülüne dayanıyordu.
Sosyal psikolojinin kurucularından: Tarde
Tarde’ye göre etkilenim, üst kesimlerinden (elitlerden) alt kesimlere (halk) doğru hareket eder. Ekonomik, dinî, ya da askerî yenilikler, etraflarında taklit eden ve fikirlerinin yayılmasına yardım eden çok sayıda destekçi toplayan elit gruplar (bilim adamları, entelektüeller, sanatçılar vb.) yoluyla gerçekleşir-yayılır.

Jean-Jacques Rousseau

Jean-Jacques Rousseau: Genel irade kuramı; toplumun, ekonomik veya siyasi güdülerin değil, toplumsal dayanışmanın bir ürünü olduğu ön kabulüne dayanır.
Rousseau genel irade ile bireylerin iradelerinin toplamının aynı şey olmadığını söyler. Genel irade, birey iradelerinin toplamından farklı, bunların ötesinde ve üstündedir. Durkheim, bu görüşünden dolayı Rousseau’yu saygıyla anar.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Tönnies:

Sosyoloji literatürüne Gemeinschaft ve Gesellschaft kavramlarını kazandıran: Tönnies
Tönnies geliştirdiği Wesenwille (doğal irade) ve Kürwille (serbest irade) hareketle bireyin cemaatten cemiyete / topluma, geleneksellikten modernliğe geçişini açıklar.
Tönnies’e göre akrabalık, ortak duygular veya dine dayanan cemaatsel gruplar Wesenville esasına göre örgütlenir. Bireylerin hür seçimleriyle tabi oldukları toplum ise Kürwille temelinde oluşur.
Tönnies’e göre sanayileşme ve kentleşme; cemaatin, cemiyete evrilmesi sonucunu doğurur.
Gemeinschaft: Cemaat – Tönnies akrabalık ve gelenekle birbirine bağlı olduğu toplumsal örgütlenme tipi için kullanır.
Tönnies, modern toplumdaki hâkim örgütlenme tipine Gesellschaft der. Farklılaşma esasına dayanan cemiyette, bireysellikler ön plandadır, grubu bir arada tutan ise ortak çıkarlardır. Cemiyet, cemaate göre daha gevşek.
Tönnies’in Gemeinschaft (cemaat) Gesellschaft (cemiyet/toplum) kavramları ve geçiş süreci Durkheim’in organik ve mekanik dayanışma kavramlarına benzer.
Toplumsal olgular, biyolojik tekil bir varlık olarak nitelendirilebilecek bireyin dışında ortaya çıkan ve gelişen olaylardır. Bireyler ölüp yerlerinin başkaları alırken, toplumsal olgular yerlerini muhafaza ederler.
Toplumsal olgular sadece bireyin dışında olmayıp aynı zamanda yaptırım gücüne de sahiptirler.
Mekanik dayanışma: Bireysel farklılıkların en aza indiği ortamda geçerli.
Organik dayanışma bireyler arasındaki benzerliklerden değil farklılıklardan kaynaklı. Bu dayanışma iş bölümünün neticesidir.
Organik dayanışmaya neden olan iş bölümü, toplumsal bir fenomendir ve ortaya çıkışı toplumsal nedenlere (nüfusun ve ilişkilerin artması) bağlıdır.
Sosyoloji neolojizmi ilk olarak 1838’de Auguste Comte tarafından Pozitif Felsefe Dersleri ’nin 47’cisinde kullanıldı. Bu tarihe kadar toplum bilimi için science sociale (toplumsal bilim) veya physique sociale (toplumsal fizik) ifadeleri kullanılır.

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

DİĞERLERİ:

Fransa’da akademik itibar ve bilimsel meşruiyet kazanma noktasında rekabet hâlinde olan üç sosyoloji akımı var:
İlki, kuruculuğunu maden mühendisi Frédéric Le Play’in yaptığı okuldur. Fransız sosyolojisi, anket ve istatiksel analize dayalı monografik yöntem ile saha çalışmalarını bu akıma borçlu.
İkinci akımı, René Worms öncülüğünde ve Comte düşüncesinden mülhem organisist bir paradigma etrafında toplananlar oluşturur.
Marx’ın çağdaşları: Wilhelm Roscher, Bruno Hildebrand ve Karl Knies
Marjinal fayda teorisi: Menger
Dilthey’e göre hem insan davranışı hem de doğa alanı bilimsel olarak araştırılabilse de bunlar farklı inceleme nesneleridir ve farklı türden bilgiler üretirler.
10.Tarihsel ve teorik okul dört konuda ayrılır:
Tümdengelim ve tümevarımın göreli önemi
Sorun bulguların evrenselliği/göreliliği
İnsan davranışında rasyonellik ve irrasyonellik derecesi
Bir ahlak disiplini olarak iktisat” ve “bir bilim olarak iktisat” karşıtlığı

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Sosyoloji Tarihi 2 Vize 2017 Soruları

1.
I. Organik dayanışma
II. Mekanik dayanışma
III. Tanımsız/tutarsız homojenlik
IV. Tanımlı/tutarlı heterojenlik
V. Cemiyet
VI. Cemaat
Yukarıdakilerden hangileri geleneksel toplum yapısını açıklamak için ortaya atılan kavramlardandır?
II, III, VI

Cevap : II, III, VI

2.
I.Yirminci yüzyılın eşiğinde Fransa’da felsefe, toplumsal meselelerden kopuk bir seyir izlemektedir.
II. Modern toplumların içinde bulundukları ahlakî buhranı aşabilmeleri için gerekli olan tek şey felsefenin kılavuzluğudur.
III. Sosyoloji, toplumun ahlakî olarak yönlendirilmesinde bir araçtır.
IV. Sosyoloji, sadece entelektüel bir faaliyetten ibaret olmalıdır. Yukarıdaki ifadelerden hangileri, Durkheim’ın felsefe ve sosyoloji hakkındaki görüşlerinden değildir?

Cevap : I ve II

3.. Toplumsal fenomenlerin karşılıklı ilişkilerine vurgu yapması ve toplum biliminin bütünlüğünü savunması bakımından Durkheim’ı etkileyen düşünür aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : Montesquie

4. Durkheim’a göre, birey üzerinde dış bir baskı icra etmeye muktedir olan ya da ayrıca bireysel tezahürlerinden bağımsız, kendine özgü bir varlığı olup, belirli bir toplum çerçevesinde genellik taşıyan, sabit veya sabit olmayan her yapma tarzı …………………… Yukarıdaki açıklamada boşluğu doğru şekilde tamamlayan ifade aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : Toplumsal olgudur

5. Durkheim’a göre “toplumsal olgu”nun iki temel özelliği nelerdir?

Cevap : Bireyin dışında ortaya çıkması ve tekil bilinçler üzerinde zorlayıcı bir etki icra etmesi

6. Aşağıdakilerden hangisi Pareto’nun eserlerinden değildir?

Cevap : Ekonomi ve Toplum

7. I. Bireylerin kişisel mutluluk arayışı
II. Nüfus artışı
III. Bireylerin ekonomik refah seviyelerini yükseltme arzusu
IV. Bireyler arası ilişkilerin çoğalması
Durkheim’a göre iş bölümünün ortaya çıkışı yukarıda verilen nedenlerden hangilerine bağlıdır?

Cevap : II ve IV

8. Durkheim’a göre anomik intihar, toplumsal ……………. derecesini ölçmek için son derece uygun bir göstergedir.
Yukarıdaki açıklamada boşluğu en doğru şekilde tamamlayan ifade aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : Bütünleşme

9. Durkheim’ın takip ettiği düşünce geleneği aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : Pozitivizm

10. Bir toplumsal olgunun belirleyici nedenini, …… arasında değil, ondan önceki …… arasında aramak gerekir”.
Durkheim’a göre, yukarıdaki açıklamadaki boşlukları doğru şekilde tamamlayan ifadeler aşağıdaki seçeneklerden hangisinde doğru sırayla verilmiştir?

Cevap Bireysel bilinç hâlleri – toplumsal olgular

11. İnsanlar toplumdan koptukları, kendi kişisel becerileriyle baş başa kaldıkları ve daha önce etraflarında bulunan kimselerle kendilerini bağlayan bağları zayıfladığı zaman ……….intihara yatkın olurlar.
Yukarıdaki boşluğu doğru tamamlayan ifade aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : Bencil

12. Japon ‘harakiri’ geleneği , Durkheim’ın kavramsallaştırdığı hangi intihar tipiyle açıklanabilir?

Cevap : Özgeci

13. Pareto’ya göre “insan gerçekte ……… ve……..bir varlıktır”.
Yukarıdaki ifadede boşlukları doğru tamamlayan kavramlar hangileri?

Cevap : mantıksız – mantıksallaştırıcı

14. Pareto’nun geliştirdiği “seçkinler” kavramsallaştırmasının tanımı aşağıdakilerden hangisidir

Cevap : ? a) Etkinlik kollarında en yüksek endekslere sahip insanlardan oluşan toplumsal kesim

15. Marx ve Pareto’nun düşünsel yakınlıkları hakkında aşağıdaki değerlendirmelerden hangisi yanlıştır?

Cevap : Her ikisi de kapitalist gelişmenin ardındaki itici gücün tüketim olduğunu varsayar.***

16. Pareto’nun terminolojisinde “……”, insan doğasında var olan duygular ya da duyguların anlatımıdır; “……” ise bireylerin tutkularını gizlemek ya da akılcı olmayan öneri ya da davranışlara akılcı bir görünüş vermek için kullandıkları entelektüel doğrulama sistemleridir.

Cevap : tortular – türevler

17. Weber, modern kapitalizmin doğuşunda dinî inançların etkisini vurgulamıştır”. DİNİ Yukarıdaki açıklamadan hareketle Weber’in aşağıdakilerden hangisini reddettiği sonucuna varılabilir?

Cevap : Ekonomik alt yapının kültürel üst yapıyı belirlemesi

18. “Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu” adlı eser, sosyolojinin hangi dalının kurucu metinlerinden biri olarak kabul edilmektedir?

Cevap : Din sosyolojisi

19. Aşağıdakilerden hangisi Durkheim’in eserlerinden değildir?

Cevap : Mekanik Organik Dayanışma

Sosyoloji Tarihi 2 Özeti

Auzef Sosyoloji Tarihi
Telegram Sosyoloji
sosyoloji facebook grubu
Facebook Felsefe Grubu

Editor

Editör

error: Kopyalamaya Karşı Korumalıdır!