Psikometrik – Gelişimsel Ölçme ve Değerlendirme 2023-2024 Final Soruları

Cevap : D) II ve IV

Gardner’in Çoklu Zekâ Kuramında yer alan zekâ alanları “D) II ve IV” seçeneğinde yer alan “II. Kişilerarası zekâ” ve “IV. Bedensel-kinestetik zekâ”dır.

Kişilerarası Zekâ (II): Bu zekâ türü, diğer insanlarla etkileşimde bulunma ve onların duygularını, niyetlerini ve motivasyonlarını anlama yeteneği ile ilgilidir.
Bedensel-Kinestetik Zekâ (IV): Bedensel hareketleri ve fiziksel becerileri kullanma kapasitesini ifade eder. Sporcular, dansçılar ve cerrahlar bu tür zekâya sahip kişiler olarak örnek verilebilir.
Diğer zekâ türleri Gardner’in Çoklu Zekâ Kuramında yer almaz:

Kristalize Zekâ (I) ve Akıcı Zekâ (III), Cattell tarafından geliştirilen zekâ kuramının parçalarıdır ve Gardner’in teorisinde yer almazlar. Kristalize zekâ, öğrenilmiş bilgi ve deneyimlerle ilgilidir, akıcı zekâ ise yeni durumlarla başa çıkma ve soyut düşünme yeteneğini ifade eder.

Cevap : E) Çocuğun kazandığı gelişimsel becerileri kaybetmesi

Aşağıdakilerden “E) Çocuğun kazandığı gelişimsel becerileri kaybetmesi” ifadesi, çocukta gelişimsel gerileme olduğunu gösteren bir durumdur.

Gelişimsel gerileme, daha önce kazanılmış olan motor, dil, sosyal veya bilişsel becerilerin kaybedilmesi durumudur. Bu, çocuğun belirli bir gelişimsel düzeyde kazandığı becerileri sonradan kaybetmesi ve bu becerileri tekrar sergileyememesi şeklinde ortaya çıkar. Örneğin, önceden kelimeler söyleyebilen veya belirli sosyal etkileşimlerde bulunabilen bir çocuğun, bu becerileri sonradan kaybetmesi gelişimsel gerileme olarak değerlendirilir. Bu tür bir gerileme, çeşitli gelişimsel bozukluklar, nörolojik sorunlar veya diğer sağlık koşullarıyla ilişkili olabilir ve detaylı bir değerlendirme gerektirir.

Cevap : A) IQ puanı, güncel zihinsel işlevselliğin bir göstergesidir.

Zekânın ölçülmesi hakkında doğru olan ifade “A) IQ puanı, güncel zihinsel işlevselliğin bir göstergesidir.”

IQ puanı, bireyin mevcut zihinsel işlevsellik düzeyini gösterir ve yaşa göre standartlaştırılmış bir skor olarak ifade edilir. Bu puan, bireyin yaş grubuna göre ortalama zihinsel yeteneklerine kıyasla nerede durduğunu gösterir ve genellikle zekâ testleri aracılığıyla elde edilir.

Diğer seçenekler yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

B) Küçük yaşlarda elde edilen IQ skorları zamanla değişebilir, çünkü çocuklar gelişirken zihinsel yetenekleri de değişiklik gösterebilir.
C) Zekâ testlerini uygulamak için eğitimli ve sertifikalı profesyoneller gereklidir. Herkes tarafından uygulanması doğru değildir.
D) Çocuğun test performansı, sonuçların yorumlanmasında çok önemlidir. Çocuğun test sırasındaki durumu ve davranışları, sonuçların anlamı üzerinde etkili olabilir.
E) Küçük çocukların zekâsının ölçülmesi, çeşitli faktörlere bağlı olarak zor olabilir ve genellikle bu yaş grubunda elde edilen sonuçlar daha az güvenilirdir.

Cevap : C) Çocuk, zekâ testinden önce ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmelidir.

Aşağıdaki ifadelerden doğru olan “C) Çocuk, zekâ testinden önce ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmelidir.”

Bu seçenek, zekâ testlerinin doğru ve etkili bir şekilde uygulanmasında önemli bir prensibi yansıtır. İyi bir psikolojik değerlendirme süreci, çocuğun genel durumunu, gelişim geçmişini ve mevcut davranışlarını kapsamlı bir şekilde anlamayı içerir. Bu ayrıntılı ön değerlendirme, testin uygulanışı ve yorumlanması sırasında karşılaşılabilecek zorlukları anlamak ve testin sonuçlarının doğruluğunu artırmak için gereklidir. Çocuğun zihinsel, duygusal ve sosyal durumu, test sırasındaki performansını etkileyebilir ve bu faktörlerin anlaşılması, test sonuçlarının doğru bir şekilde yorumlanmasına yardımcı olur.

Diğer seçenekler, etik ve etkili zekâ testi uygulamaları açısından önerilen yaklaşımları yansıtmamaktadır. Zekâ testi sırasında çocuğa ne yapılacağının açıklanması, testlerin herkes tarafından istenmemesi, klinik değerlendirme gerekliliği ve test uygulayıcısının çocukla önceden tanışması gibi hususlar, profesyonel ve etik uygulamaların bir parçasıdır.

Cevap : A) Bebeklik döneminde çocuk bakım aldığı kişinin aynılığı ve sürekliliğine ihtiyaç duyar.

Ruh sağlığı alanında ölçek kullanımı ile ilgili doğru ifade “A) Ölçekler, geniş bir belirti kümesinin hızlı bir şekilde incelenmesini sağlar.”

Bu ifade, ölçeklerin ruh sağlığı alanında yaygın olarak kullanılmasının temel nedenlerinden birini vurgular. Ölçekler, bireylerin çeşitli psikolojik belirtileri ve durumları hakkında hızlı ve sistematik bilgi toplamayı kolaylaştırır. Bu araçlar, genellikle anksiyete, depresyon, stres ve diğer ruh sağlığı konularında bireylerin yaşadığı belirtileri değerlendirmek için kullanılır. Ölçekler, klinik değerlendirmenin bir parçası olarak kullanılır ve profesyonellerin belirtileri daha ayrıntılı bir şekilde anlamalarına yardımcı olur.

Diğer seçenekler, ölçeklerin kullanımı hakkında yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

B) Ölçeklerin tarama amaçlı kullanılması genellikle sakıncalı değildir; aslında, birçok ölçek tarama amaçlı olarak tasarlanmıştır.
C) Ölçekler, çocuklar dahil olmak üzere farklı yaş gruplarındaki bireyler için kullanılabilir.
D) Ölçekler, somut psikolojik sorunları soyutlaştırmaz; bunun yerine, bu sorunların daha iyi anlaşılmasını ve değerlendirilmesini sağlar.
E) Ölçekler, klinik değerlendirme yapılmadan tedavi kararı vermek için yeterli değildir; bunlar, genellikle daha kapsamlı bir değerlendirme sürecinin bir parçası olarak kullanılır

Cevap : D) Hedef topluluğun her bireyinin örnekleme girme konusunda eşit şansı olmasıdır.

Tesadüfi örnekleme “D) Hedef topluluğun her bireyinin örnekleme girme konusunda eşit şansı olmasıdır.”

Tesadüfi örnekleme, araştırma veya anket çalışmalarında kullanılan bir yöntemdir ve hedef topluluğun tüm bireylerinin örnekleme dahil edilme şansının eşit olduğu bir seçim sürecini ifade eder. Bu yöntem, örneklemin hedef topluluğu temsil etme olasılığını artırır ve böylece elde edilen sonuçların genelleştirilebilirliğini sağlar.

Diğer seçenekler, tesadüfi örneklemeyle ilgili yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

A) Hedef topluluğun oransal olarak benzer şekilde örnekleme dahil edilmesi, katmanlı örnekleme olarak bilinir.
B) Test edilen bireyin norm grubuna göre yüzdesinin belirlenmesi, norm-referanslı test sonuçlarını ifade eder.
C) Örneklemin tamamına yakın kısmının incelenmesi, neredeyse tüm topluluğun incelendiği durumlardır ve tesadüfi örnekleme değildir.
E) Hedef topluluktaki kişilerin sadece bir grubunun seçilmesi, örnekleme hatalarına yol açabilir ve tesadüfi örnekleme değildir.

Cevap : E) Peabody Resim Kelime Eşleştirme Testi

Bu seçenekler arasında dil ve konuşma becerilerini değerlendiren test “E) Peabody Resim Kelime Eşleştirme Testi”dir.

Peabody Resim Kelime Eşleştirme Testi, özellikle çocukların kelime dağarcığını ve dil yeteneklerini değerlendirmek için tasarlanmıştır. Bu test, genellikle belirli yaş grupları için uygundur ve çocukların görsel olarak sunulan nesneleri tanıma ve bunları kelime dağarcıkları ile eşleştirme becerilerini ölçer.

Diğer seçenekler ise farklı psikolojik fonksiyonları değerlendiren testlerdir:

A) Gazi Beier Cümle Tamamlama Testi genellikle kişilik özellikleri ve içsel düşünceleri değerlendirmek için kullanılır.
B) Çocuklar için Algı Testi, çocukların algısal becerilerini ölçmeye yöneliktir.
C) Stroop Testi, bilişsel işlevleri ve özellikle dikkat kontrolünü değerlendirir.
D) Frankfurter Testi, genellikle bilişsel fonksiyonlar ve bellek ile ilgili bir değerlendirme aracıdır.

Cevap : B) Küçük çocukların test performansında daha çok dalgalanma olabilir.

Zekâ testleri hakkında doğru olan ifade “B) Küçük çocukların test performansında daha çok dalgalanma olabilir.”

Bu ifade, küçük çocukların zekâ testlerinde gösterdikleri performansın yaşları ve gelişim aşamaları nedeniyle dalgalanmalar gösterebileceğini vurgular. Küçük çocukların dikkat süreleri, duygusal durumları ve test ortamına olan tepkileri, test performanslarını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle, küçük çocuklarda zekâ testi sonuçlarının yorumlanması, bu dalgalanmaları ve çocuğun bireysel özelliklerini dikkate almalıdır.

Diğer seçenekler ise zekâ testleri ile ilgili yanıltıcı veya yanlış bilgiler içerir:

A) Zekâ testleri tanısal testler değildir ve hastalık tanısı koymak için kullanılmazlar.
C) Çocukla test öncesinde hareketli oyunlar oynamak her zaman uyumu kolaylaştırmaz ve bu durum çocuğa ve test koşullarına bağlıdır.
D) Test sırasında yapılan değişiklikler, test raporunda belirtilmeli ve testin yorumlanmasında dikkate alınmalıdır.
E) Zekâ testleri, objektif değerlendirmeler için kullanılır ve ebeveynlerin memnuniyeti temel kriter değildir.

Cevap : A) Çocuğun aç, uykulu, kaygılı vs. olması dikkatini olumsuz etkileyebilir.

Dikkat testleri hakkında doğru olan ifade “A) Çocuğun aç, uykulu, kaygılı vs. olması dikkatini olumsuz etkileyebilir.”

Bu ifade, dikkat testlerinin uygulanması sırasında dikkate alınması gereken önemli bir faktörü belirtir. Çocukların fiziksel ve duygusal durumu, dikkat ve konsantrasyon seviyelerini büyük ölçüde etkileyebilir. Açlık, yorgunluk veya kaygı gibi durumlar, çocuğun test sırasında gösterdiği performansı olumsuz yönde etkileyebilir ve test sonuçlarının doğru bir şekilde yorumlanmasını zorlaştırabilir.

Diğer seçenekler ise dikkat testleri ile ilgili yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

B) Dikkat testleri, çocuğun duygusal durumunu doğrudan anlamak için tasarlanmamıştır; bu amaçla genellikle farklı türde psikolojik değerlendirme araçları kullanılır.
C) Dikkat, değerlendirildiği ortamdan etkilenebilir. Ortamın sessizliği, rahatlığı ve dikkat dağıtıcı unsurların varlığı gibi faktörler önemlidir.
D) Dikkat testleri, tek başına bir tanı aracı olarak kullanılamaz. Tanı koymak için genellikle çok yönlü bir değerlendirme süreci gereklidir.
E) Dikkat testleri, depresyon tanısı koymak için doğrudan kullanılmaz.
Dikkat testleri hakkında doğru olan ifade “A) Çocuğun aç, uykulu, kaygılı vs. olması dikkatini olumsuz etkileyebilir.”

Bu ifade, dikkat testlerinin uygulanması sırasında dikkate alınması gereken önemli bir faktörü belirtir. Çocukların fiziksel ve duygusal durumu, dikkat ve konsantrasyon seviyelerini büyük ölçüde etkileyebilir. Açlık, yorgunluk veya kaygı gibi durumlar, çocuğun test sırasında gösterdiği performansı olumsuz yönde etkileyebilir ve test sonuçlarının doğru bir şekilde yorumlanmasını zorlaştırabilir.

Diğer seçenekler ise dikkat testleri ile ilgili yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

B) Dikkat testleri, çocuğun duygusal durumunu doğrudan anlamak için tasarlanmamıştır; bu amaçla genellikle farklı türde psikolojik değerlendirme araçları kullanılır.
C) Dikkat, değerlendirildiği ortamdan etkilenebilir. Ortamın sessizliği, rahatlığı ve dikkat dağıtıcı unsurların varlığı gibi faktörler önemlidir.
D) Dikkat testleri, tek başına bir tanı aracı olarak kullanılamaz. Tanı koymak için genellikle çok yönlü bir değerlendirme süreci gereklidir.
E) Dikkat testleri, depresyon tanısı koymak için doğrudan kullanılmaz.

Cevap : D) Günümüzdeki şekliyle ilk zekâ testi Alfred Binet tarafından geliştirilmiştir.

Zekâ testlerinin tarihçesi konusunda doğru olan ifade “D) Günümüzdeki şekliyle ilk zekâ testi Alfred Binet tarafından geliştirilmiştir.”

Alfred Binet, 20. yüzyılın başlarında, Fransız hükümetinin talebi üzerine, öğrencilerin eğitim ihtiyaçlarını belirlemek amacıyla ilk zekâ testini geliştirmiştir. Bu test, özellikle çocukların okul başarısını öngörmek ve özel eğitim gereksinimlerini belirlemek için tasarlanmıştır. Binet’in bu çalışması, modern zekâ testlerinin temelini oluşturmuş ve zekâ ölçümüne dair birçok ileri çalışmaya ilham vermiştir.

Diğer seçenekler, zekâ testlerinin tarihçesiyle ilgili yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

A) IQ terimi ilk olarak, Binet’in zekâ testlerini geliştiren çalışmalarını takiben, William Stern tarafından tanıtılmıştır.
B) Jean Piaget, çocukların bilişsel gelişimini incelemiştir, ancak zekânın duyusal özelliklerle bağlantısını öne sürmemiştir.
C) Zekâ testlerinin Antik Yunan’da kullanıldığına dair kanıtlar yoktur.
E) İlk zekâ testlerinin milattan önceki yıllarda İngiltere’de kullanıldığı iddiası da tarihsel olarak doğru değildir.

Cevap : B) II ve IV

Değerlendirme raporunun tanımlayıcı bilgiler kısmında bulunması gereken bilgiler “B) II ve IV” seçeneğinde yer alan “II. Çocuğun adı ve soyadı” ve “IV. Rapor tarihi”dir.

Çocuğun adı ve soyadı (II): Her türlü resmi değerlendirme raporunda, değerlendirilen bireyin kimliğini açıkça belirtmek için ad ve soyadın yer alması esastır.
Rapor tarihi (IV): Raporun hazırlandığı tarih, raporun geçerlilik ve ilgililik açısından önemli bir bilgidir ve raporun ne zaman hazırlandığını gösterir.
Diğer bilgiler genellikle raporun içeriğinde yer alır, ancak tanımlayıcı bilgiler kısmında olmayabilir:

Çocuğun neden yönlendirildiği (I) ve Çocuğun test davranışı ve uyumu (III), değerlendirme sürecinin içeriğine ilişkin bilgilerdir ve genellikle raporun detaylı analiz veya bulgular bölümünde bulunur.

Cevap : E) Çocukla ilgili yeterli bilgi toplayıp bir kanaat oluştuktan sonra test istenmelidir.

Çocuklarda ölçme işlemi için doğru olan ifade “E) Çocukla ilgili yeterli bilgi toplayıp bir kanaat oluştuktan sonra test istenmelidir.”

Bu yaklaşım, çocuğun bireysel özelliklerini, ihtiyaçlarını ve mevcut durumunu anlamaya yönelik kapsamlı bir ön değerlendirme sürecinin önemini vurgular. Ölçme ve değerlendirme sürecine başlamadan önce, çocuğun gelişimsel geçmişi, sağlık durumu, eğitim ve aile ortamı gibi faktörler hakk

ında yeterli bilgi toplanması gereklidir. Bu bilgiler, hangi test veya değerlendirme aracının en uygun olacağını belirlemeye ve testin sonuçlarını doğru bir şekilde yorumlamaya yardımcı olur. Ayrıca, çocuğun ihtiyaçlarına uygun ve etkili bir müdahale planı geliştirmek için de bu ön değerlendirme süreci kritik öneme sahiptir.

Diğer seçenekler, ölçme işleminin etkili ve doğru bir şekilde yapılması için genellikle önerilmeyen yaklaşımlardır:

A) Çocuğun dikkat süresinin kısa olması, ölçüme hemen başlamak gerektiği anlamına gelmez. Çocuğun hazır olup olmadığını değerlendirmek önemlidir.
B) Sadece ölçüm aracının sonucunu yorumlamak, karar vermek için genellikle yetersizdir. Bütünsel bir değerlendirme gereklidir.
C) Testin yapılma nedeni ve içeriği genellikle testten önce açıklanmalıdır, böylece çocuk ne beklendiğini anlayabilir.
D) Çocuk yorgunken test yapılması, genellikle daha az güvenilir sonuçlar verir. Çocuğun test için en iyi durumda olması önemlidir.

Cevap : E) Memnuniyet anketleri

Sıralama ölçeklerine örnek olarak “E) Memnuniyet anketleri” verilebilir.

Sıralama ölçekleri, bireylerin belirli bir konu hakkında hissettikleri yoğunluğu veya dereceyi ifade etmelerini sağlar. Bu tür ölçekler, genellikle memnuniyet, tutum, algı ve benzeri subjektif değerlendirmeler için kullanılır. Memnuniyet anketlerinde katılımcılardan genellikle bir hizmet, ürün, deneyim vb. hakkındaki memnuniyet düzeylerini belirli bir sıralama üzerinde işaretlemeleri istenir. Bu, katılımcıların hissiyatlarının ve tercihlerinin derecelendirilmesine olanak tanır.

Diğer seçenekler sıralama ölçeklerine örnek teşkil etmez:

A) Hava sıcaklıkları, nicel bir ölçümdür ve derecelendirme içermez.
B) Sınıftaki öğrencilerin cinsiyetlerine göre numaralandırılması, sıralama değil, sınıflandırma örneğidir.
C) IQ puanları, belirli bir zeka seviyesini nicel olarak gösterir, ancak bu puanlar sıralama ölçeği değildir.
D) Ağırlık, nicel bir ölçümü ifade eder ve bir sıralama ölçeği değildir.

Cevap : C) Çocuk hakkında veliden bilgi alınması

Bir çocuğun gelişimsel değerlendirmesinden önce yapılması gereken işlem “C) Çocuk hakkında veliden bilgi alınması”dır.

Bu adım, çocuğun gelişimsel durumunu değerlendirmede kritik öneme sahiptir. Veli veya ebeveynlerden alınan bilgiler, çocuğun evdeki davranışları, gelişim tarihçesi, sağlık durumu, ailedeki gelişimsel veya sağlıkla ilgili sorunların varlığı gibi önemli konular hakkında fikir verir. Bu bilgiler, değerlendirme sürecinde çocuğun bireysel ihtiyaçlarını ve özelliklerini daha iyi anlamak için temel bir kaynak oluşturur.

Diğer seçenekler, gelişimsel değerlendirmeden önce mutlaka yapılması gereken standart prosedürler değildir:

A) Aile üyelerinin tek tek incelenmesi her zaman gerekli veya uygulanabilir değildir.
B) Hareketli oyunlar oynamak çocukla ilişki kurmak için kullanılabilir ancak her değerlendirme öncesinde zorunlu değildir.
D) Odada sessiz bir şekilde beklemek genellikle değerlendirme sürecinin bir parçası değildir.
E) Odadaki bütün oyuncakların çocuğun önüne koyulması, değerlendirmede spesifik bir teknik olup her durumda uygulanmaz.

Cevap : A) Ölçekler, geniş bir belirti kümesinin hızlı bir şekilde incelenmesini sağlar.

Ruh sağlığı alanında ölçek kullanımı ile ilgili doğru ifade “A) Ölçekler, geniş bir belirti kümesinin hızlı bir şekilde incelenmesini sağlar.”

Bu ifade, ölçeklerin ruh sağlığı alanında yaygın olarak kullanılmasının temel nedenlerinden birini vurgular. Ölçekler, bireylerin çeşitli psikolojik belirtileri ve durumları hakkında hızlı ve sistematik bilgi toplamayı kolaylaştırır. Bu araçlar, genellikle anksiyete, depresyon, stres ve diğer ruh sağlığı konularında bireylerin yaşadığı belirtileri değerlendirmek için kullanılır. Ölçekler, klinik değerlendirmenin bir parçası olarak kullanılır ve profesyonellerin belirtileri daha ayrıntılı bir şekilde anlamalarına yardımcı olur.

Diğer seçenekler, ölçeklerin kullanımı hakkında yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

B) Ölçeklerin tarama amaçlı kullanılması genellikle sakıncalı değildir; aslında, birçok ölçek tarama amaçlı olarak tasarlanmıştır.
C) Ölçekler, çocuklar dahil olmak üzere farklı yaş gruplarındaki bireyler için kullanılabilir.
D) Ölçekler, somut psikolojik sorunları soyutlaştırmaz; bunun yerine, bu sorunların daha iyi anlaşılmasını ve değerlendirilmesini sağlar.
E) Ölçekler, klinik değerlendirme yapılmadan tedavi kararı vermek için yeterli değildir; bunlar, genellikle daha kapsamlı bir değerlendirme sürecinin bir parçası olarak kullanılır.

Cevap : C) Ölçekler yardımıyla farklı kişilerden bilgi alınabilir.

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)’nun değerlendirilmesinde ölçek kullanımı ile ilgili doğru olan ifade “C) Ölçekler yardımıyla farklı kişilerden bilgi alınabilir.”

DEHB değerlendirme ölçekleri, genellikle çocuğun davranışlarını farklı ortamlarda (okul, ev) ve farklı kişiler (ebeveynler, öğretmenler, bakıcılar) tarafından değerlendirmek için kullanılır. Bu ölçekler, çocuğun dikkat düzeyi, hiperaktivite, dürtüsellik gibi DEHB’nin tipik belirtilerini kapsamlı bir şekilde incelemeye olanak tanır. Ölçekler aracılığıyla elde edilen bu çok yönlü bilgiler, DEHB’nin tanılanmasında ve tedavi planının oluşturulmasında önemli bir rol oynar.

Diğer seçenekler ise DEHB ölçeklerinin doğrudan amaçlarını yansıtmaz:

A) DEHB ölçekleri okuma becerisini değerlendirmek için kullanılmaz.
B) DEHB ölçekleri doğrudan çocuğun zekâsını tespit etmek için tasarlanmamıştır.
D) DEHB tanısı, yalnızca ölçeklerle konulamaz; klinik gözlem ve detaylı bir değerlendirme gerektirir.
E) DEHB ölçekleri, tedavi sürecinin takibinde de kullanılabilir.

Cevap : D) Gelişim, genetik ve çevre şartlarının etkileşimi sonucu olur.

Normal gelişim için doğru olan ifade “D) Gelişim, genetik ve çevre şartlarının etkileşimi sonucu olur.”

Bu ifade, bireylerin gelişiminde hem genetik faktörlerin hem de çevresel koşulların etkili olduğunu vurgular. Genetik yapı, bireyin gelişim potansiyelini belirlerken, çevresel faktörler bu potansiyelin nasıl ve ne derece gerçekleşeceğini etkiler. Çevresel faktörler arasında aile, eğitim, kültürel etkiler, sosyoekonomik durum ve yaşanılan çevre gibi unsurlar yer alır. Bu etkileşim, bireyin fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimini şekillendirir.

Diğer seçenekler, normal gelişimle ilgili yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

A) Gelişim takibinde gelişimsel dönüm noktalarının kullanılması önemlidir ve bu, çocukların gelişimindeki önemli aşamaların izlenmesini sağlar.
B) Çocukların gelişimi sadece genetik özelliklerle sınırlı değildir; çevresel faktörler de önemli bir rol
oynar.

C) Sosyoekonomik faktörler, çocukların gelişimi üzerinde önemli etkileri olan faktörlerdendir.
E) Normal gelişim, çeşitli alanlardaki gelişimlerin birbirleriyle etkileşimi ve entegrasyonu sonucunda ortaya çıkar; izole alanların bağımsız gelişimi bu süreci tam olarak yansıtmaz.

Cevap : C) Karşılaştığı yeni bilgiyi öğrenme becerisi zekâ ile ilişkilidir.

Zekâ ile ilgili doğru bilgi “C) Karşılaştığı yeni bilgiyi öğrenme becerisi zekâ ile ilişkilidir.”

Bu ifade, zekânın temel özelliklerinden birini yansıtmaktadır. Zekâ, bireylerin yeni durumlarla karşılaştıklarında bilgiyi işleme, öğrenme ve uygulama kapasiteleri ile yakından ilişkilidir. Yüksek zekâ düzeyine sahip bireyler genellikle yeni bilgileri hızlı bir şekilde öğrenme ve karmaşık problemleri çözme yeteneğine sahiptir. Zekâ, bu tür bilişsel işlemlerde esneklik ve etkinlik gösterebilme yeteneği olarak tanımlanabilir.

Diğer seçenekler ise zekâ ile ilgili yanlış veya yanıltıcı bilgiler içerir:

A) Zekâ, yaşam boyunca değişebilir ve geliştirilebilir bir yetenektir.
B) Zekâ düzeyi ve planlama becerisi arasında doğrudan bir ilişki yoktur; düşük zekâ düzeyine sahip kişiler de iyi planlama becerilerine sahip olabilir.
D) Yüksek zekâ düzeyine sahip bireyler genellikle işlem hızı yüksek olma eğilimindedir.
E) Soyut düşünme becerisi genellikle daha yüksek zekâ düzeyiyle ilişkilidir.

Cevap : B) I ve IV

Yukarıda listelenen testlerden dikkat testi olanlar “B) I ve IV” seçeneğinde yer alan “I. D2 dikkat testi” ve “IV. Bourdon Dikkat Testi”dir.

D2 Dikkat Testi: Bu test, özellikle dikkat konsantrasyonunu ve görsel tarama hızını ölçmek için tasarlanmıştır. Katılımcıların belirli bir süre içerisinde belirli harfler arasından hızla seçim yapmalarını gerektirir ve bu, dikkat sürekliliği ve seçici dikkat becerilerini değerlendirir.

Bourdon Dikkat Testi: Bu test de, bireylerin dikkat düzeylerini ve dikkat dağılmasına karşı dayanıklılıklarını ölçmeye yöneliktir. Katılımcıların belirli bir düzende tekrar eden görsel işaretleri tanımlamaları ve işaretlemeleri gerektirir, bu da dikkat ve konsantrasyon yeteneklerini test eder.

Diğer testler ise dikkat odaklı testler değildir:

Metropolitan Okul Olgunluğu Testi genellikle okul olgunluğunu ve okula hazırlığı değerlendirmek için kullanılır.
Leiter Uluslararası Performans Ölçeği bilişsel yetenekler ve zihinsel işlevleri değerlendirmek için kullanılan bir ölçektir, ancak özellikle dikkate odaklanmaz.

Cevap : B) Conners Anababa Değerlendirme Ölçekleri

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğunun (DEHB) değerlendirmesinde kullanılan ölçeklerden biri “B) Conners Anababa Değerlendirme Ölçekleri”dir.

Conners Anababa Değerlendirme Ölçekleri, özellikle çocuklarda ve gençlerde DEHB ve ilgili davranışsal sorunların değerlendirilmesi için tasarlanmıştır. Bu ölçekler, ebeveynlerin çocuklarının davranışlarını ve belirtilerini derecelendirmelerini sağlar, bu sayede DEHB’nin varlığını ve şiddetini belirlemek için kullanılır.

Diğer seçenekler, DEHB’nin değerlendirilmesinde doğrudan kullanılan standart ölçekler değildir:

A) Tematik Algı Testi, kişilik özellikleri ve içsel düşünceleri değerlendirmek için kullanılır.
C) Durumluk ve Sürekli Kaygı Envanteri, bireylerin kaygı düzeylerini ölçmek için tasarlanmıştır.
D) Güçler ve Güçlükler Anketi, çocukların ve gençlerin psikolojik sağlığını genel olarak değerlendirmek için kullanılabilir, ancak özellikle DEHB’ye odaklanmaz.
E) Otizm Davranış Kontrol Listesi, otizm spektrum bozukluklarını değerlendirmek için kullanılır.