auzefÇocuk GelişimiOkul Öncesi Eğitim Programları

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

#1. "...... sebebiyle çocuğun yetiştirilmesinde yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunda, çocuk için duygusal destek veya kaynak eksikliği olduğunda, olumsuz çıktılar ortaya çıkmadan önce müdahale şansımız olur ve durumu olumlu yöne çevirebiliriz." Yukarıdaki boşluğu aşağıdakilerden hangisi en uygun şekilde tamamlar?

Cevap : B) Aile eğitimi

Verilen cümlede, çocuğun yetiştirilmesi sürecinde olası sorunlarla ilgili erken müdahalenin önemi vurgulanmakta ve bu müdahale sayesinde olumsuz durumların olumlu yöne çevrilebileceği ifade edilmektedir. Bu bağlamda, cümlenin boşluğunu dolduracak ifade, çocuğun gelişimine yönelik bir destek veya kaynak eksikliğinde önemli olan ve aynı zamanda olumsuz çıktıları önlemeye yardımcı olabilecek bir faktörü belirtmelidir.

B) Aile eğitimi, ailelerin çocuk yetiştirme konusunda bilgilendirilmesi, desteklenmesi ve güçlendirilmesi sürecini ifade eder. Aile eğitimi, ebeveynlerin çocuklarının duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimine daha iyi destek olmalarını sağlayacak bilgi ve becerileri kazanmalarına yardımcı olur. Bu nedenle, aile eğitimi sayesinde, çocuk için duygusal destek veya kaynak eksikliği olduğunda, olumsuz çıktılar ortaya çıkmadan önce müdahale şansı bulunur ve durum olumlu yöne çevrilebilir.

Bu bağlamda, boşluğu en uygun şekilde tamamlayan seçenek B) Aile eğitimi’dir.

#2. Aşağıdakilerden hangisi bireyselleştirilmiş eğitim programları geliştirmenin amaçlarından biridir?

Cevap : D) Çocukların bireysel farklılıklarının olması ve bu bireysel farklılıklarından kaynaklanan

Bireyselleştirilmiş eğitim programlarının geliştirilmesinin temel amacı, her çocuğun benzersiz öğrenme ihtiyaçlarına, ilgi alanlarına, yeteneklerine ve bireysel farklılıklarına uygun bir eğitim sunmaktır. Bu yaklaşım, çocukların kendi potansiyellerini en iyi şekilde gerçekleştirmelerine olanak tanır ve onlara kişisel gelişim yollarında destek olur. Bu bağlamda, D) Çocukların bireysel farklılıklarının olması ve bu bireysel farklılıklarından kaynaklanan kendine özgü ihtiyaçlarının bulunmasıdır. seçeneği, bireyselleştirilmiş eğitim programları geliştirmenin amaçlarından birini doğru şekilde ifade eder. Bu amaç, eğitim sürecinin her çocuğun özel ihtiyaçlarını dikkate alacak şekilde tasarlanmasının önemini vurgular.

#3. Uyumlu ve huzurlu bir sınıf ortamı için öğretmenin, çocukların her biriyle kurduğu etkileşimde olumlu rol model olması önemlidir. Aşağıdakilerden hangisi öğretmenin rol model olabileceği durumlara örnek değildir?

Cevap : B) Duyguları anlamaya model olmak

Uyumlu ve huzurlu bir sınıf ortamının sağlanmasında öğretmenin rol model olması, çocukların sosyal ve duygusal gelişimi için önemlidir. Öğretmenin davranışları, çocuklara çeşitli sosyal becerileri ve uygun davranış biçimlerini öğretir. Verilen seçenekler arasında, öğretmenin rol model olabileceği olumlu davranışlar ve etkileşim biçimleri sıralanmıştır.

Ancak, B) Duyguları anlamaya model olmak ifadesi, öğretmenin rol model olabileceği durumlara örnek olarak yanlış bir seçenek değildir. Tam tersine, duyguları anlamak ve empati kurmak, öğretmenlerin öğrencileriyle kurduğu sağlıklı ve olumlu ilişkilerin temel taşlarından biridir. Bu, öğretmenlerin duygusal zekalarını kullanarak öğrencilerin hislerini anlamaları ve onlara uygun bir şekilde yanıt vermeleri anlamına gelir.

Soruda istenen “rol model olabileceği durumlara örnek olmayan” bir durum olmadığı için, bu sorunun doğası gereği, verilen seçeneklerin her biri öğretmenin örnek olabileceği olumlu davranışlar arasında yer alır. Bu nedenle, soruda verilen bilgi veya seçeneklerle uyumlu bir yanıt bulunmamaktadır. Her bir seçenek, öğretmenlerin sınıf ortamında örnek olabileceği ve çocukların takip edebileceği pozitif davranışları yansıtmaktadır.

#4. Aşağıdakilerden hangisi psikomotor gelişime yönelik hazırlanan programda eğitimcinin temel rollerinden değildir?

Cevap : C) Geçiş zamanları için özel oyunlar planlamak

Psikomotor gelişime yönelik hazırlanan programda eğitimcinin temel rolleri, çocukların motor becerilerini ve fiziksel gelişimlerini destekleyici etkinlikler düzenlemek, uygun öğrenme ortamları oluşturmak ve çocukların bireysel ihtiyaçlarına uygun müdahalelerde bulunmaktır. Bu roller, çocukların psikomotor becerilerinin gelişimini optimize etmeye yöneliktir ve çoğunlukla doğrudan fiziksel aktiviteler, motor becerilerin geliştirilmesi ve çocukların fiziksel koordinasyonunun artırılması ile ilgilidir.

C) Geçiş zamanları için özel oyunlar planlamak, eğitimcinin psikomotor gelişime yönelik programda üstleneceği temel rollerden biri olarak doğrudan görülmez. Geçiş zamanları için oyun planlamak, daha çok sınıf yönetimi ve çocukların dikkatini sürdürmelerine yardımcı olmak için kullanılan bir stratejidir. Psikomotor gelişim, özellikle motor beceriler, fiziksel koordinasyon ve bedensel hareketlerle ilgili olduğundan, bu seçenek psikomotor gelişime yönelik programın ana hedefleri ve eğitimcinin rolleri arasında spesifik olarak yer almaz. Bu nedenle, C) Geçiş zamanları için özel oyunlar planlamak, psikomotor gelişime yönelik hazırlanan programda eğitimcinin temel rollerinden biri değildir.

#5. Süreç-odaklılık ve otantik ölçme arasındaki ilişki, sonuç-odaklılıkla aşağıdakilerden hangisi arasında bulunur?

Cevap : D) Norm-bağımlı ölçme

Süreç-odaklılık ve otantik ölçme, eğitimde bireylerin öğrenme süreçlerine ve gerçek dünya bağlamında gösterdikleri performansa odaklanır. Bunun tersi olan sonuç-odaklılık, öğrencilerin öğrenme süreçlerinden ziyade, belirli bir zaman diliminde ulaştıkları sonuçların değerlendirilmesiyle ilgilidir. Bu bağlamda, sonuç-odaklılık ile ilişkilendirilebilecek ölçme türü, bireylerin performansını belirli bir norm veya standartla karşılaştıran ve genellikle kantitatif sonuçlar üreten bir ölçme yöntemidir.

D) Norm-bağımlı ölçme, bireylerin performansını bir grup normu veya ortalamasıyla karşılaştıran ve bu karşılaştırmaya dayanarak bireysel performans hakkında değerlendirmeler yapılmasını sağlayan bir ölçme türüdür. Bu ölçme yöntemi, genellikle sonuç-odaklılıkla ilişkilendirilir çünkü öğrencilerin veya bireylerin performansını standartlaştırılmış bir ölçüt veya popülasyonun belirli bir yüzdesine göre değerlendirir. Bu nedenle, süreç-odaklılık ve otantik ölçmenin aksine, norm-bağımlı ölçme, bireylerin öğrenme sürecine veya gerçek dünya bağlamındaki performanslarına odaklanmaktan ziyade, genel bir performans standardına ulaşma derecelerini ölçer.


#6. Küçük Çocukların Eğitimi Ulusal Birliği, ölçme ve değerlendirme süreçleriyle ilgili temel bazı ilkeler belirlemiştir. Buna göre bir okulun kendi ölçme planını oluşturmaması, bu ilkelerin hangisinin ihlaliyle açıklanabilir?

Cevap : B) Ölçme, sistematik ve sürekli olmalıdır.

B) Ölçme, sistematik ve sürekli olmalıdır. ilkesiyle ilgili bir ihlal olabilir. Bu ilke, ölçme ve değerlendirme süreçlerinin düzenli ve planlı bir şekilde yürütülmesinin önemini vurgular. Eğitim süreçlerinin etkin bir şekilde izlenmesi ve değerlendirilmesi için sistematik ve sürekli bir ölçme yaklaşımının benimsenmesi gerektiğini belirtir. Bu bağlamda, önceki yanıtımı düzelterek, bir okulun kendi ölçme planını oluşturmamasının B) Ölçme, sistematik ve sürekli olmalıdır. ilkesinin ihlali olabileceğini belirtmek daha doğru olacaktır.

#7. • Her gelişim düzeyindeki çocuklar kendini serbestçe ifade etmelidir. • Etkinlik esnasında diğer çocukların dikkatini dağıtmamak için yalnızca öğretmen konuşmalıdır. • Çocuklar, başkaları ile anlaşılır şekilde konuşmak için teşvik edilmelidir. • Çocukların herhangi bir sözcüğü yanlış söylemeleri durumunda onları aynen tekrar etmek uygun olacaktır. • Çocuklar, kendi gelişimleri ile uygun olacak şekilde tam bir cümle ile konuşmaları konusunda teşvik edilmelidir. Konuşma gelişimi çocuğun sözel dili kullanmasını teşvik eden etkinlikler aracılığı ile desteklenmektedir. Buna göre konuşma becerilerinin desteklenmesi için yukarıda verilenlerden kaç tanesinin yapılması uygundur?

Cevap : C) 3

Konuşma gelişimi, çocukların sözel dili anlamaları, kullanmaları ve iletişim kurmaları için önemlidir. Bu süreçte çocukları teşvik etmek ve desteklemek, onların dil becerilerinin gelişimine katkıda bulunur. Yukarıdaki ifadelerin hangilerinin konuşma becerilerinin desteklenmesi için uygun olduğuna bakalım:

Her gelişim düzeyindeki çocuklar kendini serbestçe ifade etmelidir. – Bu, çocukların konuşma becerilerinin gelişimini desteklemek için uygun bir yaklaşımdır.
Etkinlik esnasında diğer çocukların dikkatini dağıtmamak için yalnızca öğretmen konuşmalıdır. – Bu, çocukların konuşma gelişimini destekleme açısından uygun olmayan bir yaklaşımdır çünkü çocukların da etkileşimde bulunmaları ve kendilerini ifade etmeleri teşvik edilmelidir.
Çocuklar, başkaları ile anlaşılır şekilde konuşmak için teşvik edilmelidir. – Bu, konuşma becerilerinin gelişimini destekleyen önemli bir yöntemdir.
Çocukların herhangi bir sözcüğü yanlış söylemeleri durumunda onları aynen tekrar etmek uygun olacaktır. – Bu, dil öğrenimi sürecinde yanlışlarının düzeltilmesi yerine, çocukların kendi hatalarını fark etmeleri ve düzeltmeleri için onları teşvik eden daha olumlu yöntemlerin kullanılması gerektiğini gösterir. Bu yüzden, doğrudan uygun bir yöntem olarak görülmeyebilir.
Çocuklar, kendi gelişimleri ile uygun olacak şekilde tam bir cümle ile konuşmaları konusunda teşvik edilmelidir. – Bu da konuşma becerilerinin gelişimini desteklemek için uygun bir yaklaşımdır.
Bu durumda, doğrudan konuşma becerilerinin desteklenmesi için uygun olan yöntemler 1, 3 ve 5’tir. Bu nedenle, doğru cevap C) 3’tür.

#8. Aşağıdakilerden hangisi sanat ve estetik becerilere yönelik geliştirilen programların temel amaçlarından değildir?

Cevap : D) Çocukların şema dönemi özelliklerini yansıtan resimler çizmelerini sağlamak

Sanat ve estetik becerilere yönelik geliştirilen programların temel amaçları, çocukların yaratıcı süreçleri keşfetmeleri, bu süreçleri takdir etmeleri, sanattan zevk almaları ve yaratıcı süreçlere aktif olarak katılmalarını sağlamaktır. Bu amaçlar çerçevesinde, çocukların sanatı ve yaratıcılığı çeşitli yollarla deneyimlemeleri teşvik edilir.

Bu bağlamda, D) Çocukların şema dönemi özelliklerini yansıtan resimler çizmelerini sağlamak seçeneği, sanat ve estetik becerilere yönelik geliştirilen programların temel amaçları arasında doğrudan yer almayan bir ifadedir. Şema dönemi, çocukların gelişimsel bir evresini ifade eder ve bu dönemdeki çizim özellikleri, çocukların bilişsel ve motor becerilerinin bir yansıması olarak görülür. Ancak, sanat ve estetik beceri programlarının temel amacı, belirli bir gelişimsel dönemi yansıtan çizimler yapmalarını sağlamak değil, daha geniş bir yaratıcılık ve sanatsal ifade spektrumunu desteklemektir.

#9. Aşağıdakilerden hangisi iyi düzenlenmiş bir öğrenme ortamının yararlarından biri değildir?

Cevap : C) Okul yönetiminin evrak yükünü azaltır.

İyi düzenlenmiş bir öğrenme ortamının yararları arasında çocukların yaratıcı problem çözme becerilerinin teşvik edilmesi, etkin öğrenmenin sağlanması, çocukların uygunsuz davranışlarının azaltılması ve öğretmenlerin mekâna hâkimiyetinin artırılması gibi öğrenme ve davranışsal sonuçlar yer alır. Bu yararlar, doğrudan eğitim sürecinin kalitesi ve öğrenme ortamının işlevselliği ile ilişkilidir.

C) Okul yönetiminin evrak yükünü azaltır. seçeneği, iyi düzenlenmiş bir öğrenme ortamının doğrudan yararlarından biri olarak kabul edilmez. Bu ifade, daha çok idari ve operasyonel bir sonucu ifade eder ve öğrenme ortamının düzenlenmesiyle doğrudan bir ilişkisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla, öğrenme ortamının düzenlenmesinin temel amaçlarından ve yararlarından biri değildir.

#10. Aşağıdakilerden hangisi uzaktan aile eğitiminde kullanılan kitle iletişim araçlarının dört etki düzeyinden biri değildir?

Cevap : A) Dinlendirmek

Uzaktan aile eğitiminde kullanılan kitle iletişim araçlarının temel amacı, farkındalık yaratmak, bilgilendirmek, eğitmek ve harekete geçirmek gibi etkileri hedeflemektir. Bu amaçlar, eğitim içeriklerinin, ailelere ve geniş kitlelere yönelik olarak tasarlandığını ve çeşitli eğitimsel, bilgilendirici ve motivasyonel hedefleri olduğunu gösterir. Bu bağlamda,

A) Dinlendirmek

seçeneği, uzaktan aile eğitiminde kullanılan kitle iletişim araçlarının dört temel etki düzeyinden biri olarak kabul edilmez. Eğitim odaklı iletişimde, dinlendirme doğrudan bir hedef olmaktan çok, eğitim materyallerinin ilgi çekici ve etkileşimli olmasını sağlama amacıyla dolaylı bir yolla ele alınabilir. Ancak, eğitimdeki ana odak noktaları farkındalık yaratmak, bilgilendirmek, eğitmek ve harekete geçirmektir.


#11. Beş yaşındaki Seda'nın pastel boyayla sınıf halısını boyamaya çalıştığını fark eden öğretmen, Seda'ya: "Seda burada bozulan bebekleri tamir ediyorum, gelip bu pamukları doldurmama yardım eder misin?” demiştir. Öğretmenin bu tutumu, zorlayıcı davranışlara müdahale bakımından aşağıdakilerden hangisine örnektir?

Cevap : A) Sözel yeniden yönlendirme

Öğretmenin Seda’ya yaptığı müdahale, çocuğun dikkatini uygunsuz bir davranıştan alıp, kabul edilebilir ve olumlu bir etkinliğe yönlendirme stratejisini içerir. Öğretmen, Seda’nın dikkatini çekmek ve onu alternatif bir aktiviteye katılmaya davet etmek için sözel bir yöntem kullanmıştır. Bu durumda, müdahale şekli doğrudan ve olumlu bir alternatif sunarak çocuğun dikkatini yeniden yönlendirme amacı taşır. Bu tür bir müdahale, çocuğun mevcut davranışını durdurup, onun ilgisini daha uygun bir etkinliğe çekmeyi amaçlar.

Bu açıklamaya dayanarak, öğretmenin tutumu A) Sözel yeniden yönlendirme olarak sınıflandırılabilir. Sözel yeniden yönlendirme, çocuğun dikkatini uygunsuz bir eylemden alıp olumlu bir etkinliğe veya davranışa çevirmek için kullanılan bir stratejidir. Öğretmenin davranışı, çocuğa ne yapmaması gerektiğini söylemek yerine, ona katılması için olumlu bir alternatif sunar ve bu da çocuğun davranışını olumlu yönde değiştirmesine yardımcı olur.

#12. Bireysel farklılıklar, özel gereksinim, kültür ve dil çeşitliliğinin önemini vurgulayan, çocukların kendi öğrenme stillerinde ve hızlarında öğrenmelerine izin veren programdır. Yukarıda tanımlanan program türü aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : E) Kapsayıcı program

Yukarıda tanımlanan program türü, bireysel farklılıklar, özel gereksinimler, kültür ve dil çeşitliliğinin önemini vurgulayarak çocukların kendi öğrenme stillerinde ve hızlarında öğrenmelerine olanak tanıyan bir yapıyı ifade eder. Bu tanım en çok E) Kapsayıcı program ile uyumlu olup, her çocuğun eğitim sürecine tam ve anlamlı bir şekilde dahil edilmesini, çeşitliliği ve bireysel ihtiyaçları kabul edip destekleyen bir eğitim anlayışını temsil eder. Kapsayıcı eğitim programları, tüm öğrencilerin farklılıklarına rağmen eğitim ortamlarında birlikte öğrenmelerini ve gelişmelerini teşvik eder.

#13. Günlük akış içinde her bir etkinliğe ayrılan süreyi belirlemeye yarayan temel ilke aşağıdakilerden hangisidir?

Cevap : D) Çocukları acele ettirecek kadar kısa veya sıkılacakları kadar uzun olmaması

Günlük akış içinde her bir etkinliğe ayrılan süreyi belirlemeye yarayan temel ilke, etkinliklerin ne kadar süreceğine dair çocukların ihtiyaçlarına ve tepkilerine uygun bir dengenin sağlanması gerektiğidir. Bu prensip, etkinliklerin çocukları ne kadar süre boyunca meşgul edeceği ve onların ilgisini nasıl sürdürebileceğiyle ilgilidir. Bu bağlamda, D) Çocukları acele ettirecek kadar kısa veya sıkılacakları kadar uzun olmaması seçeneği, etkinliklere ayrılan süreyi belirlemeye yarayan temel ilkeyi en doğru şekilde ifade eder. Bu ilke, çocukların öğrenme deneyimlerinin verimli ve anlamlı olmasını sağlamak için etkinlik sürelerinin dikkatlice ayarlanması gerektiğini vurgular.

#14. Çocuklar gün boyunca pek çok geçiş zamanı yaşarlar. Bu geçişlerden bazıları büyük dikey geçişlerdir; bazıları ise daha yumuşak ve yatay geçişlerdir. Aşağıdakilerden hangisi yumuşak ve yatay geçişe örnektir?

Cevap : E) Sanat etkinliğinden fen-doğa etkinliğine geçmek

Yumuşak ve yatay geçişler, çocukların günlük aktiviteleri arasında akıcı ve stres yaratmayan geçişleri ifade eder. Bu tür geçişler, çocukların bir etkinlikten diğerine sorunsuz bir şekilde ve az bir uyum süreci ile geçmelerini sağlar, böylece onların öğrenme ve katılım süreçlerini destekler.

Verilen seçenekler içinde, E) Sanat etkinliğinden fen-doğa etkinliğine geçmek, yumuşak ve yatay geçişe örnektir. Bu geçiş, benzer öğrenme ortamları veya temalar arasında olup, çocukların önceki etkinlikte kazandıkları bilgi veya becerileri yeni etkinliğe uygulama fırsatı bulabilecekleri bir süreklilik sağlar. Bu tür geçişler, çocukların öğrenme deneyimlerini zenginleştirir ve onların farklı konular arasında bağlantılar kurmalarına yardımcı olur.

#15. Eğitim programının içeriğine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

Cevap : E) Mevcut okul öncesi eğitim programının içeriği modüler yaklaşımla düzenlenmiştir.

Eğitim programlarının tasarımı ve içeriğiyle ilgili genel prensipler çerçevesinde, mevcut okul öncesi eğitim programlarının çoğu, çocukların gelişimine ve öğrenmelerine yönelik geniş bir yelpazedeki amaç ve kazanımları kapsar. Bu bağlamda, program içeriği genellikle çocukların ilgi alanlarına, ihtiyaçlarına ve gelişim düzeylerine uygun aktiviteler ve konular aracılığıyla düzenlenir.

E) Mevcut okul öncesi eğitim programının içeriği modüler yaklaşımla düzenlenmiştir. ifadesi, genel bir okul öncesi eğitim programının yapısal özelliği olarak yanlış olabilir. Çünkü birçok okul öncesi eğitim programı, modüler bir yapıdan ziyade, bütüncül ve entegre bir yaklaşım benimser. Programlar, çocukların yaşlarına ve gelişim evrelerine uygun şekilde tasarlanır ve çoğunlukla esneklik, çocuk merkezlilik ve oyun tabanlı öğrenmeyi vurgular. Bu nedenle, modüler yaklaşım, okul öncesi eğitim programlarının tasarımında yaygın bir yaklaşım olarak kabul edilmeyebilir. Bu ifade, eğitim programının içeriğine ilişkin olarak yanlış bilgi içerebilir ve mevcut okul öncesi eğitim programlarının genel tasarım prensipleriyle uyuşmayabilir.


#16. Bir okuldaki lavabolarda, çocukların ellerini nasıl sabunlayacakları, durulayacakları ve kurulayacaklarına dair görseller bulunmaktadır. Bu tür bir uygulama, okul öncesi eğitim programlarında kullanılan öğretim stratejilerinden hangisine örnektir?

Cevap : E) Çevresel ipuçları vermek

 

Bu tür bir uygulama, çocuklara ellerini yıkama sürecini adım adım göstererek, bu davranışın nasıl gerçekleştirileceğine dair görsel rehberlik sağlar. Bu, öğrenme ortamında belirli davranışları teşvik etmek için kullanılan çevresel düzenlemelerin bir parçasıdır. Görseller aracılığıyla sağlanan bu yönlendirme, çocuklara ne yapmaları gerektiğini anlamalarında yardımcı olur ve bu davranışı bağımsız bir şekilde gerçekleştirmeleri için gerekli bilgileri sunar. Bu yaklaşım, çocukların öğrenme ortamındaki ipuçlarını kullanarak istenen davranışları öğrenmelerini ve uygulamalarını kolaylaştırır.

Bu açıklama ışığında, lavabolarda çocukların ellerini nasıl sabunlayacakları, durulayacakları ve kurulayacaklarına dair görseller bulunması E) Çevresel ipuçları vermek öğretim stratejisine örnektir. Çevresel ipuçları vermek, çocuklara istenen davranışlar konusunda görsel rehberlik sağlayarak, onların bu davranışları daha kolay öğrenmelerini ve hatırlamalarını sağlayan etkili bir yöntemdir.

#17. • İç mekânlarda hem doğal ışık hem de aydınlatma kullanılmalıdır. • Ekonomik olması için iç mekânlarda florasan kullanılmalıdır. • Pencereler de bir aydınlatma unsurudur. • Öğrenme ortamı güneş ışığını yukarıdan almalıdır. • İklim şartlarını temel alarak pencereleri yere kadar yapmak mümkündür. • Aydınlatması iyi olmayan ortamlar, çocuklarda göz yorgunluğu yapabilir. • Öğrenme ortamlarında akkor lambalar da kullanılabilir. Okul öncesi öğrenme ortamlarının aydınlatmasına ilişkin yukarıda verilen açıklamalardan kaçı yanlıştır?

Cevap : C) 3

Okul öncesi öğrenme ortamlarının aydınlatmasına ilişkin verilen açıklamalarda, ideal öğrenme ortamı aydınlatması için genel olarak kabul gören bazı prensipler mevcuttur. Bu prensipler, hem doğal ışığın hem de yapay ışığın uygun bir şekilde kullanılmasını, aydınlatmanın çocukların göz sağlığını koruyacak şekilde düzenlenmesini ve öğrenme ortamının genel atmosferini olumlu yönde etkilemesini içerir. İncelenen açıklamalardan hangilerinin yanlış olduğunu belirlemek için, her bir maddeyi ele alalım:

İç mekânlarda hem doğal ışık hem de aydınlatma kullanılmalıdır. – Bu doğru bir önermedir.
Ekonomik olması için iç mekânlarda florasan kullanılmalıdır. – Florasan ışıklar ekonomik olabilir, ancak çocukların göz sağlığı ve ışığın kalitesi açısından en iyi seçenek olmayabilir.
Pencereler de bir aydınlatma unsurudur. – Bu doğru bir önermedir.
Öğrenme ortamı güneş ışığını yukarıdan almalıdır. – Güneş ışığını yukarıdan almak, öğrenme ortamını aydınlatma açısından ideal olmayabilir ve pratikte her zaman mümkün olmayabilir.
İklim şartlarını temel alarak pencereleri yere kadar yapmak mümkündür. – Bu önerme, özellikle ışık ve iklim kontrolü açısından tartışmalıdır.
Aydınlatması iyi olmayan ortamlar, çocuklarda göz yorgunluğu yapabilir. – Bu doğru bir önermedir.
Öğrenme ortamlarında akkor lambalar da kullanılabilir. – Akkor lambalar kullanılabilir, ancak enerji verimliliği ve ışık kalitesi açısından günümüzde daha çok LED gibi alternatifler tercih edilmektedir.
Bu açıklamalardan, genel kabul görmüş prensiplere tam olarak uymayan veya pratikte her zaman ideal olmayabilecek önermeler 2, 4 ve 5’dir. Bu nedenle, yanlış olarak değerlendirilebilecek önerme sayısı C) 3’tür.

#18. I. Çocuklara sınıf içinde sorumluluk vermek II. Oyuna bol zaman ve fırsat tanımak III. Çocukları yakından gözlemlemek IV. Çocukla eğlenmek Yukarıdakilerden hangisi veya hangileri sosyal ve duygusal gelişime yönelik program geliştirme ilkelerindendir?

Cevap : A) I, II ve III

Sosyal ve duygusal gelişime yönelik program geliştirme, çocukların sosyal becerilerini ve duygusal zekalarını geliştirmeyi hedefler. Bu süreçte, çocukların sosyal etkileşimlerde bulunmaları, duygularını ifade etmeyi öğrenmeleri ve başkalarının duygularını anlamaları teşvik edilir. Verilen seçeneklerin her biri, sosyal ve duygusal gelişimi destekleyen önemli unsurları içerir:

I. Çocuklara sınıf içinde sorumluluk vermek: Çocukların sorumluluk alması, onların kendine güvenlerini ve bağımsızlık duygularını geliştirir, aynı zamanda başkalarıyla işbirliği yapma ve takım çalışması becerilerini artırır.

II. Oyuna bol zaman ve fırsat tanımak: Oyun, çocukların sosyal becerilerini geliştirmeleri, duygusal ifadelerini keşfetmeleri ve arkadaşlık ilişkileri kurmaları için temel bir yöntemdir.

III. Çocukları yakından gözlemlemek: Eğitimcilerin çocukları yakından gözlemlemeleri, çocukların sosyal ve duygusal ihtiyaçlarını anlamalarına ve onlara uygun desteği sağlamalarına olanak tanır.

Bu nedenle, sosyal ve duygusal gelişime yönelik program geliştirme ilkeleri arasında A) I, II ve III seçenekleri yer alır. Bu seçenek, çocukların sosyal ve duygusal gelişimini destekleyen etkinliklerin ve yaklaşımların bir kombinasyonunu sunar. IV. Çocukla eğlenmek de sosyal ve duygusal gelişimi destekleyebilir, ancak bu, doğrudan bir program geliştirme ilkesi olarak değil, daha çok iyi bir uygulama olarak görülebilir. Dolayısıyla, en kapsamlı ve doğrudan ilkeyi içeren seçenek A’dır.

#19. MEB (2013) Okul Öncesi Eğitim Programı'nın içeriğine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur?

Cevap : B) Konular, amaç değil araçtır.

MEB (Milli Eğitim Bakanlığı) tarafından yayımlanan 2013 Okul Öncesi Eğitim Programı’nın temel prensiplerinden biri, eğitim içeriğinin, çocukların gelişimsel özellikleri ve ihtiyaçları doğrultusunda oluşturulmasıdır. Program, çocuk merkezli bir yaklaşım benimser ve konuları, çocukların yaşantılarından ve ilgi alanlarından yola çıkarak seçer. Bu bağlamda, konuların öğrenme süreçlerinde birer araç olarak kullanıldığı, yani öğrenme kazanımlarına ulaşmak için birer vasıta olarak değerlendirildiği vurgulanır.

Bu durumu en iyi yansıtan seçenek, B) Konular, amaç değil araçtır.’dır. Bu ifade, okul öncesi eğitim programının, konuları çocukların ilgi alanlarına ve gelişimsel gereksinimlerine uygun bir şekilde, öğrenme süreçlerini destekleyici bir araç olarak gördüğünü belirtir. Dolayısıyla, programın içeriği konuları bir amaç olarak değil, belirlenen eğitim kazanımlarına ulaşmada kullanılan bir araç olarak ele alır.

#20. Aşağıdakilerden hangisi bebeklik dönemi (0-2 yaş) bilişsel gelişim özelliklerindendir?

Cevap : A) Deneme yanılma yoluyla, neden – sonuç ilişkileri kurmaya başlarlar.

Bebeklik dönemi (0-2 yaş), çocukların bilişsel gelişimi için temel bir evredir. Bu dönemde, çocuklar çevreleriyle etkileşime girerek ve çeşitli nesnelerle deneyler yaparak dünyayı keşfederler. Bebeklik döneminde görülen bilişsel gelişim özelliklerinden biri,

A) Deneme yanılma yoluyla, neden – sonuç ilişkileri kurmaya başlarlar.

Bu, bebeklerin çevrelerindeki nesneleri manipüle ederek ve farklı davranışlar sergileyerek etkilerini gözlemledikleri, temel bir bilişsel gelişim özelliğidir. Örneğin, bir bebeğin bir oyuncak atması ve bu oyuncak yere düştüğünde çıkan sesi dinlemesi, neden-sonuç ilişkisi kurma becerisinin bir göstergesidir. Bu tür etkileşimler, bebeklerin çevrelerini anlamalarına ve basit neden-sonuç ilişkileri hakkında bilgi edinmelerine yardımcı olur.


TESTi BiTiR, PUANINI GÖR

SONUÇ

-

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

Auzef Çocuk Gelişimi 3. Sınıf Bütünleme Soruları Güz Dönemi

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

Auzef Çocuk Gelişimi 3. Sınıf Bütünleme Soruları Güz Dönemi

Share your score!
Tweet your score!
Share to other

HD Quiz powered by harmonic design

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

Auzef Çocuk Gelişimi 3. Sınıf Bütünleme Soruları Güz Dönemi

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

Eğitimde Bireyselleştirme ve Kapsayıcılık: Çağdaş Yaklaşımların Önemi

Eğitim, her bireyin benzersiz ihtiyaçlarına ve öğrenme tarzlarına uygun şekilde tasarlandığında en etkili olur. Günümüzde, eğitimciler ve eğitim programları, çocukların bireysel farklılıklarını, özel gereksinimlerini, kültürel ve dil çeşitliliğini dikkate alarak daha kapsayıcı ve bireyselleştirilmiş öğrenme deneyimleri sunma eğilimindedir. Bu makale, bu kavramların okul öncesi eğitimdeki önemini ve uygulanışını, özellikle lolonolo.com’un değerli okuyucuları için, açıköğretim fakültesi öğrencilerine yönelik olarak ele alacaktır.

Yumuşak ve Yatay Geçişler

Çocukların gün içinde yaşadıkları geçişler, onların öğrenme sürecinde önemli bir yer tutar. Özellikle yumuşak ve yatay geçişler, çocukların farklı etkinlikler arasında sorunsuz bir şekilde geçiş yapmalarını sağlar. Bu tür geçişler, örneğin sanat etkinliğinden fen-doğa etkinliğine geçmek gibi, çocukların öğrenme süreçlerinde kesintisiz bir akış yaratır.

Bireyselleştirilmiş Eğitim Programları

Her çocuğun kendine özgü ihtiyaçları vardır ve bireyselleştirilmiş eğitim programları bu ihtiyaçlara cevap vermek için tasarlanmıştır. Bu programlar, çocukların bireysel farklılıklarını dikkate alır ve onların kendi öğrenme stillerinde ve hızlarında öğrenmelerine olanak tanır.

Kapsayıcı Programlar

Kapsayıcı programlar, çocukların bireysel farklılıklarını, özel gereksinimlerini, kültürel ve dil çeşitliliğini kabul eden ve bunlara uygun eğitim fırsatları sunan programlardır. Bu programlar, her çocuğun öğrenme sürecine katılmasını ve kendi potansiyellerini en iyi şekilde gerçekleştirmesini sağlar.

Sanat ve Estetik Eğitimi

Sanat ve estetik eğitimi, çocukların yaratıcı süreçlere katılımını teşvik eder, onların sanattan zevk almalarını ve yaratıcı süreçleri takdir etmelerini sağlar. Bu eğitim, çocukların duygusal ve bilişsel gelişimlerine katkıda bulunur.

Uzaktan Aile Eğitimi

Uzaktan aile eğitimi, aileleri çocuklarının eğitim sürecine dahil etmenin etkili yollarından biridir. Kitle iletişim araçları aracılığıyla yapılan bu eğitim, ailelerin bilgilendirilmesi, farkındalık yaratılması ve eğitilmesi amacını taşır.

Süreç-Odaklılık ve Otantik Ölçme

Eğitimde süreç-odaklılık ve otantik ölçme, çocukların gerçek yaşam deneyimlerine dayalı olarak değerlendirilmesini ve öğrenme süreçlerinin bütün olarak ele alınmasını vurgular. Bu yaklaşım, çocukların öğrenme deneyimlerinin daha anlamlı ve uygulanabilir olmasını sağlar.

İyi Düzenlenmiş Öğrenme Ortamları

İyi düzenlenmiş öğrenme ortamları, çocukların etkin şekilde öğrenmelerini, yaratıcı problem çözme becerilerini geliştirmelerini ve uygunsuz davranışlarının azalmasını sağlar. Bu ortamlar, öğretmenlerin de mekâna hakimiyetini artırır.

Sonuç

Eğitimde bireyselleştirme ve kapsayıcılık, çocukların her birinin benzersiz ihtiyaçlarını karşılamak ve onlara en uygun öğrenme deneyimlerini sunmak için kritik öneme sahiptir. lolonolo.com olarak, öğrencilerin ve eğitimcilerin bu çağdaş eğitim yaklaşımlarını anlamalarına ve uygulamalarına yardımcı olmak amacıyla bilgi ve kaynaklar sunmaktayız. Her çocuğun öğrenme yolculuğu benzersizdir ve biz bu yolculukta destekleyici bir kaynak olmaktan gurur duyarız

@lolonolo_com

Okul Öncesi Eğitim Programları-1 2022-2023 Bütünleme Soruları

1. Çocuklar gün boyunca pek çok geçiş zamanı yaşarlar. Bu geçişlerden bazıları büyük dikey geçişlerdir; bazıları ise daha yumuşak ve yatay geçişlerdir.
Aşağıdakilerden hangisi yumuşak ve yatay geçişe örnektir?

A) Sınıftan yemekhaneye geçmek
B) Dinlenme zamanından yemek yeme zamanına geçmek
C) Bahçeden içeriye geçmek
D) Evden okula gelmek
E) Sanat etkinliğinden fen-doğa etkinliğine geçmek

Cevap : E) Sanat etkinliğinden fen-doğa etkinliğine geçmek

2. Aşağıdakilerden hangisi bireyselleştirilmiş eğitim programları geliştirmenin amaçlarından biridir?

A) Çocukların eğitiminde okul yönteminin görüşlerinin en önemli husus olmasıdır.
B) Çocukların ailelerinin isteklerinin tam anlamı ile yerine getirilmesidir.
C) Çocukların eğitimini düzenlerken toplumun özel gereksinimli çocuklara yönelik olumlu ya da olumsuz tutumlarını yansıtmaya olanak sağlamasıdır.
D) Çocukların bireysel farklılıklarının olması ve bu bireysel farklılıklarından kaynaklanan kendine özgü ihtiyaçlarının bulunmasıdır.
E) Çocukların eğitiminin nasıl yapılması gerektiği hakkında öğretmene tek başına karar alma yetkisi vermesidir.

Cevap : D) Çocukların bireysel farklılıklarının olması ve bu bireysel farklılıklarından kaynaklanan
kendine özgü ihtiyaçlarının bulunmasıdır.

3. Bireysel farklılıklar, özel gereksinim, kültür ve dil çeşitliliğinin önemini vurgulayan, çocukların kendi öğrenme stillerinde ve hızlarında öğrenmelerine izin veren programdır.
Yukarıda tanımlanan program türü aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bireysel eğitim programı
B) Kendiliğinden gelişen program
C) Uzlaşmacı program
D) Eğitim programi
E) Kapsayıcı program

Cevap : E) Kapsayıcı program

4. Aşağıdakilerden hangisi sanat ve estetik becerilere yönelik geliştirilen programların temel
amaçlarından değildir?

A) Çocukları yaratıcı süreçlerden haberdar etmek
B) Çocukların yaratıcı süreçleri takdir etmelerini sağlamak
C) Çocukların sanattan zevk almalarını sağlamak
D) Çocukların şema dönemi özelliklerini yansıtan resimler çizmelerini sağlamak
E) Çocukların yaratıcı süreçlere katılmalarını sağlamak

Cevap : D) Çocukların şema dönemi özelliklerini yansıtan resimler çizmelerini sağlamak

5. Aşağıdakilerden hangisi uzaktan aile eğitiminde kullanılan kitle iletişim araçlarının dört etki düzeyinden biri değildir?

A) Dinlendirmek
B) Farkındalık yaratmak
C) Bilgilendirmek
D) Eğitmek
E) Harekete geçirmek

Cevap : A) Dinlendirmek

6. Süreç-odaklılık ve otantik ölçme arasındaki ilişki, sonuç-odaklılıkla aşağıdakilerden hangisi arasında bulunur?

A) Standart sapma eğilimli ölçme
B) Yapay ölçme
C) Doğal ölçme
D) Norm-bağımlı ölçme
E) Performans odaklı ölçme

Cevap : D) Norm-bağımlı ölçme

7. Aşağıdakilerden hangisi iyi düzenlenmiş bir öğrenme ortamının yararlarından biri değildir?

A) Çocukları yaratıcı problem çözmeye teşvik eder.
B) Çocuklar etkin şekilde öğrenir.
C) Okul yönetiminin evrak yükünü azaltır.
D) Çocukların uygunsuz davranışlarını azaltır.
E) Öğretmenlerin mekâna hâkimiyetini artırır.

Cevap : C) Okul yönetiminin evrak yükünü azaltır.

8. • İç mekânlarda hem doğal ışık hem de aydınlatma kullanılmalıdır.
• Ekonomik olması için iç mekânlarda florasan kullanılmalıdır.
• Pencereler de bir aydınlatma unsurudur.
• Öğrenme ortamı güneş ışığını yukarıdan almalıdır.
• İklim şartlarını temel alarak pencereleri yere kadar yapmak mümkündür.
• Aydınlatması iyi olmayan ortamlar, çocuklarda göz yorgunluğu yapabilir.
• Öğrenme ortamlarında akkor lambalar da kullanılabilir.
Okul öncesi öğrenme ortamlarının aydınlatmasına ilişkin yukarıda verilen açıklamalardan kaçı yanlıştır?

A) 1
B) 4
C) 3
D) 5
E) 2

Cevap : C) 3

9. Günlük akış içinde her bir etkinliğe ayrılan süreyi belirlemeye yarayan temel ilke aşağıdakilerden hangisidir?

A) Günün her anında yeni deneyim ve bilgi edinmelerini sağlaması
B) Sosyal etkileşime ayrılan zamanın bol olması
C) Geçiş zamanlarını kolaylaştırması
D) Çocukları acele ettirecek kadar kısa veya sıkılacakları kadar uzun olmaması
E) Günlük akışın esnekliğine izin vermesi

Cevap : D) Çocukları acele ettirecek kadar kısa veya sıkılacakları kadar uzun olmaması

10. • Her gelişim düzeyindeki çocuklar kendini serbestçe ifade etmelidir.
• Etkinlik esnasında diğer çocukların dikkatini dağıtmamak için yalnızca öğretmen konuşmalıdır.
• Çocuklar, başkaları ile anlaşılır şekilde konuşmak için teşvik edilmelidir.
• Çocukların herhangi bir sözcüğü yanlış söylemeleri durumunda onları aynen tekrar etmek uygun olacaktır.
• Çocuklar, kendi gelişimleri ile uygun olacak şekilde tam bir cümle ile konuşmaları konusunda teşvik edilmelidir.
Konuşma gelişimi çocuğun sözel dili kullanmasını teşvik eden etkinlikler aracılığı ile desteklenmektedir. Buna göre konuşma becerilerinin desteklenmesi için yukarıda verilenlerden kaç tanesinin yapılması uygundur?

A) 5
B) 4
C) 3
D) 2
E) 1

Cevap : C) 3

11. Küçük Çocukların Eğitimi Ulusal Birliği, ölçme ve değerlendirme süreçleriyle ilgili temel bazı ilkeler belirlemiştir.
Buna göre bir okulun kendi ölçme planını oluşturmaması, bu ilkelerin hangisinin ihlaliyle açıklanabilir?

A) Ölçme sonuçları bildirilmeli ve paylaşılmalıdır.
B) Ölçme, sistematik ve sürekli olmalıdır.
C) Ölçme, amaçlı ve stratejik olmalıdır.
D) Ölçme, geçerli ve güvenilir olmalıdır.
E) Ölçme, öğretim süreci ve programla bütünleştirilmelidir.

Cevap : B) Ölçme, sistematik ve sürekli olmalıdır.

12. MEB (2013) Okul Öncesi Eğitim Programı’nın içeriğine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur?

A) İçerik seçimi, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılmıştır.
B) Konular, amaç değil araçtır.
C) Konular, ailelerin ilgileri doğrultusunda seçilmelidir.
D) İçerik, konular üzerine düzenlenmelidir.
E) Önce içerik seçimi yapılmalı, ardından kazanımlar belirlenmelidir.

Cevap : B) Konular, amaç değil araçtır.

13. Aşağıdakilerden hangisi bebeklik dönemi (0-2 yaş) bilişsel gelişim özelliklerindendir?

A) Deneme yanılma yoluyla, neden – sonuç ilişkileri kurmaya başlarlar.
B) Örüntüleri fark eder ve devam ettirirler.
C) Sembol kullanmayı severler.
D) Sorunların nasıl çözülebileceğine dair fikirlerini açıklarlar.
E) Okuma ve yazmaya ilgilidirler.

Cevap : A) Deneme yanılma yoluyla, neden – sonuç ilişkileri kurmaya başlarlar.

14. Aşağıdakilerden hangisi psikomotor gelişime yönelik hazırlanan programda eğitimcinin temel rollerinden değildir?

A) Çocukların psikomotor gelişimsel ihtiyaçlarını gözlemlemek
B) Ortamı düzenlemek
C) Geçiş zamanları için özel oyunlar planlamak
D) Günlük rutin içinde ele alınacak motor becerileri seçmek
E) Psikomotor gelişim programındaki ekinlikleri planlamak

Cevap : C) Geçiş zamanları için özel oyunlar planlamak

15. I. Çocuklara sınıf içinde sorumluluk vermek
II. Oyuna bol zaman ve fırsat tanımak
III. Çocukları yakından gözlemlemek
IV. Çocukla eğlenmek
Yukarıdakilerden hangisi veya hangileri sosyal ve duygusal gelişime yönelik program geliştirme ilkelerindendir?

A) I, II ve III
B) II, III ve IV
C) I ve II
D) Yalnız II
E) Yalnız I

Cevap : A) I, II ve III

16. Eğitim programının içeriğine ilişkin olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Amaçlara ne ile ulaşacağız sorusunun yanıtıdır.
B) Mevcut okul öncesi eğitim programında konular araçtır.
C) Mevcut okul öncesi eğitim programında kazanımlar tekrar tekrar ele alınabilir.
D) Programların içeriği oluşturulurken önce içerik seçimi ardından düzenlenmesi yapılır.
E) Mevcut okul öncesi eğitim programının içeriği modüler yaklaşımla düzenlenmiştir.

Cevap : E) Mevcut okul öncesi eğitim programının içeriği modüler yaklaşımla düzenlenmiştir.

17. Beş yaşındaki Seda’nın pastel boyayla sınıf halısını boyamaya çalıştığını fark eden öğretmen, Seda’ya: “Seda burada bozulan bebekleri tamir ediyorum, gelip bu pamukları doldurmama yardım eder misin?” demiştir.
Öğretmenin bu tutumu, zorlayıcı davranışlara müdahale bakımından aşağıdakilerden hangisine örnektir?

A) Sözel yeniden yönlendirme
B) İşaretle yeniden yönlendirme
C) Fiziksel yeniden yönlendirme
D) Prososyal davranışı pekiştirme
E) Dikkati olumlu modele çekerek yeniden yönlendirme

Cevap : A) Sözel yeniden yönlendirme

18. Bir okuldaki lavabolarda, çocukların ellerini nasıl sabunlayacakları, durulayacakları ve kurulayacaklarına dair görseller bulunmaktadır.
Bu tür bir uygulama, okul öncesi eğitim programlarında kullanılan öğretim stratejilerinden hangisine örnektir?

A) Model olmak
B) Geri dönüt vermek
C) Duyusal uğraşlar sunmak
D) Sessizlik / beklemek
E) Çevresel ipuçları vermek

Cevap : E) Çevresel ipuçları vermek

19. “…… sebebiyle çocuğun yetiştirilmesinde yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunda, çocuk için duygusal destek veya kaynak eksikliği olduğunda, olumsuz çıktılar ortaya çıkmadan
önce müdahale şansımız olur ve durumu olumlu yöne çevirebiliriz.”
Yukarıdaki boşluğu aşağıdakilerden hangisi en uygun şekilde tamamlar?

A) Aile katılımı
B) Aile eğitimi
C) Çocuk gelişimi
D) Aile sosyalleşmesi
E) Çocuk refahı

Cevap : B) Aile eğitimi

20. Uyumlu ve huzurlu bir sınıf ortamı için öğretmenin, çocukların her biriyle kurduğu etkileşimde olumlu rol model olması önemlidir.
Aşağıdakilerden hangisi öğretmenin rol model olabileceği durumlara örnek değildir?

A) Yumuşak ve sakin konuşmaya model olmak
B) Duyguları anlamaya model olmak
C) Diğer yetişkinlerle kibar ilişki kurmaya model olmak.
D) Sözlü olmayan görgü kurallarına model olmak
E) Sözlü nezaket kelimelerine model olmak

Cevap : B) Duyguları anlamaya model olmak

Okul Öncesi Eğitim Programları-1

Auzef Çocuk Gelişimi auzef okul öncesi eğitim programları-1

Okul Öncesi Eğitim Programları -1 2022-2023 Bütünleme Soruları

Editor

Editör

error: Kopyalamaya Karşı Korumalıdır!